Feza Tiryaki yazdı:"Neydik, Ne Olduk, Ne Olacağız? Ceyhan Mumcu Anlatıyor"

Atatürk’ü bir gün bile anmadılar. Küresel Çete’ye çocuk devşirme kanalı TRT Çocuk, 10 Kasım sabahı, saat dokuzu geçerken “Şapkadaki Kedi” adlı yabancı çizgi filmle Türk çocuklarının beynini kemiriyordu. Seli adlı kız şık bir prenses elbisesi bulup giymek için yırtınıyordu. “Majesteleri! Kostümlü baloya hazırlandın sanıyordum ben seni !”diye bağırıyordu oğlana. Sunucu sesleniyordu çocuklarımıza:
“Sür sür sür! Maceraya sür! Şapkalı kediyle çıkalım yola! Huppa, huppa!”
TRT kanallarının ikisi canlı spor yayını, yani maç yayını yapıyordu. Türkiye Hırvatisyan Maçına Doğru… Konyaspor- Rizespor maçı… Kanallarının biri eskiden çekilmiş bir filmle idare ediyordu, aptalları kandırıyordu: “Ben Atatürk’ü Gördüm” adlı programda İnönü’nün kızı Özden Toker bilmem kaçıncı defa aynı sözleri söylüyor, aynı geyik muhabbetini geveliyordu…
Diğer televizyon kanalları, yandaşlar, karındaşlar, satılmışlar hepsi bir yerli diziyi yayına koymuş, ısıtıp ısıtıp millete yediriyordu… ATV’de, Nuh Nebi’nin Asmalı Konak dizisi, yok efendim bir dinci kanalda, “Beşinci Boyut” serisi… Shov adlı kanal ise buraya yazılamayacak, belden aşağı bayağı sözlerle sözüm ona gülmece yapıyordu …
Böyle kanalları dolaşırken Ulusal Kanal’da takıldım. Ceyhan Mumcu Atatürk’ü anlatıyordu.
Konuşmasının önemli yerlerini yazıya geçirdim. Bu yayını izleyemeyenler belki okurlar da bu bilgileri tartışırlar, konuşurlar diye…
Ceyhan Mumcu Anlatıyor
Atatürk’ün Bütün Eserleri’nin sonuna gelmenin mutluluğu içindeyim. Bu eserlerle Atatürk’ü Bugün Okumak adlı programlar yaptık. Ulusal Kanal’da buna 2006 yılında başladık. Yirmi beş cildi bitirdik. 26’dan 30’a kadar olan kısmı Ulusal Kanal isterse birlikte yine yaparız…
Cumhuriyetin İlk Depremi
Eylül ayında (1924) Atatürk Karadeniz gezisine çıkıyor. Rize’ye, Trabzon’a gittiği sırada Cumhuriyetin ilk depremi oluyor. Deprem, Erzurum Kars yöresinde oluyor. Yanında eşi de var. Atatürk hemen deprem bölgesine gideceğiz,diyor. Latife Hanım itiraz ediyor. “Samsun Valisi’nin daveti var, toplantılarımız var, batılı bir insan randevusunu iptal edemez, “diyor. Aralarında ilk çatışma burada başlıyor. O zamanlar ulaşım zor. Atatürk ilk defa devlet başkanı olarak deprem bölgesine gidiyor.
Bu çok önemli bir olay. Birincisi:
Daha önce hiçbir deprem bölgesine padişahın, devlet başkanının gittiğini tarihimiz kaydetmemiş. Padişah, halife, devlet başkanı ne anlama gelir bilmiyor halk.
İkincisi, mevsim Eylül ayı. Kış geliyor. Atatürk orada askeri alıp ormana gidiyor. Baltayla ağaç kesmeye başlıyor.Yine tarihimizde ilk defa ordunun afet işleriyle ilgilendiğini görüyor halk.
Üçüncüsü, bu olayda herkesten bağış isteniyor. Kasım ayı geliyor, soğuklar başlıyor. Niye paralar gelmiyor diye soruyor. Bizim sistem böyle diyorlar. Para gidecek, komisyonda imzalanacak, oradan diğer komisyona… Bunları duyan Atatürk, Celal Bayar’a, derhal buraya şube açın, bağışlar İş Bankası şubesine gelsin, diyor.
Atatürk ve Latife Hanım niye geçinemediler? Bu olay bunu çözer. Atatürk Latife Hanım’ı gönderiyor. İnönü’ye, “Ben bu hanımdan boşanacağım, sakın araya girmeyin, “diyor. “Bu hanım halkın derdiyle hemhal olamıyor, böyle bir sorunu var,”diyor…
Ebediyete intikalinin 73’üncü yılında Mustafa Kemal’i anıyoruz. 1938’den bu günü ilk kez deprem acısıyla anmış olduk.
10 Kasımlar Türkler ve insanlık için çok önemli fırsatlar verir.
Neydik, ne olduk, ne olacağız? Bunlar tartışılmalıdır.
Nasıl Bir Cumhuriyet Kurduk?
Atatürk nasıl bir cumhuriyet kurdu? Tarihin anlaşılmasına bu vesile olur. Herhalde böyle anılmayı Atatürk de isterdi.
Söylev’in son bölümü gereğince Atatürk’ü doğru anlama ve anlatma görevim olduğunu anladım.
Atatürk olmasa, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, Tayyip Erdoğan’ın, Fatma Şahin’in, ben Ceyhan Mumcu’nun sıfatı şu olurdu:

Padişahın kulu. İkinci sıfatımız mürit. Padişah, Halife Allah adına emirleri bildirirdi, vatan-millet önemsizdir. Öbür dünyaya hazırlık yapardık…
Atatürk’ten hoşlanmıyanların hepsi bu sıfatlarını Atatürk’e borçlular, Atatürk’e borçluyuz!
Ulusal iradenin bir parçasıyız. Ben seçmenim. Oyumla irademi belli ederim.
Cumhurbaşkanı, Başbakan… herkes olduğu yerin kıymetini bilsin, bunu da
Atatürk’e borçlu olduğunu unutmasınlar…
Atatürk Cumhuriyeti Nasıl Kurdu?
Cumhuriyetin birinci özelliği tam bağımsızlık. Bizim irademize, düşünce yapımıza yabancılar karışmasın.
Padişah ve halifelik kaldırılırken Atatürk, bunların yabancılarla, başkalarıyla ülkeyi yönettiklerini de düşünüyor.
Atatürk bir asker olduğu halde Cumhuriyetin temel ilkesi, “yurtta barış, dünyada barış” düşüncesidir. Bunun için de antiemperyalist olmak lâzım. Batı ülkeleri o zamanlar hem sömürmek hem de kendi rahatları için bize müdahalelerde bulunuyorlardı.
Kadroları Nasıl Yarattı?
Batı’nın düşüncesi: Türkler, Anadolu’ya yerleşmiş… Orta Asya’dan gelmişler, dünyanın en güzel bölgesine oturmuşlar. Bunlar gayrımedenidir. Bunlar azınlıklara, Rumlara, Ermenilere kötü davranıyorlar. Bunları atalım!
Atatürk millete güveniyor. 3. Selim’den itibaren artık halka yetmediklerini görüyor. Yeniçeri yenilince, Batılılar güneşi arkasına almıştı, güneş bizim gözümüzü alıyordu, diyor. Padişah o zaman serpuş giyin diyor.Bu lâfı onun sonu oluyor. Arkasından Kabakçı Mustafa isyanı.
2. Mahmut: Batı’ya yaslanalım!
Mustafa Reşit Paşa Tanzimat fermanını hazırlıyor. Batı’ya yaslandıkça kaybediyoruz.
Batılı gibi davranmak başka bir şey. Önce bağımsız olacaksın!
Atatürk, biz halkın mutluluğunu sağlamak için Batı hedefimiz olur, diyor.
Bunu doğru algılayamayan Atatürkçü kesimler özelleştirmeci olalım, devrimciliği atalım, devletçiliği atalım, halkçılığı atalım dediler… Attılar…
Cumhuriyetçilik, millîyetçilik, laiklik yeter dediler.
Yeni CHP laikliği de bıraktı. MHP millîyetçiliğe bakıyor. Batıcılık gibi düşünüyor. Bu altı ok terkedildi. İlker Başbuğ bile tam bağımsızlığın gereği yok, dedi.
Görüldü ki, BM, NATO… emperyalist ülkelerin dediğini yapıyor, Her savaşta ABD taraftır. Buralardan kınayan bir karar çıkmaz!
İktidar günü idare ediyor. Mavi Marmara’ya kınama yaptıramadı.
Atatürk’ü Tanımak
Atatürk’ün Bütün Eserleri
10 Kasımlarda Atatürk’ü iyi tanımak, anlamak ve anlatmak görevi vardır.
“Atatürk”ün Bütün Eserleri “ otuz cilttir. Kitaplar, Atatürk’ün Harp Okulu öğrenciliğiyle başlar, vefatına kadar her şeyi aracısız tefecisiz anlatır.
(Atatürk’ün Bütün Eserleri: Atatürk’ün ün not defterlerinin, imzalı yazılarının, mektuplarının, telgraflarının, kaydedilmiş, altı imzalanmış doğruluğu kanıtlanmış demeç ve nutuklarının toplanmasıyla oluşturulan kitaplar dizisidir.)
Sansürsüz bir Atatürk! Atatürk’ü kendisinden öğrenmek.

Türkler
Türklerin iki özelliği var: Türkler müslümandırlar ama Kur’an okumazlar. Biz sizin yerinize okuyalım,size anlatalım derler onlara. O yıllarda iki devrim yapıldı.
1918 yılında Sovyet Devrimi.
1923 yılında Atatürk devrimi. 1919’da başlayan. Devrimi Sovyet Rusya yaptı diye bazıları bunu ithal etmeye çalıştılar.
Atatürk demiştir ki:
“Bizim devrimimiz ayrıdır. “
CHP Atatürk’ün Kurduğu Parti
CHP Atatürk’ün kurduğu parti. Partinin yayınladığı Atatürk’le ilgili bir kitap söyleyin! Bir yayınınız yok!
Atatürk, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu’nu kuruyor, özerk yapıyor bunları.

Genelkurmay: Mustafa Kemal Atatürk buranın başkomutanı! Bunlar günah işlediler! İşi şiirle, yazılarla sınırlı tuttular.
Devrim tarihi üniversitelerde hiçbir işe yaramıyor. Üniversite öğrencilerini kucaklayamıyor!
Altı ok bir bina! Altı katlı bir bina! Felsefedir bunlar. Halkı kucaklamaz tek başına. Devrimden vazgeçildi, solcular da özelleştirmeydi neydi savundular. Ankara’da Melih Gökçek bunu kullandı. 1970 yılındaki seçimdeki CHP’li Vedat Dolakay yüzde yetmiş oranında oy alıyor.1973 seçimlerinde yüzde 64 oy verdi Ankara. Bu oy verenlerin hepsi ölmedi ya… Nasıl böyle oldu? Melih Gökçek seçildi? Sadaka dağıttı, onların ayağına gitti…

Sosyal Demokrasi Virüsü
İçlerine sosyal demokrasi virüsünü soktular. Liberalizmi ayakta tutacak emperyalizm yanlısıdır bunlar. En büyük yanlışı burda yaptılar. Sosyal demokratlığı Kemalizm’le aynı sandılar.

Batı Destekli İrtica
Hırsızın hiç mi suçu yok? İktidarın suçu yok mu?
İçerde tesettür, sadaka, Batı destekli irticadır! İktidar Batı’ya dayanarak bunları yapıyor.
Eskiden sindirilmişlerdi, iyi çalışamıyorlardı. 163’üncü madde vardı. Tarikatlar baskı altında tutuldukça daha iyi bir kuşak yetişiyordu…
Batı desteği olmasa biz bu iktidar durumumuzu çözebiliriz!
Eşbaşkanlık- Ortaklık
Atatürk karşıtları yeni isimler bulabilirler. Eşbaşkanlık şimdi Model Ortaklık oldu. Ege projesi, Doğu Anadolu projesi dedilerdi Lozan’da o zamanlar.
Eşbaşkanlık, bir dünya devleti oluyoruz, Amerika’nın gücü yetmiyor, bize de görev verdi… lâfları…
Akil adamlar var ya, yeni isimler buldular: “Model Ortaklık!”
Sosyal demokrasi de öyledir. Yenilik iddiasıyla yaparlar. Artık “Yurtta barış, cihanda barış” da yok! Her halkın işine karışıyoruz! Açılımlarla başladı! Muhalefete de bunu uydurdular: Yeni CHP!
Yeni seçimden geldik, halkın içinden geldik. Kimse yeni anayasa çıkarın demedi! Yeni anayasa demedi!
Atatürk’ün Bütün Eserleri
10 Kasım’da Atatürk’ü anan, tanıyan kaç kişi vardı? Ama bugün sahiplenme bilinci var. Ben karamsar değilim! Ama bunun bedeli gittikçe ağırlaşacak…Çok bedel ödememek için Atatürk’ü iyi kavramak lâzım!
Millî Eğitim Bakanlığı övünürdü, Millî Eğitim’in klâsikleriyle… Kaynak
Yayınları onların yaptığının iki mislini yapmıştır.
Herkes bu yayınları okumalı! Okuduktan sonra daha iyi anlaşabiliriz!
Durmadan Atatürk aleyhine yayınlar yapılıyor. Meclise pantolonu bahane edip türbanı sarmak, sarığı sokmak istediler…

Feza TİRYAKİ
İLK KURŞUN
11 Kasım 2011

Ek: Ceyhan Mumcu’nun Ulusal Kanal’daki Satırbaşı adlı yayında canlı yayından izlediğim bu konuşmasını tuttuğum notlardan yazıya geçirdim. Eksik cümleler olabilir, yazı dilinin özellikleri nedeniyle bir iki söz eklenmiş olabilir, bire bir anlatımın yazıya geçirimi değildir.