Çarçella'yı Size Anlatamadım, Üzgünüm


Bugün mesele irtica değil, din üzerinden siyaset yaparak halkımızın oylarını ele geçirmek, iktidar olmak ve bu BİZANS PROJESİNİ kendi hükümetlerimiz eliyle gerçekleştirmeye çalışmaktır.

İsrail’in dünya tarihinde kurduğu tek bir devlet olduğunu ve adının da YAHUDA olduğunu biliyor muydunuz?

Peki ya Yahuda’yı yıkanın Babil, Babil’in de bugünkü Irak olduğunu?

İki bin beş yüz yıl önce yaşanmış bu olay, Musevilerin kutsal kitabı Tevrat’ta da anlatılıyor… Yahuda yıkılırken 40 bin Yahudi de Babil’e sürgüne gönderilmiş… Bugün için bakınız İsrail Barzani ilişkilerine, bakınız İsrail PKK ilişkilerine, karşınıza hep Yahuda çıkacak ve de Babil…

Babil şimdi yok, haritadan silindi, uygarlık ve kültürü de silindi, 91 Körfez savaşı, ardından gelen 2003 Körfez savaşıyla yok ettiler Babil’i… Peki neden? Neden Saddam ve de Irak’ı ilk hedef seçtiler? Yaşadıklarımıza bakacak olursanız, İsrail tarihin intikamını alıyor ve tarihi Orta Doğu’da yeniden yazıyor gibi… EXODUS denilen ilk Yahudi göçü Mısır’a yapılmıştı, şimdi bakınız Mısır’ın haline… Yahuda’yı Babil’den sonra vuran güç Pers’ti, bakınız şimdi İran’ın haline…



İsrail’in ardında Amerika var, onun da ardında Avrupa… Onca Yahudi katliamı yapan Avrupa, şimdi Yahudilerle anlaştı, EVANJELİZM diyerek Hazreti İsa’lı İncil’le Hazreti Musa’lı Tevrat birleştirdiler ve YENİ İNCİL yaptılar, anlaştılar… Kime karşı?



Bu sorunun da cevabı dünya tarihinde yatıyor… Hıristiyan aleminin işgali altında yaşamamış ve aksine onları yenmiş olan tek Müslüman ulus Türk ulusudur yani biz… Roma ve Bizans’a karşı savaşıp da yenen, yenmekle kalmayıp Anadolu coğrafyasındaki Roma ve Bizans kültür ve uygarlığını sahiplenmiş tek millet yine Türk Milleti’dir. Orta Doğu coğrafyasında Roma ve Bizans’ın egemenlik kuramadığı tek ulus yine biziz, biz Türkler, Müslüman Türkler…



İsrail’in Yahudi tarihini yeniden yazmaya ve yapmaya başladığı bu coğrafyada asıl hedef olan ülke İran değil, Türkiye’dir, asıl hedef olan millet de Türk Milleti’dir, çünkü bu coğrafyada yenilmez olan Türkleri yenmeden ve Anadolu Türk coğrafyasını ele geçirmeden tarih yapamazsınız ve yazamazsınız. İşte bu noktada ÇARÇELLA önemlidir, neden?



Roma ve Bizans silah gücüyle Anadolu coğrafyasını ele geçirememiş, ele geçirmek bir yana Anadolu’daki Roma ve Bizans kültür ve uygarlığından da vazgeçmek zorunda kalmıştır. Bununla birlikte silahla alamadığı Anadolu’yu içeriden fethetmek ve ele geçirmek için, iki yüz elli yıldır kuşatma siyaseti uygulamıştır.

İlk hedefi; Anadolu ile Asya’nın bağını kesmektir, yani biz Türkleri önce yalnızlaştırmak... Bu amaçla iki temel siyaset uygulamıştır; Ermeni-Kürt birliği ile Doğu’da ayrı bir devlet kurmak siyaseti… Hatta bu amaçla çalışan HOYBUN cemiyetini de kurmuşlardır. İşte bu noktada karşımıza ÇARÇELLA çıkmaktadır…



Çarçella, Şemdinli bölgesinde stratejik konuma sahip bir dağ kütlesidir, Hakkari, Yüksekova, Çukurca ve Şemdinli’yi kontrol eder… Şemdinli Anadolu’nun Babil’e açılan kapısıdır. Babil demek BÜYÜK İSRAİL demektir, bize görünen yüzü de Barzani’dir. Babil’in yerini artık Barzani almıştır, bakınız Barzani’nin teklif ettiği ERBİL-TÜRKİYE-AVRUPA demiryolu projesine… Bu coğrafyanın düğümü Hakkari’dir, çünkü Karadeniz’i Babil’e, Babil’i de İsrail’e bağlayan kilit coğrafyadır…



Çarçella, Doğu’da tampon yönetimler kurarak Anadolu’nun Asya ile bağını kesmek için izlenen Kürdistan siyasetinin de düğüm noktasıdır, çünkü tarihte Kürdistan siyaseti ile isyan çıkaran feodal ağalıkların da merkezidir.

1846 Bedirhan Ağa, 1880 Şeyh Ubeydullah Ağa, bir Çarçella güneyi, diğeri ise Çarçella batısına hakimdir. Bu ağalar, Anadolu’daki biz Müslüman halkı yönetebilmek için kutsal dinimizi de siyasete alet etmiş ve Nakşibendi Türklere Halid-i Bağdadi Kürt Nakşi tarikatı kurarak, cemaatimizin de içine sızmışlardır.

Halid-i Bağdadi Kürt Nakşi Iraklıdır yani Babil. Ve bu tarikatın öğretisini Anadolu’da yayan kişidir. Bbu tarikatın en önemli halifesi Seyit Taha Çarçella bölgesinde yaşamış olup mezarı da buradadır.



Şimdi gelelim günümüze… Bugün iktidar olan AKP siyasetinin yapıcıları bu tarikatın üyesidir, yani Anadolu’da Kürdistan siyasetiyle isyan çıkaranların müritleri bugün iktidardadır. Bu iktidarın Barzani sevgisi de buradan gelmektedir, çünkü Barzani de bir Halid-i Kürt Nakşi ağasıdır. Tehlikenin boyutlarının farkındasınızdır umarım…



Çarçella’yı size anlatamadım, anlatacaklarım bunlardı ama size ulaşamadım. Çok engelle karşılaştım, iki yüzden fazla yazara ve sözde aydına Çarçella’yı gönderdim ama tek satır bile yazmadılar ve size bu bilgileri ulaştırmadılar. Çok engel çıkardılar çok, ekranlarda size bunları anlatmamızı da engellediler, artık davet dahi edilmiyoruz size bunları anlatabilmek için…



Bugün PKK AKP siyasetinden güç alıp devletimizi tehdit edebiliyorsa eğer, bizi bir halk hareketi ile karşı karşıya bırakmanın hesapları içindeler de ondan. Yer yine Çarçella olacaktır, bundan şüpheniz olmasın yani Hakkari, Yüksekova, Şemdinli ve Çukurca…

Şimdi durum geçmişte yaşadıklarımızdan daha vahim çünkü Roma ve Bizans kalıntıları Anadolu’nun kaynaklarını ele geçiriyor ve kaynak yönetimini kontrol ediyor… Bakınız toprak, şirket, banka, fabrika satışlarına…



Şimdi durum geçmişte yaşadıklarımızdan daha vahim çünkü Roma ve Bizans kalıntıları Katolik Vatikanı kurdular, yani Roma… Şimdi sıra Ortodoks Vatikan’da, onu kuruyorlar Müslüman Anadolu’da, yani Bizans. Bakınız Bizans Ortodoks Rum Patriği ile AKP siyaseti ilişkilerine…



Çarçella demek; Doğu’da tampon yönetimlerle Anadolu’nun Asya ile bağını kesmek demektir…



Çarçella demek; Dinler arası diyalog ile Anadolu’daki kiliseleri açmak, Heybeliada Ruhban Okulu’nu açarak Anadolu’daki Müslüman Türkleri Hıristiyanlaştırmak demektir…



Çarçella demek; en zeki çocuklarımızın cemaat okulları eliyle çalınıp devşirilmesi yani yabancılaştırılması demektir…



Çarçella demek, son noktada; Anadolu’daki Müslüman Türk kimliğini, varlığını yok edip Anadolu’yu Bizans yapmak demektir, dikkatli olunuz…



Bugün mesele irtica değil, din üzerinden siyaset yaparak halkımızın oylarını ele geçirmek, iktidar olmak ve bu BİZANS PROJESİNİ kendi hükümetlerimiz eliyle gerçekleştirmeye çalışmaktır.



Çıkış yolumuz halkımızdır, ne yapıp edip halkımıza ulaşmalı ve bu tehlikeleri anlatmalıyız. Tehlikeyi gören halkımız, yüreğindeki sağduyunun gücüyle bizi kurtarmasını bilecektir.



Erdal Sarızeybek

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)