Necati Doğru:"Vatandaş Bilinci “Libya’ya Bavulla Giden Paranın” Peşine Düştü!"

İzmir’den Noyan Özkan’ın yükselttiği “vatandaşlık bilinci” yayılsa; bir Noyan Özkan’da Adana’dan, Ankara’dan, Hakkari’den, Edrine’den, Samsun’dan, Çorum’dan, Yozgat’tan, Konya’dan çıksa.
İzmirli Noyan tek kalmasa!
Milyon olsa Noyan’lar!
Hep birlikte “Libya’ya bavulla giden paranın peşine düşme ve hesabını sorma” bilincini yükseltseler işte o zaman “Türkiye modelinin Arap Baharı’nın çiçeklenmesine” büyük katkısı olur. Arap din kardeşlerimiz de “demek ki hukuk devleti dedikleri Türkiye’deki Noyan Özkan’ın hesap sormasına fırsat veren sistem sayesinde yürüyor” diyebilirler.
Bu bilinci desteklemeli.
Yüreklendirmeli.
Arkalamalıyız
Noyan Özkan, Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı’na bir dilekçe ile başvurdu.
Dilekçesine şöyle yazdı:
“Hükümet yetkilileri tarafından Libya Ulusal Geçiş Konseyi’ne elden yapılan(bavulla) 100 Milyon Dolar nakit döviz transferinin ulusal ve uluslararası mali ve cezai mevzuata uygun olup olmadığının incelenmesini ve denetlenmesini, şayet yasal mevzuata aykırılık var ise anılan paranın sorumlu Hükümet yetkililerine rücuu edilmesini ve gerekli mali ve cezai takibatın yapılmasını, dilekçeme yasal süresi içinde cevap verilmesini Anayasanın 74 ve 3071 sayılı Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanunun 3 ve 7. Maddeleri uyarınca saygılarımla arz ve talep ederim. Noyan Özkan”
Xxx
Mali Suçları Araştırma Kurulu, herhalde Dışışleri Bakanı ile Başbakan’a “siz Libya’daki direnişçilere bavulla gönderdiğini parayı hangi mali ve cezai hukuk kurallarina göre gönderdiniz, vatandaş bilmek istiyor” diye soracaktır.
Ne cevap verilecek.
Göreceğiz.

“Libya’ya bavulla giden Türk vatandaşının parası” deyince akla bir de “Kaddafi’nin paraları” geliyor.
NATO katil yapıldı.
Kaddafi öldürüldü.
Kaddafi’nin paraları ne oldu? Arap Baharı’nın Libya’ya da sıçrayacağının belli olduğu günlerde Türkiye’de iki olay peşpeşe oldu.
Birinci Olay:
“Kaddafi’nin gizli kasası” denilen Libya Merkez Bankası Başkanı Omar Farhat Bengdara, İstanbul’a geldi, bir otele yerleşti ve “işlerimi İstanbul’dan yönetiyorum” diye gazetelere demeç verdi. Kaddafi yanlısı 45 yaşındaki Omar Ferhat Bengdara, Türkiye’de 10-12 gün kalıp gitti.
İkinci Olay:
Arap Türk Bankası Libya’nın, yani geçmişte Kaddafi’nin Bankasıydı. Libya’da kargaşa çıkınca, TMSF Arap Türk Bankası’nın yönetimine el koydu. Acaba Kaddafi’nin bu bankada kişisel parası var mıydı? Varsa o paralar ne oldu?
Xxx
İzmirli Noyan merak ediyor.
Bavulla transfer yasal mı?
Şeffaflığa sığıyor mu?
Türk Noyan’lar çoğalsa!
Arap baharı da çiçeklenir!
***
KUTU
(uyan borusu)
Zahid Akman dolar milyoneri miydi?
Arşivlerdeki bilgiye göre, bir TV kanalında maaşlı gazetecilik yapıyordu. Oysa Deniz Feneri E.V soruşturmasını yaparken görevden el çektirilen 3 savcının sorularından birine verdiği cevapta Zahid Akman, “YİMPAŞ’daki hisselerimi 2005 yılında RTÜK üyeliğine seçildiğimde Zekeriya Karaman’a yaklaşık 3 milyon dolar bedelle devrettim.Bu devir bedelini henüz almış değilim” dedi. Bu dava başlasa da hakim sorsa; “Tanınmamış bir gazeteci iken 3 milyon dolar sahibi nasıl olunuyor?”

Necati Doğru
SÖZCÜ
Tags

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)