Besleme gazetecilik AA ile zirve yaptı!


TÜRKİYE nereye gidiyor, nereye götürülüyor, ne yapılmak isteniyor görmek, bilmek, anlamak zorundayız. Türkiye, “Tek Adam’‘ın emrine girecek: “softa valiler, softa bürokratlar, softa generaller, softa üniversite hocaları, softa Meclis, softa gençlik, softa şehirler, softa maneviyat, softa sermaye ve sonunda tamamı softa toplum” dokusuna ince ince, ilmik ilmik, düğüm düğüm götürülüyor. Diğer yanda bu “Tek Adama biatçı, kul, köle” koyu softalığın; ileri, çağdaş, sivil, özgürleştirici, hürriyetçi, eşitlikçi, demokrat, kalkınmacı, projeci, zenginleştirici olduğu ve “Türkiye’yi dünyanın ilk 10 gelişmiş ülkesi arasına sokacağı” yalanını anlatsın, gerçekleri de gizlesin diye “yandaş, besleme ve borazan medya yaratıldı” destekleniyor, yemleniyor, yükseltiliyor.
Sürekli yazıyorum:
Çarpıcı örnek AA’dır.
AA: Anadolu Ajansı (Devlet ajansıdır)
besleme gazetecilik zirve yaptı. AA’nın başına önce Başbakan Tayyip Erdoğan‘ın sonra da Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç‘ın basın müşavirliğini yapmış fakat Türk gazeteciliğine model olacak bir ileri
gazetecilik, bir yenilik, bir yaratıcılık örneği sunmamış Kemal Öztürk adlı iktidar partili getirildi. Sonra AA’da neler oldu?
* * *
Bu soruyu Anadolu Ajansı’nda çalışanların temsilcisi Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Ercan İpekçi‘ye sordum.
Şunları anlattı:
Deneyimli gazeteciler vardı.
İktidar yandaşı değillerdi.
Objektif gazetecilerdi.
200 kadarını çağırdılar.
Ya istifa et…
Ya da Somali’ye gidersin.
Bunların içinde 20 yıldan beri Anadolu Ajansı’nda çalışmış, Haber Yayın Daire
Başkanlığı’na kadar çıkmış Muzaffer Şahin, Cumhurbaşkanlığı muhabirliğini uzunca süre yapmış, 25 yıllık gazeteci Veli Güney de vardı.
İstifaya zorladılar.
Direnenleri aşağıladılar.
Alt görevlere atadılar.
* * *
Anadolu Ajansı’nda yetişmiş, tarafsız,
objektif, doğru, “kalemini ne kimseyi vurmak için ve ne de kimseyi korumak için kullanan fakat sadece gerçeği yazan” gazetecilik
terbiyesi almış 200 kişi görevden ayrıldı.
Çoğunun da kıdem tazminatını vermemek için “iş akitlerini fesih” etme yoluna gittiler. Bu 200 kişinin yerine; AKP belediyelerinde basın dairelerinde çalışanları alıp yerleştirdiler. En son; Anadolu Ajansı’nda yetkili sendika olan biz TGS’yi (Türk-İş’e bağlı) yetkisiz
kılmak için Medya-İş’i (Hak İş’e bağlı ve Hak’ın eski başkanı da şimdi AKP milletvekili) kurdurdular. Ajans çalışanlarına TGS’den
istifa edip Medya-İş’e üye olmalarını aksi halde “işten kovulacakları” baskısı
uyguluyorlar. Bizim AA’da yetkili sendika
olmamızı da bitirmek üzereler.
* * *
Görüyorsunuz!
Devletin gazetelere haber, fotoğraf servisi yapan gazetecilik kurumu nasıl yandaş hale getiriliyor. Anadolu Ajansı, yandaşlığa
geçmesinin karşılığını “besleme yapılarak” da ödüllendiriliyor.
Elimde belgeler var.
Hem de resmi belgeler.
Şimdi size açıklıyorum.
BELGE 1:
2010 yılında Devlet Bütçesi:
294.4 milyar TL.
2011 yılında Devlet Bütçesi:
312.5 milyar TL.
Artış: Yüzde 6.1
BELGE 2:
2010 yılında AA’ya aktarılan:
65 milyon TL.
2011 yılında AA’ya aktarılan:
130 milyon TL.
Artış: Yüzde 100.
* * *
74 milyon Türkiye insanına hizmet için
yapılan Devlet Bütçesi’nde bir yıllık artış ancak yüzde 6.1 oluyor… Buna karşılık,
yandaş pozisyona getirilmiş Anadolu
Ajansı’na, koltuğunda Sayın Bülent Arınç’ın oturduğu devlet bakanlığından, aktarılan
ödenek yüzde 100 artıyor.
Yazıyla da yazayım.
Bütün kafalar anlasın.
74 milyona hizmet için hazırlanan devlet bütçesinde bir yıllık artış ancak yüzde altı nokta bir oranında oluyor. Yandaş
pozisyondaki Anadolu Ajansı’na aktarılan ödenek ise yüzde yüz yükseliyor.
YARIN: Bir belge daha açıklayacağım;
“Bülent Arınç çok dürüsttür balonu” da
patlayacak.


Sözcü

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)