Yüzde 50'nin üstü yaramıyor


Arjantin Darbeyle Nasıl Yüzleşti..

Bu başlık altında açılan dosyayı takip etmişsinizdir.. Güzel bir çalışmaydı, üç gün sürdü dün bitti..
Arjantin ele alınınca ister istemez başkanlık da gündeme geldi..
Gördük ki; demokrasinin kök salmadığı ülkelerde, demokrasinin kurumlaşmadığı ülkelerde, demokrasiyi içselleştirmeyen toplumlarda bu iş zor..
Eyalet sistemi olsa bile başkanlık sistemi çok zor..
Arjantin’e bakalım...
Önce demokrasi sonra otokrasi geldi.. Aynı kişi tarafından aynı aile tarafından..
Dokuz yıllık karı koca Kirchnerler döneminde Arjantin her anlamda büyük mesafe kaydetti.. Ekonomik kriz atlatıldı, dokuz yıl boyunca yüzde dokuzluk büyümeyle rekor kırıldı..
Darbe dönemiyle hesaplaşıldı, dokunulmazlıklar kaldırıldı..
Halk da gerekli desteği verdi..
Cristina Kirchner 2011 seçimlerinde yüzde 54 oyla yeniden başkan oldu..
Ama ne olduysa ondan sonra olmuş!.
Demokrasi şampiyonu Kirchner giderek otoriterleşmiş, tahammülsüzleşmiş..
Eleştirileri kaldıramaz olmuş..
Gazeteci Dario D’atri’nin anlattığına göre enflasyonla savaşmak yerine enflasyonu yazan gazetecilerle savaşmaya başlamış..
200 vergi müfettişi ile muhalif yayın organını didik didik arattırmış.. İş dünyasını diktatörlükler gibi sopayla değil parayla tehdit etmiş..
Arjantin’in kadın başkanı kendine içeride ve dışarıda sürekli düşman yaratmaya başlamış.. Medyayı hedef seçmiş.. Bütün dünyanın kendisiyle uğraştığı imajını yaratmaya çalışmış...
Yani 10 yıl önceki özgürlük savaşçısı halinden geriye pek bir şey kalmamış..
Kısaca ülkenin anası olmuş..
*
ABD’yi bir kenara bırakırsak başkanlık sisteminin otoriterizm ürettiği bir gerçek.. Demokrasi savaşçıları bile, özgürlük savaşçıları bile o koltuğa oturunca iki üç yıl içinde değişebiliyor..
Örnek..
Arjantin’in kadın başkanı..
Özgürlüklere sınır gelmedi ama muhalif medya baskı altında, burnundan soluyor..
*
Rejimden çok yüzde 50’nin üzerinde oyla iktidara gelmek otoriter yönetime zemin hazırlıyor..
Müsebbibi yüzde 50..
Çünkü ülkeyi yöneten, ‘halkın yarısı beni destekliyorsa istediğimi yapmaya hakkım var’ diyor..
Dünyanın her yerinde böyle.. Yüzde 50’nin üzeri şakülü kaydırıyor!
Hele yüzde 58’ler yüzde 60’lar olursa haydi haydi..
Parlamenter sistem bunu körüklemiyor.. Yüzde 30’la yüzde 40’la iktidar olunabiliyor..
Başkanlık sistemi ikinci turda da olsa yüzde 50’yi şart koşuyor.. Katılım düşük bile olsa sonuçta başkan yüzde 50’nin üzeriyle iktidara gelmiş oluyor..
Oy oranına bakarak istediğimi yaparım diyor..
Tehlikeli olan yüzde 50’nin üstü..
*
Bizde durum ne derseniz?
Türk halkı işini bilir..
Seçimde yüzde 49.9 dedi, yüzde 50 demedi..


Eskiden ‘öyle kitaplar’ yokmuş
Başbakan The İstanbul Review dergisine konuşurken kitap merakını da anlatmış.. Simit satıp, su satıp kazandığım parayla hemen kitap alırdım demiş..
1970 öncesini bilirim..
Başbakan’ın dediği gibi herkes ideolojisini savunmak için okurdu..
Başbakan; ‘aykırı düşüncelere tehdit gözüyle bakmak gibi dönemin arızi durumlarına kendimizi kaptırmadık’ demiş ve eklemiş;
“Fikir alışverişinin ancak okumakla verimli hale gelebileceğinin bilincindeydik. İşte onun için çok okumaya, geniş bir yelpazede okumaya özen gösterdik.”
Gençliğini böyle anlatan Başbakan..
Düşünce zenginliğini kitaplara borçlu olduğunu söyleyen Başbakan yıllar sonra..
Başbakanlığının sekizinci yılında..
2011’de çıktığı bir televizyon programında; ‘öyle kitaplar vardır ki bombadan daha tesirlidir’ diyecekti..


Yine on metre ofsayda düştüler..
Yazmak lazım, kayda geçmek lazım.. Gerçi hakem de gördü..
Çart diye ofsayt bayrağını çekti ama olsun..
Mesele şu.. İktidarı kayıtsız şartsız destekleyen medya iktidar kime kızarsa daha fazla kızıyor ya.. İktidarın kafa tuttuğuyla mücadele edeni göğe çıkarıyor ya...
Bunu yaparken bazen ofsayda düşüyor..
En son Suriye meselesinde yaşandı.. PKK’nın Suriye’deki uzantısı olan PYD önceki gün Türkiye sınırındaki bazı köyleri ele geçirince sevinçle başlığı çaktılar..
Esad’a darbe!..
Tamam Esad’ın adamları oradan atılmıştı.. Tamam Esad darbe yemişti ama..
Darbe vuranların elinde Apo’nun posterleri vardı..
Bu duruma sevinenlerin yarın ne diyeceğini merak ediyorum..

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)