Bir halk adamı Alpaslan Berktay'ı yitirdik

Dr. Alpaslan Berktay'ı yatmakta olduğu Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde kalp yetmezliği nedeniyle 30 Ağustos 2012 tarihinde yitirdik.

Cenazesi, 1 Eylül 2012 tarihinde İzmir Bostanlı Beşikçioğlu Camisi'nden öğle namazı sonrası, Soğukkuyu Mezarlığı'na kaldırıldı.

Her anlayıştan sosyalist dostları ve yurtseverler onu yalnız bırakmadı. '' O, aramızdan ayrılırken bile yapacağını yaptı. Tüm yurtseverleri bir araya getirdi '' dediler.

İç hastalıkları doktoru olan Berktay 89 yaşında bedenen aramızdan ayrıldı. Uğrunda bir ömür tükettiği ilkelerini, yoldaşları yaşam bulduracakları sözünü verdiler.

Yaşamını halkın mutluluğuna adayan Berktay, yaşamının son anına kadar sosyalist mücadeleden kopmadı.

12 mart öncesi İzmir Gültepe'deki yoksul halkın sağlık sorunlarına hiç bir karşılık beklemeden üstlenen Berktay, Demokratik Devrim Derneği kurucuları arasında yer aldı. Türkiye İşçi Partisi saflarında mücadele yürüttü. 68 Gençliğinin anti emperyalist mücadelesi içinde yer aldı.

12 Eylül Faşist Diktatörlüğü sonrası katledilen, baskı, zülüm ve işkencelerden geçen, cezaevlerine doldurulan devrimcileri, aydınları, demokratları, yurtseverleri savunmak amacıyla kurulan Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nın kurucular kurulunda yer aldı. 17 Mart 1996 tarihinde istifa etti. İzmir İnsan Hakları Derneği başkanlığını 2 yıl yürüttü.

O kadar kararlı ve inançlıydı ki; kitabına ''İnsan Kazanacaktır'' adını vermiştir.

2004 yılında kaleme aldığı bir yazısında, ''İnsan Haklarımızı Sevr'le değil, Lozan'la kazandık diyerek AB'ye çatan Berktay, Geçen seçimlerde İP'den milletvekili adayı oldu. İzmir'deki tüm anti emperyalist mücadelelerinin değişmez adamı olan Alpaslan Berktay'ın cenaze törenine katılan bazı dostları, ortak anılarını veya onunla ilgili görüşlerini belirtti.

68'liler Vakfı İzmir Temsilciliği eski yönetim kurulu üyesi H.Lütfi Şeyhoğlu duygusunu, ''bir sosyalist abimizi yitirdik '' diyerek ifade etti.

Birlikte hapis yattıkları sosyalist arkadaşı Cemal Kıral anısını, ''12 Mart sonrası göz altına alındık. Mamak Cezaevi'ne götürülmemiz gerekiyordu. O kadar çok tutuklu vardı ki; onlar tek tek kelepçelenirken; bize kelepçe kalmamış olsa gerek, ikimiz için tek kelepçe kullanıldı. Böylece yol boyunca ayrılmaz bir ikili oluşturduk '' diyerek tamamladı.

Eğitimci Yazar Hidayet Karakuş onunla ilgili düşüncelerini, ''O, ömrü boyunca tam bağımsız Türkiye, sosyalizm, özgürlük ve insan hakları için mücadele veren çok değerli aydındı. Son ana kadar yazdı, çizdi alanlara koştu. Türkiye çok değerli bir aydınını yitirdi. Onun eksikliğini hep hissedeceğiz '' diyerek belirtti.

Meslektaşı Dr. Nail Yüce anı ve düşüncelerini, '' 12 Mart sonrası İzmir ve Ege Bölgesi'ndeki sosyalist, devrimci, demokrat ve yurtseverleri Narlıdere' deki askeriyeye topladılar. O en fazla baskı ve işkenceyi görmesine rağmen hiç yılgınlık göstermedi aksine bize moral ve destek verdi. O kendisine eziyet edenlere bile insanca yaklaşır, kazanmayı hedeflerdi. Hiç böbürlenmeyen, mütavazi davranış sergileyen değerli bir önderdi '' diyerek açıkladı.

Kendisini Gültepe'den tanıyan Ramiz Güler, '' Alpaslan abi 2010 yılındaki Tariş eylemlerinde işçilere destek için Tariş'e partisinin daveti üzerine hekesten önce gelmişti. Ben işçilere çay yapıyordum. Direniş Komitesindekiler kendisini tanımadıkları için ilgilenmemişler. Ben görünce kendisinin koluna girdim ve komitedekilere tanıttım. Komite kendisinden işçilere bir konuşma yapmasını istedi. Yaptığı konuşmada işçilerin mücadelesini desteklediğini ve eylemin başarıyla sonlanacağını belirtti '' dedi.






Haber ve fotoğraflar : Osman Gazi Oktay

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)