Evren’in Atatürk’e, Tayyip’in İslam'a ettikleri?



12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden 32 yıl geçti.
Peki, sebep olduğu sonuç mu?
Siyasal İslamın kurumlaşıp şahlanması ve Atatürk imajının aşındırılması!
Ama Kenan Evren’in iki sözünden biri Atatürk’tü, böyle bir şey nasıl olur demeyin!
Maalesef Atatürk, “Atatürk” denilerek hedefe oturtuldu!
Zülum, işkence ve en önemlisi Amerikancılık, Atatürk maskesi ile tedavüle sokuldu!
Evet, çağımızın sembol anti-emperyalist önderi mandacılığa vasıta yapıldı!
Kenan Evren darbesi ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti, AB-D’ye topyekün teslim oldu zira ekonomide uygulanan ithal ikameci model terk edilip vahşi kapitalizmin en uç programına geçildi ve de Türkiye gençliği yeşil kuşak teorisine peşkeş çekildi.
Bugün Türkiye’de siyasal İslam orjinli bir iktidar varsa bunun projecisi değil ama uygulayıcı mühendisi Kenan Evren ile arkadaşlarıdır.
Aynı şekilde bugün Türkiye yeniden Duyun-u Umumiye sürecinde ise bunun da sorumlusu 12 Eylül darbesidir.
Maske olarak kullanılan “Kenan Evren’in Atatürkçülüğü” şekliydi ve heykel dikmek ile poster asmakla kaimdi.
Buna mukabil Büyük Atatürk, Evren’le beraber bilinçli olarak yeni kuşağın gönlünden çıkarılmış ve soyut bir obje haline dönüştürülmüştür.
Gelelim Tayyip Erdoğan ile İslam dini ilişkisine:
Zerre mübalağa etmiyorum; Kenan Evren, Atatürk’e ne kadar zarar veridi ise Tayyip Erdoğan da İslama aynı oranda zarar verdi ve veriyor.
Peki, bu nasıl mı oluyor?
Başta inancımızı siyasallaştırması ile!
Yakın çevremden biliyorum. Tayyip Erdoğan ile F Tipi Cemaate olan kızgınlık, çoğu zaman İslama kızgınlık şeklinde tezahür edebiliyor ve insanları dinimizden uzaklaştırabiliyor.
Buna paralel olarak Erdoğan’ın İslamın sanki sahibi ve acentası imiş gibi davranması da yine inancımız adına bühtan çünkü aslında yaptıklarının gerçek İslam ile alakası yok!
Mesela İslamın kutsal kitabında Hristiyanlar ile Musevilere bakış net, lakin Tayyip Erdoğan ve F Tipi örgüt hem tam ters davranıyor hem de davranışını topluma İslamın buyruğu imiş gibi sunuyor.
Keza İslamın çıkar ve şartlara göre yeniden yorumlayıp eğilip bükülmesi inancımız adına yine büyük bir felaket. Aynı şekilde İslamın, toplumu afyonlamak için araç yapılması bir başka garabet!
***
AKP Müslümanları bu filme niye suskun?
Adı: Sam Bacile.
Musevi kökenli AD vatandaşı.
“Müslümanların Masumiyeti” ismiyle bir film yaptı.
Film baştan sona İslama hakaret içeriyor.
Filmin Yönetmeni ve Prodüktörü olan Sam Bacile şunu söylüyor:
-İslam kanser, Müslümanlar da yok edilmesi gereken böceklerdir.
Bütün dünya Müslümanlarının ayağa kalkmasına ve ABD’nin Libya Büyükelçisinin öldürülmesine sebep olan bu film ile alakalı olarak AKP’li Müslümanlardan tık yok!
Oysa bu taban ya da güruh aynı şey 70′li, 80′li, 90′lı yıllarda olsa sokaklara doluşur; kıyameti koparırlardı.
Peki, ne oldu da şimdi umursamıyorlar!
Artık Amerikan İslamına secde ediyorlar da ondan!
Sadece bu basit ayrıntı bile AKP’yi tanımlıyor… Türkiye’de İslam dini maalesef yeni değil uzun süredir emperyalizmin en önemli sızma, dönüştürme, ele geçirme ve de operasyon aracıdır.
Gelelim MOSSAD projesi olan bu filmin neden yapıldığına?
11 Eylül 2001de ikiz binaların vurulması ile Irak ve Afganistan’a saldırılması misali İslam hinterlandına yeni operasyonlara iklim hazırlamak için!.. Evet, MOSSAD hem ABD hem de dünya kamuoyunu hazırlamak adına bu tezgahı vizyona koydu.
***
Yüce Divan’a götürülecek sorular
CHP’nin milli isimlerinden parti sözcüsü Haluk Koç, elinde tuttuğu belgeler ışığında Tayyip Erdoğan’a dehşet sorular yöneltiyor.
İşte birkaçı:
-İmralı’dan Kandil’e kaç mektup yazıldı ve bunu Kandil’e kim götürdü?
-Hakan Fidan, Oslo’da “Tayyip Erdoğan ile Öcalan yüzde 90-9 mutabık” dedi. Tayyip Erdoğan ile Öcalan hangi konularda kucaklaşıyorlar?
-Federasyon, Özerklik ya da Konfederasyon sözü verildi mi?
-Oslo Mutabakatı metni niye gizleniyor?
Açıklıkla söylüyorum, CHP büyük bir fırsat yakaladı… Haluk Koç’un elinde, kameralara salladığı gibi gerçekten bu sorular doğrultusunda bilgi ve belgeler varsa bu Tayyip Erdoğan’ın Yüce Divan’a er ya da geç gitmesi ve dahası onu siyaseten de sarsması demek olacak…
Dilerim bu belgeler Hüseyin Aygün veya Sezgin Tanrıkulu gibilerin her an sebep olacağı yeni skandallara kurban olmasın!.. Malum onlar bu aralar ikinci Habur açılımı için kolları sıvamış durumda!
***
Kılıçdaroğlu’na dava, ‘asker örter’ diyene sükut!
Genelkurmay, Kemal Kılıçdaroğlu’na dava açıyormuş!
Tayyip Erdoğan öyle diyor!
Peki, niçin bu dava?
CHP lideri, “Afyon’daki patlamada yüzde 99 sabotaj var” dediği için!
Buna mukabil, “Afyon’daki soruşturmayı asker değil, polis yapıyor çünkü asker sabotaj tespit etse bile örter” diyen Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a dava falan yok!
Söyleyin lütfen hangisi daha ağır ve asker için onur kırıcı ifade?
Biri sabotaj var iddiasını seslendiriyor, diğeri TSK’yı açıktan hedef alıp mahkum ediyor yani “sabotaj olsa bile asker örter” diyor.
Yapma Necdet Paşa, etme Necdet Paşa!
Emin ol Rüştü Erdelhun bile bu kadar ileri gitmemişti!
Atatürk’ün ordusunu AKP’ye muhafız alayı imajına soktun insaf!

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)