Gelecek?


M. Kemal Atatürk’ün, Türkiye’yi “muasır medeniyet düzeyine” çıkaracağız, sözünü dilinden eksik etmeyen RTE ve onun laik Cumhuriyet döneminin kapandığını yazıp savunan

gözü ve aklı Osmanlı’ya takılı M. Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, eğitimi dinselleştirmek amacıyla yürürlüğe koyduğu 4+4+4’ten sonra ders kitaplarından:

“Türk milletinin milli, insani, ahlaki, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren, ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, insan haklarına ve anayasanın başlangıcındaki temel ilkeye dayanan demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş yurttaşlar yetiştirmek hükmünü ve Türk milli eğitiminin temel ilkelerine göre” hazırlanması emrini yönetmelikten çıkardı.

Ceketinin sağ yakasına “Atatürk ilkelerini eğitimden atan bakan” içeriğinde bir madalya takabilmek ve…

….RTE’nin Mustafa Kemal’den arakladığı muasır medeniyet düzeyine erişmeyi özetleyen; “Atatürk temel ilkeleri ve inkılaplarının” bundan böyle hazırlanacak okul kitaplarına rehber olmasını engellemek için…

Başbakan ve ME Bakanı Ömer Dinçer ikinci bir hamle ile Atatürk’ün ders kitaplarının nitelikleri bölümündeki, “ilke ve inkılapları ile ilgili kazanımları içerir” ifadesini de yönetmelikten çıkardı.

Ellerinden gelse, cesaret edebilseler; hasetle, kıskanarak baktıkları, her fırsatta çoluk çocuk, yaşlı, genç, erkek, kadın yüz binlerce insanın Anıtkabir’i ziyaretini yasaklayacaklar. Artık gerçek ayan beyan ortada.

RTE’den kurtulmadıkça, RTE’nin; laik cumhuriyeti yıkma ve çağdaşlığın ta kendisi Atatürk ilke ve inkılaplarını tarihten de halkın gönlünden de silme çabalarından kurtulamayacağız.

***

Tarihsel ve bilimsel bir gerçek “kurtuluşun” işaretlerini veriyor.

Yakın günlerdeki AKP Büyük Kongresi’nde son kez genel başkan adayı olacağını açıkladı. Gözünü Çankaya’ya diken RTE; RTE’den kurtulacağımızı müjdeledi.

AKP bu son 10 yılda kurumsallaşamadı. Zira halk indinde AKP demek, RTE demekti.

Fakat 2014’te Çankaya’ya çıkamazsa, sonraki yıl yapılacak genel seçimlere katılamayacak: RTE, 2015’te yok!

“AKP iskeletini bozmadan yenileştirmeye çalışan” RTE’den sonra gelen lider aynı düzeyde karizma sergileyebilecek mi?

RTE eşittir AKP, oy eşittir lider sloganları RTE’den sonra sürecek mi?

Tarihsel örnekler (Özal ve Demirel’den sonraki dönemler) aksini kanıtlıyor. Karizmatik bir liderin kopmasından sonra gelenle güçlü partiler inişe geçiyor.

RTE elbette bu gerçeği bilerek yeni bir dönem örgütlüyor.

Bugünden: Partiyi bıraktı, rahata acıktı ve Çankaya’ya çıktı diyecek eleştirileri karşılamaya hazırlanıyor.

Bu nedenle partideki mevcut iskeleti koruyarak “ama gençleştirerek” kendinden sonra da AKP’nin aynı güçte olacağını kendi kamuoyunun da partinin de sindirmesini sağlamaya uğraşıyor.

Ne ki, RTE’nin sonraki yılları dizayn etme çabaları; siyasette değil birkaç yılın, bir haftanın, 24 saatin bile beklenmeyen değişimlere gebe olduğu kuralına aykırı.

RTE’den sonra liderliğe gelmesi olası görünen kişi ve kişilerle, AKP’nin önceki oy performansını 2015’te gösteremeyeceği güçlü bir olasılık.

***

Elbet bu gerçekleri biliyor RTE.

Belki de artık başbakanlık döneminin giderek aleyhine dönemece girdiğini gördü. Gelecek yıllarda partinin inişe geçeceğini bilerek liderliği bırakıyor. Siyasal yaşamına yeni bir dönem örgütlüyor.

Önümüzdeki 10 yılı biçimlendirecek bu olasılıklar, parti ve ne yazık ki 2015 seçiminde alternatifi olmayan RTE’den ve…

...yönettiği AKP’den kurtulacağımızın işaretleri…

Kısacası; demokrasimizin geleceği bir kişinin alacağı kararlara bağlı.

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)