Kendi Ordumuz


Kırk-elli general Hasdal’dan alınıp Silivri’ye götürülmüş...

Türk ordusunun paşalarını hapishane arabasında yoldan geçerken izleyenler neler düşünmüşlerdir?

Biz çıldırdık mı ne?

Söyleyebilecekleri söz bu olmuştur... Bir ülke kendi ordusunu yok etmek ister mi?..

Halktan herhangi birine sorun, ne diyecektir: Böyle bir şey bile bile kendine düşmanlıktır!..

Bir kötülük, bir zulüm, bir işkence...

Daha doğrusu Türklüğün gücünü yok sayarak düşmanlara yaranmak!..

Ülkemizin etrafı dostla dolu değil! Sağda da, solda da, ortada da gerçek dost olmayan ülkeler var!..

Tarihimize bir bakın, Türk ulusunun yüzlerce yıllık düşmanları halen tetikte beklemektedir. Ah bir fırsat olsa, ah bir yanlışlık daha yapsalar! Kendi ordularına kıyıyorlar, ülkeyi parçalamak isteyenlere fırsat veriliyor. Yeni bir Sevr gelsin diye mi? Lozan’ı ortadan kaldırmak mı? Osmanlı’nın çöküş günlerine dönmek mi?

Hangi ülke kendi ordusunu tutuklamıştır? Komutanlarını toplamış hapislere sokmuştur? Gelmiş gitmiş tarih sayfalarında böyle bir saçmalık yoktur... Yeni tarihçiler tek örnek olarak Türkiye’yi verecekler herhalde. Bir ülke kendi ordusunu nasıl yok etmek ister diye...

İktidardaki Tayyip Bey niye bunu yapıyor? Niye yargıya karışıyor? Yargıyı kendi adına kullanıp yönlendirmek istiyor?.. Başarıyor da! İşte yüzlerce, binlerce insanımızın üç-dört yıldır hapishanelerde çile çekmekte oluşu... Bu kimin eseri? Üç kez seçim kazanmış AKP’nin işi değilse kimin?

Ben yaşlanmış bir yazarım. Altmış yıldır hemen her gün düşüncelerimi yazdım, yazıyorum, daha da yazacağım...

AKP denen parti bir daha seçim kazanırsa!..

Atatürk ve arkadaşlarının nice savaşlarla kurdukları, yaşattıkları bu ülkenin sonu gelmiş demektir...

Herhalde ben görmem. Daha önce çekip gitmiş olurum.

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)