23 Ekim Pazar bu kez doğa sesini Doğu Anadolu Bölgemiz‘in şirin bir ilinden feryat seslerini duyurdu bizlere “Van” ilimiz de meydana gelen büyük deprem bir kez daha yurdumuzun fay hattı üzerinde olduğunu,bu fayların zamanla kırılması sonucu meydana gelen depremler de binlerce vatandaşımız can verdi.Can vermeye devam ediyoruz.
Van depreminin pazar günü ve gün içerisinde olması daha büyük facialara engel olmuştur. Okulların tatil günü olması ve kamu dairelerinin tatil olması gibi. Haber programlarında “Van” depremi ile ilgili haberler yayınlanırken yayına katılan bazı bilim adamları “depremi yaşayınca depremi hatırlıyoruz” söyleminde bulundular.Ne kadar da haklılar. 1999 Adapazarı,Gölcük depreminden hemen sonra önemli kararlar alan dönemin hükümeti, deprem bölgesinde yaraların sarılması için hızlı bir çalışma sergilemiştir.
Seçim sonrası yeni kurulan hükümetler de bu konuda çalışmalarımız aksatılmadan devam edecek, deprem gerçeğini görmemezlikten gelemeyiz söylemlerinde bulunmuşlardır! Fakat 2012 yılına yaklaştığımız şu günlerde bizler daha çok depremler görüp,çok acılar çekip, çok canlar vereceğiz gibi görülüyor…
Hükümet ve yerel yönetimlerimizin bu tehlikeli doğa olayı karşısında hiç hazırlıklı olmadıkları görülmektedir. Ben İstanbul da yaşayan bir vatandaş olarak Büyük Şehir Belediyesi ve ilçe belediyelerimiz sözde çalışmalarla zaman tüketiyorlar. Oysa nüfusu yirmi milyona yaklaşan İstanbul da bir deprem müdürlüğü, hatta yurdumuz da ” Deprem Bakanlığı” kurulmalıdır.1999 depreminde alınan kararlar içerisinde deprem vergileri vardı. Bu güne kadar alınan bu vergiler ne kadar toplandı? hangi amaç için harcandı? Bu vergiler alınmaya devam ediliyor! Yurdumuzun deprem bölgesi olduğunu söyleyen bilim adamları yaptıkları araştırmalar da deprem gerçeğinden kaçılamayacağını, hatta konuşmalarında depremin değil ihmal ve duyarsız yaklaşmanın ve yapılaşmanın öldüreceğini söylüyorlar. İstanbul da depremle ilgili alınan kararların başında okullarımızda güçlendirme çalışmalarını görüyoruz.Dünya bankası kredisi ile bazı okullarımız güçlendiriliyor. Bu güçlendirmeler bana göre pek sağlıklı değil, çünkü temel bağlantıları köşelere konulan beton pabuçlar üzerine binanın yükü verilerek güçlendirildiği söyleniyor. İnşaat konusunda uzman olmadığımı,ama bu binaların temelleri depreme dayanıklı olarak atılmadığı bilinmektedir. Van da yıkılan binalara bakarsanız okullar,hastane,yatılı bölge okulları ve kamu binaları büyük zarar görmüş, tabiki diğer yıkılan binalar da var. Benim asıl vurgulamak istediğim Devletin yaptırdığı bu binaların örnek olarak deprem bölgesinde dim dik ayakta kalarak deprem konusunda hükümetlerin ciddi ve tutarlı olduğunu görmek istememmiz değil mi dir? Devlet halkımıza bu konuda önderlik etmiş olmalıdır.
Bir daha bu acıları yaşamamak dileğimle…
SALİH ÖZKAN
İLK KURŞUN
