Hasan Pulur yazdı:"Baskın, deprem soruşturma"

HER günümüz bir tarih ama, bu son on gün bir başka tarih… Önce PKK, Hakkâri’de karakol basıyor, 24 şehit ve gazi…
Arkadan Van depremi…
Tarihe böyle mi geçecekler, kuru kuruya…
Tarih sayfalarına, bu iki olayın araştırıldığı, sorgulandığı, yargılandığı geçmeyecek mi?
* * *

KİMİNE göre 250, kimine göre 300 PKK’lı karakolu sarıyor, getirdikleri ağır silahlarla tarıyorlar, aynı anda sekiz yerden birden ateş…
Bu soruşturulmaz mı?
PKK oraya nasıl gelmiş, nasıl yerleşmiş, o ağır silahları nasıl taşımış?
İstihbarat diye bir kavram yok mu?
Hani stratejik dostumuz, müttefikimiz ABD nerede, hani bilgi alışverişi yapacaktık?
Uydudan garajdaki aracın plakasını okuyan teknoloji katır sırtında silah taşımayı görmemiş mi, duymamış mı?
Hayret!
* * *
BIRAKIN onları, el adamı, hoca’nın atını türkü çağıra çağıra arar, demişler.
Peki, bizim istihbaratçılara ne oluyor?
Eğer, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner söylemeseydi, arkadan da “Evet, lafımın arkasındayım” demeseydi, bu ihmale inanmak güçtü…
Emekli Orgeneral öyle şeyler anlattı ki, buna da “olabilir” diyoruz.
Eski Genelkurmay Başkanı’nın söylediklerini bir daha tekrarlamak istemesek de, bu olayın soruşturulması mutlaka gerekir.
* * *
GELELİM depreme…
Başbakan Erdoğan yine esip gürledi, kaçak yapıların hepsi yıkılacak, iktidardan gitme pahasına da olsa…
“Hayret, niye böyle dedi?” demiyoruz.
Dersek ayıp olur!
Yalnız şunu da sormak gerekir, seçimden önce söyleseydiniz ya!
Şimdi yine iki “müteahhit”in yakasına yapışılacak.
Bu binalar, bu apartmanlar, durup dururken birden mantar gibi bitmedi ya, yapılırken neredeydiniz?
Neyse, lafı uzatmayalım, her iki olayın da, baskının da, depremin de yeri tarihtir ama, sonuna da, şöyle soruşturuldu, böyle araştırıldı, böyle yargılandı, diye noktalayarak…
Yoksa eski hamam, eski tas!

Hasan Pulur
Milliyet
Tags

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)