Cüneyt Arcayürek yazdı: "Farkında mı?"

Cumhuriyet dışında hiçbir gazetenin birinci sayfaya almaya değer görmediği haberin kaynağı Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç.
Arınç, daha önceleri de tutuklu
milletvekillerinin seçildikten sonra hâlâ tahliye edilmeyişlerini yadırgadığını içeren açıklamalar yaptı.
Bütçe Komisyonu’nda bakanlığına bağlı bütçeler görüşülürken tutuklu milletvekilleri sorununu eleştiren milletvekillerine verdiği yanıt çok daha kapsamlı.
Üstelik hükümetin iki numaralı üyesinin medyada değil, TBMM çatısı altında tutuklu vekiller sorununun bir an önce çözümlenmesi gereğini, gerekten öteye zorunlu olduğunu vurgulamasındaki önemi yadsımak olanaksız.
***
Haziran seçiminden beri yazıyoruz. Halk oylarıyla seçilmelerine karşın vekilleri tahliye etmeyen özel mahkemeler ulusal iradeye saygısız davranıyorlar.
“Ulusal irade kayıtsız şartsız ulusundur” temel ilkesi yerine, ulusal irade mahkemelerin takdiri ölçüsünde kayıtsız şartsız ulusundur, kuralını egemen kılıyorlar.
Bülent Arınç; milletvekillerinin hâlâ “içeride tutuklu kalmasının milli iradeye saygısızlık olacağını” vurgularken şu iki temel görüşe yer veriyor açıklamalarında:
“Vekillerin parlamentoya gelerek ant içip görevlerine başlamalarını yasama organı olarak ‘biz’ tahliyelerini sağlayarak gerçekleştirmeliyiz ya da yargı da bunu dikkate alarak vekilleri tahliye etmeli.”
Tahliye taleplerini artık bayatlamış bir gerekçeyle sürekli reddeden mahkemelere sözlerinin talimat niteliğinde olmadığına değinirken Arınç, ancak mahkemelerin tutuklu milletvekillerini seçerek “Milli irade yanlış yapmış” diyemeyeceğini söylüyor ve…
…ulusal irade önünde tahliye taleplerini reddeden mahkemelere, zira “Sen bunu tartacak noktada değilsin” diye sert bir gönderme yapıyor.
***
Kuşkusuz, hükümette başbakan yardımcılığı sıfatıyla görev yapan birinin yargı karşısında ulusal iradenin erdemini savunan açıklamaları, dar günlerde umut kapısını aralıyor.
Ne ki, mahkemeler tutuklu vekilleri tahliye etmemekte direniyorlar, direnmeye devam edecekleri izlenimi veriyorlar.
O halde? Bülent Arınç’a bir görev düşüyor.
Başbakan Yardımcısı olarak hükümeti harekete geçirmek ve…
…tutuklu vekillerin tahliyelerini ve parlamentodaki görevlerine başlamalarını gerçekleştirecek yasal düzenlemenin bir an önce yasama organına, Meclis’e sunulmasını sağlamak!
***
Yoksa kafalarda yanıt arayan kimi sorular ve kanılar oluşacak:
Başbakan yardımcısının demokrasi kültürüyle uyumlu açıklamaları hükümetin niyetini mi açıklıyor, yoksa “kişisel” bir irdeleme mi?
Zira yardımcısının görüşlerine Başbakan’dan katkıda bulunacağına işaret eden tek sözcük duymadık.
Sürekli tutuklu vekillerin tahliyesine yargının karar vermesine değinen daha önceki söylemlerinde hâlâ ısrar ediyor mu, edecek mi Başbakan? Bir işaret yok!
Bir beklenti sürecine girdik.
Başbakan, hükümeti ve partisini Arınç’ın önerileri doğrultusunda harekete geçirecek mi sorusunun yanıtı, bir başka soru:
9 yıldır ulusal iradenin üstünde hiçbir gücün olmadığını sürekli vurgulayan Başbakan’ın, halkın seçtiği, vekil atadığı insanların tahliye edilmelerini sağlayacak girişimlerde bulunması gerekmiyor mu?
***
Sorunun çözümüne yan çizerse Başbakan, ulusal iradeyle ilgili inanç ve söylemleriyle ters düşeceğinin…
…farkında mı?

Cüneyt Arcayürek
Cumhuriyet
Tags

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)