RTE’den ‘Müjdeler’!


Bu kafa iktidarda oldukça ne terör sona erer ne de iç ve dış siyasette rahat nefes alabileceğimiz bir dönem başlayabilir.

Parti grubu toplantısında saldırmadığı ne ana muhalefet, ne PKK+BDP işbirliği

ne de medya kaldı...

Demediğini bırakmadı.

Beyefendi milleti ayrımsız kucaklayacak, siyasal olaylara tarafsız gözle bakacak, kurucusu olduğu parti ile diğerlerini ayırt etmeyecek Çankaya’daki devletin bir numaralı koltuğuna, cumhurun başkanlığını temsil eden koltuğa oturmaya hazırlanıyor.

Gruptaki esip savuran konuşmadan sonra internet sayfalarına düşen, şuracığa aldığım sağlıklı yorumlardan biri şöyle diyor:

“Sadece bağırıyor ve bu bağırtı yıllardan beri devam ediyor. Bir gün de biz şurada hata yapmışız demek akıllarına gelmiyor. Ülkeyi deneme tahtasına çevirdiler. Komşularla itişmekten başka hiçbir şey yapmıyor. Milli dış politikamız kalmadı. (Mehmet Ödoğ)”

***

Kendi söylediğine kendinin inandığı bir hava tutturmuş; durmadan CHP ile BDP aynı ağzı kullanıyor diye ana muhalefeti karalıyor.

Bu üslup teröre karşı aczini, ülkeyi Artvin’den İskenderun’a uzanan çizginin doğusunda kalan illeri bölücülüğün adresi yapan politikaları halkın gözünden uzak tutabilmek için kullandığı siyasal bir taktik.

Kim inanır on yıldır yüzlerce örneğini gördüğümüz palavra içerikli RTE damgasını taşıyan bu manevralara?

Pek çok yanını eleştirebiliriz, eleştiriyoruz da; fakat herhangi insafsız mantık bile CHP’yi, Barış ve Demokrasi (Kürt) Partisi ile bu partinin silahlı gücü, bölücülüğün ana eksenindeki PKK ile özdeşleştiremez.

Bak, BDP’ye Kandil’e çıkmayı salık veren sözlerini sağduyu nasıl yorumluyor:

“Kandil’e çıkmalarına gerek yok ki… Sayenizde Kandil’i TBMM’nin içine kadar soktular zaten. (Abdullah Yege)”

***

Dün grupta gelecekten kaygılı milletvekillerini uyutan açıklamalar yaptı. Önümüzdeki kongrede genel başkanlığa veda ediyor ya; öyle bir çalışma ve çaba içindeymiş ki AKP’yi 2023’e kadar iktidarda tutacak “yeni kadrolar” hazırlıyormuş.

Yeni kadrolar ise; varlığı olmayan Demokrat Parti’ye bir ara genel başkanlık yapan Süleyman Soylu ile kurduğu partiden kurtulmak için, kader birliği yaptığı arkadaşları ile partisini iflas masasına sürükleyen Numan Kurtulmuş’u AKP’ye monte etmek!

Partiyi yeni kadrolarla canlandırmak mı amacı, yoksa Çankaya’ya çıkarsa daima emre amade kadroların mı oluşturduğu tartışmalı bir konu.

Geleceğe egemen olma cesaretini nereden alıyor RTE? Özal’ı yukarı çıkarken istediğini yaptıracağı sanısıyla genel başkan seçilmesini ve başbakan olmasını sağladığı kişi tersledi. Demirel, kendinden sonra başbakanlığa gelen Çiller’in kendisine danışmadan adım atmayacağını sandı. Yanıldı.

RTE, iki kez seçilerek Çankaya’da kalacağını, bu sürede tek başına iktidar olacağına inandığı AKP’yi tepeden 2023’e kadar yöneteceğini sanıyor.

“Yenileri” partide kalan “eskiler” bakalım sindirebilecek mi?

2O13-23 arası on yıllık programı dün ilan etti. Son zamanlarda hık deyicisi MHP ile anlaşarak ülkeyi 2013’te erken yerel seçime götürüyor. 2014’te Gül’ü oyun dışına iterek cumhurbaşkanı olmayı hesaplıyor. Haziran seçimlerindeki yüzde 50 oyu sürekli muhafaza edeceğini varsayıyor.

***

Grup konuşmasını yorumlayan vatandaş Önder Saraç haklı: “O kadar becerikliydin de 10 yıldır neden halletmedin terörü, kaldırmadın dokunulmazlıkları” diye soruyor.

MHP’nin anayasanın dokunulmazlıklarla ilgili 83. maddesinde değişiklik yapma önerisini gerçekleştirmeye, ne gücü ne de yüreği yetmediği için dün başka bir yol yöntem uygulayacağını açıkladı. Laf kalabalığı arasında, “Yargı gerekeni yapıyor, biz de (AKP çoğunluğu + MHP grubu ile) parlamentoda gereği neyse onu yapacağız” dedi.

Meclis Anayasa Komisyonu’nda dokunulmazlıklarla ilgili mevcut 735 dosyanın 581’i BDP milletvekillerine ait. Çoğu terörle bağlantılı. Son kucaklaşma olayının soruşturma yapan savcılıktan fezlekesi de gelirse Meclis’e; RTE ile Bahçeli’ye düğün bayram. Seçerler dosyalardan birini; gönderirler BDP’li 9 vekili özel mahkemeye, ağır hapis cezası ile…

***

RTE, önceki gün gruptaki konuşmasıyla barış ve huzur bekleyen halkımıza önümüzdeki üç yıl; her gün, her ay, her yıl, rahat yüzü göremeyeceklerini ve göstermeyeceğini “müjdeledi”!

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)