Bizi kim koruyacak?


Polis aracı geri geri gelerek hamile eşine çarptı. Polisi uyarmak isteyen Evrim Lüleci, hamile eşinin gözleri önünde başına aldığı telsiz darbesiyle yaralandı

Kızılay’da geri geri gelen polis otosunun 5 aylık hamile eşine çarpması üzerine uyarıda bulunan Evrim Lüleci’ye polisin yanıtı “sert” oldu. Araçtan inen polis, biber gazı sıktığı Evrim Lüleci’nin başına telsizle vurarak yaralanmasına neden oldu. Kanlar içinde kalan Lüleci ve aracın çarptığı hamile eşi Banu Lüleci hastane yerine karakola götürüldü. Polisin, olayla ilgili hazırladığı tutanakta, “Evrim Lüleci, başını telsize çarptı” diye yazdığı iddia edildi. Benzer bir olayda da Anakent Belediyesi’nin sünnet etkinliğinde Kamuran Çelik ve 2.5 aylık hamile eşi Serap Çelik, arasında bir özel güvenliğin bulunduğu 5-6 kişinin saldırısına uğradı.

Cem Aygün adlı gencin polis tarafından dur ihtarına uymadığı gerekçesiyle vurularak öldürüldüğü Ankara’da, yine polisin başrolünde olduğu bir şiddet olayı yaşandı. Evrim (31) ve Banu Lüleci (38) çifti, 1 Eylül Cumartesi saat 18.30 sıralarında Kızılay’da gezintiye çıktı. Mithatpaşa Caddesi’nde bulunan köprünün altından karşıya geçmek istediklerinde o sırada geri geri gelen polis otosu, önce Evrim Lüleci’ye, daha sonra 5 aylık hamile eşi Banu Lüleci’ye çarptı. Bunun üzerine Evrim Lüleci, ekip otosunun arka camına “tıklatarak” uyarmak istedi. Fakat ekip otosu, geri gelmeye devam etti. Bunun üzerine Lüleci, arabanın yan tarafına geçerek buradan cama vurdu. Bu sırada araç durdu ve içinde yer alan polislerden A.D, “Devletin malına niye zarar veriyorsun” diye Evrim Lüleci’ye tepki gösterdi. Lüleci ise buna karşılık “Eşim hamile, görmüyor musunuz” dedi. Evrim Lüleci, Çankaya Polis Merkezi’nde verdiği ifadede olayı şöyle anlattı:

“Polis A.D, ‘Sen nasıl devletin polisine mukavemet edersin’ diye bağırarak, beni itekledi ve bana vurdu. Ben de kendisini itekledim. Fakat vurmadım. Bu sefer de aynı polis, yüzüme biber gazı sıktı. Kaçarak, orada bulunan Avea bayiine gittim, yüzümü yıkadım. Bu sırada diğer polis memuru, bana saldıran polisi tutuyordu. Beni de ekip otosuna binmem konusunda ikna etti. Tam bu sırada A.D. diğerinin yanından kurtularak yanıma geldi ve başıma birkaç kez telsizle vurdu.”

‘Şahitleri engellediler’

Evrim Lüleci, bu sırada olaya tepki göstermek isteyen yurttaşlar ile bu polis arasında tartışma yaşandığını ifade etti. Bazı yurttaşların şahitlik yapmak için karakola gelmek istediğini ancak polisin bunu engellediğini iddia eden Lüleci, başından kanlar akması ve aracın çarptığı eşinin de hamile olmasına karşın hastane yerine karakola götürüldüklerini ifade etti. Lüleci, şunları kaydetti: “Eşimin gebe olması, benim de başımdan kanlar akması nedeniyle hastaneye götürülmemiz gerektiğini söyledim. Fakat polis A.D. ‘Seni hastaneye götürmeyeceğim; nezarete bir gidelim, seninle görüşeceğiz’ dedi. Ekip otosuyla Çankaya Polis Merkezi’ne getirildik. Yaklaşık yarım saat kadar polis merkezinde bekledikten sonra, çağrılan ambulans ile eşimle birlikte ancak hastaneye gelebildik.”

Hastaneye yatırıldı

Banu Lüleci ise Cumhuriyet gazetesine olayı anlatırken “Riskli bir gebelik geçiriyordum. Araba çarpınca karın ağrılarım başladı. Hastanede, bebeğimin kalp atışının anormal olduğu söylendi ve hemen yatışımız sağlandı. Hastanedeki doktor, eşimin durumuyla ilgili bize ‘Bir telsiz çarpması ile 6 cm’lik yarığın oluşamayacağını’ söyledi” ifadesini kullandı.

Suç duyurusu yaptılar

Çift, Emniyetteki ifadelerinde polis memuru A.D’den şikâyetçi oldu. Evrim Lüleci’nin adı tutanakta “şüpheli-müşteki” olarak yer aldı. Banu Lüleci, o günü hastanede kontrol altında geçirdi. Evrim Lüleci, olayla ilgili polislerin hazırladığı tutanakta, yaralanmasına ilişkin, “Başını telsize çarptı” yazıldığını söyledi. Adli Tıp’tan dayak yediklerine ilişkin rapor alan çiftin avukatı Hasan Canbolat, savcılığa suç duyurusunda bulundu.

Şenlik zehir oldu

Benzer diğer olay yine aynı gün, Anakent Belediyesi’ne ait Altınpark’ta yaşandı. Burada düzenlenen ve Belediye Başkanı Melih Gökçek’in de katıldığı sünnet şölenine davet edilen Kamuran Çelik, 2.5 aylık hamile eşi Serap ve iki çocuğuyla Altıpark’a gitti. Şölende, belediyeye ait özel güvenlikler ile bazı sivil giyimli kişiler, Melih Gökçek’in gelişi sırasında “koruma amaçlı” kordon oluşturdu. Çelik, bu sırada eşini iten sivil giyimli korumaları uyarmak istedi. Çelik, bu sivilin kendisine küfrederek vurduğunu söyledi. Daha sonra olayın yatıştırıldığını belirten Çelik, şenlikten ayrılmak istedikleri sırada çıkışta arasında bir özel güvenliğin de bulunduğu 5-6 kişinin kendisine saldırdığını kaydetti. Yüzünde ve kafasında darp izleri bulunan Çelik, şunları anlattı: “İkinci kavgada, eşime de vurmaya başladılar. Yüzünde ve kafasında izler var. Eşim ondan sonra kusmaya başladı ve kanaması oldu. Hastanedeyken, bizi dövenlerden biri de geldi. Ben de orada bulunan polislere, bize saldıran kişi bu dedim. Ancak polis bu kişiyi gözaltına almadı. Bu kişi, elini kolunu sallaya sallaya ayrıldı.”


Cumhuriyet
Tags

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)