Nejat Eslen, Türkiye bataklığın içine çekilmek isteniyor

Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen, İran’ın Irak üzerindeki gücünü kırmak isteyen ABD’nin, bu planını uygulamak için Türkiye’yi de sahaya çekeceğini söyledi. Eslen, “Bu çatışma ortamından uzak durmak zorundayız” diye konuştu.

Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen, Irak petrollerini sahipsiz bırakmak istemeyen ABD’nin bölgede oldukça tehlikeli bir oyunu sahneye koymanın hesabını yaptığını söyledi. İran’ın Irak üzerindeki gücünü iyi bilen ABD’nin mutlaka bu gücü kırmak zorunda olduğunu belirten Eslen, “ABD, Irak’ın merkezi yönetiminin ve güneyini kendi nüfuz alanına dahil etmeye çalışırken, İran’ın gücünü kırmak için bazı tehlikeli politikaları devreye sokacak. Ama bu da kolay bir şey değil. Bu Türkiye’nin katkısı olmadan sağlanamaz. Ama bir çatışma ortamı doğarsa Türkiye’de bu çatışma ortamının içine otomatikman çekilmiş olur. Bu açıdan baktığımızda Türkiye’nin Irak’taki adımlarını çok dikkatli atması gerekiyor. Yani bir Arap-Kürt çatışması halinde belli bir taraftan yana mı olacağını, kimin yanında olacağını ya da tarafsız mı kalması gerektiğini iyi hesaplaması gerekiyor. Çünkü Orta Doğu bir çatışma alanı, bir bataklık. Irak da aynı şekilde... Türkiye bu çatışma ortamından, bu gerginlik ortamından uzak durmak zorunda. Bu ortamın içine çekilmek istense bile uzak durmak zorunda” uyarısında bulundu.

Enerji paylaşımı nasıl olacak?
İran’ın Irak’ta yaşayan Şiiler’e güvendiğine dikkat çeken Eslen şöyle konuştu: “Güneyde de şu an beklentide olan Şiiler’in bir silahlı gücü var. İran’ın zaten Güney Irak’ta büyük bir etkinliği var. Irak hükümeti üzerinde de ağırlığı var. Bu şartlarda ABD çekildiğinde henüz Irak’ın temel sorunları da çözülmüş değil. Enerji paylaşımı nasıl olacak? Kerkük sorunu var, federasyonun yapısı nasıl gelişecek? Bütün bunlara baktığımızda Irak’ın siyasi ütünlüğünü, toprak bütünlüğünü sağlaması konusunda ileride sorunlar çıkabilir. En önemlesi de Kürtlerle Araplar arasındaki anlaşmazlıklar bazı gerilimler yaratabilir. Burada ABD’nin kaygısı bu güç boşluğunu İran’ın doldurması. ABD, özellikle Irak’ta İran’ı Türkiye ile dengelemek istiyor. Olası bir gerginlikte de Türkiye’nin Irak’ın Kuzey’indeki Kürtlerle beraber hareket etmesini istiyor.”

ABD’nin çekinceleri
Eslen, ABD askerlerinin çekilmesi sonrasında oluşacak güç boşluğunun İran tarafından doldurulması ihtimali noktasında ABD’nin çok büyük endişeleri olduğunu kaydederek, “Obama’nın kararının yanlış olduğunu söylüyorlar Ve bu nedenle ileride İran’a karşı bir müdahale yapılmak gerekirse ABD’nin bölgeye yeniden asker göndermek zorunda kalacağını söylüyorlar. Obama da bu duruma karşı önlemler geliştirmek istiyor. Bunun yolunun Türkiye’den geçtiğini geçtiğimiz gün ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, ’Türkiye’nin buradaki mevcudiyetinin bize çok yardımı oluyor’ sözleriyle açıklamıştı” diye konuştu.

Irak’taki silahlı güçlerin durumu
Eslen, ABDnin Irak’ın kuzeyinde kurdurttuğu kukla peşmerge devletini Türkiye’ye emanet edeceğini söyledi. Eblen, şu değerlendirmeleri yaptı: “Irak’ın geleceğinde çok önemli belirsizlikler var. Irak’ın gelecekte siyasi birliğini koruyup, koruyamayacağı da şüpheli. Burada dış etkenlerin de büyük bir ağırlığı olacak. ABD ordusu Irak’tan çekildikten sonra Irak, ABD için daha büyük bir sorun haline dönüşecek. Bu da İran’dan kaynaklanacak. Irak’ın kuzeyindeki kukla devleti İran’a ve onun kontrolündeki Güney’deki Şiilere karşı koruma görevi de Türkiye’ye verildi. O heyetin gelip gitmesinin en büyük nedenlerinden biri. Bunun nasıl olacağı planlanıyor.”

ABD yeni anayasayı PKK kozuyla etkileme peşinde
Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen, ABD’nin Türkiye’deki yeni anayasa çalışmalarını doğrudan ya da dolaylı olarak etkilediğini idda etti. Eslen bu konudaki iddiasını şöyle dile getirdi: Anayasanın yeniden yazılması Türkiye için çok ciddi bir konu. Türkiye’nin devlet yapısını yeniden ortaya koyacak. ABD’liler bunu fırsat olarak görüyorlar. Hatta PKK sorununun çözümü için yeni anayasanın bir fırsat olduğunu açıkça söylüyorlar. Burada ABD’nin kaygısı ile Türkiye’nin kaygısını örtüştürme çabası içindeler. ABD’liler Türkiye’ye bu yeni anayasayı, eskisine göre esneterek PKK ve Kürt meselesini çözmeyi öneriyor. Bu konuda PKK’yı da ikna ederek Türkiye’ye yardımcı oluyorlar. Bunun karşılığında ise Türkiye’nin hem İran hem Suriye hem Irak konusunda ABD çıkarları noktasında hareket etmesini sağlamaya çalışıyorlar. Böylece de stretejik bir dengenin kurulmasını arzu ediyorlar. “

Türkiye ile İran düşman oldu
Eslen, füze savunma sisteminin topraklarına yerleştirilmesine izin vermekle Türkiye’nin çok ciddi ve yanlış bir adım attığını belirterek şöyle konuştu: ”Türkiye jeopolitik konumunun yeniden belirledi ve İran’ı karşısına aldı. İran da Türkiye’yi karşısına almış olacak. Bu durumda İran elindeki PKK kozunu Türkiye’nin aleyhinde kullanmak isteyebilir. İran ayrıca Irak’taki etkinliğini Türkiye’ye karşı artırmak isteyecek. Türkiye’nin etkinliğini kırmak için kullanacağı en önemli enstürman burada PKK. ABD, bu bölgeden çekilince, PKK açısından olaya baktığımızda terörist örgüt kendine yeni sponsor arayabilir. Bu da bu şartlarda ne olabilir? Kalabileceği süre içinde Suriye yönetimi olabilir. Ya da İran.”

Arap baharı ters tepebilir
Eslen, Türkiye’nin bu noktada yapması gerekenin dış politikasını gözden geçirmesi lolduğunu belirterek, “Bu Arap Baharı’nın geliştiği ülkelere bakıyoruz. Bir demokratikleşme rüzgarı estiriliyor. Mısır’da Mübarek görevden alınınca yerine demokrasi falan gelmedi. Onun yerine ordu geldi. Bizdeki 12 Eylül sonrası gibi bir rejim oturdu iktidara. Seçimlerden sonra da büyük bir olasılıkla Müslüman Kardeşler iktidar olacak. Yani İslami ağırlıklı bir rejim olacak. Tunus’a demokrasi getirdiler güya. Tunus’ta seçimler oldu. Orada da İslami parti büyük bir farkla iktidara geldi. Yani Tunus da İslamlaşacak. Libya’da yönetimi eline geçirenler şeriat yönetimi uygulayacaklarını söylüyorlar. Suriye’de de benzeri olabilir. Kısa zamanda Arap Baharı ile yapılan değişikliklerle bu ülkelerin yönetimine Batı’nın ve ABD’nin çıkarlarına uygun kişiler getirildi. Ama olaya uzun vadeli baktığımızda bu Arap Baharı ile yapılan değişikliklerle yönetime gelen rejimler, İslami rejimlere dönüşeceğinden Batı ve ABD’nin çıkarlarına ters düşecekler. Bunu da göremiyorlar” dedi.

Yeniçağ
Tags

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)