Tam terör örgütünün her gün askerlerimizi, polislerimizi katletmesine ve balyoz davasında 325 askerimizin mahkûm edilmesine kilitlenmiştik ki...
Gazeteler, televizyonlar; utana sıkıla bir haber verdiler:
Büyük bir zam dalgası kapıdaymış!
Çünkü hükümet, “14 milyar liraya ulaşması beklenen bütçe açığını yamamak için”, akaryakıttan, otomobilden, tapudan ve içkiden aldığı vergileri artırmaya hazırlanıyormuş. Bu artışlarla yaklaşık 9 milyar lira ek gelir elde edilecekmiş...
Ya gerisi?
En az 5 milyar lira daha gerekiyormuş bütçe açığını kapatmak için... Formülünü de dün öğrendik:
Ay sonu itibarıyla doğalgaza zam yapılması bekleniyormuş!
BOTAŞ’ın zararını karşılamak için en az yüzde 30 zam yapılması gerekiyormuş ama hükümet insaflı (!) davranacakmış ve zammı yüzde 10-15 aralığında tutacakmış!
Bu artış, elbette elektrik fiyatlarına da yansıyacakmış!
Bitti mi zam haberleri?
Hayır... Bazı mal ve hizmetlerden alınan Özel Tüketim Vergisi, yıl sonunda 4 puan artırılacakmış...
Örneğin sigaradan alınan ÖTV yüzde 65`ten 69`a çıkacakmış... Bu da doğal olarak sigara fiyatlarına yansıtılacakmış!
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da bir açıklama yaparak, vergi artışlarının nedeninin, bütçe açığını kapatmak olduğunu söylemiş...
Ne kadar iyi niyetli değil mi, hiç değilse bilgi veriyor. Koca Başbakan Yardımcısı, mecbur mu?..
***
Güneydoğu’da kan akmaya devam ediyor...
Silivri’de alınan kararlar, adalet duygumuzu zedeliyor...
Ankara’dan esen rüzgâr, hayatı daha da pahalılaştırıyor ve yaşanmaz hâle getiriyor...
Biz ne yapıyoruz?
İzliyoruz...
Bir Allah’ın kulu bile, “Kardeşim; ne yaptınız da bütçe, 14 milyar lira açık veriyor? Bunca para nereye gitti? Neden kendi beceriksizliğinin faturasını bize ödettiriyorsunuz?” demiyor...
***
Vatandaş olarak (hele bir de yoksulsak, para vererek askerlikten kurtulamıyorsak) bize düşen görevler belli...
Yanlış politikaların bedelini ödeyip, şehit olmak...
Yanlış yargılamaların bedelini ödeyip, zindanlarda çürümek...
Ve yanlış harcamaların bedelini ödeyip, gerekirse borçlanarak devlete vergi vermek, bütçe açıklarını kapatmak!
Oysa ben vatandaşım...
Devlet; benden almak için değil, bana vermek için var!
Bana yol vermeli, su vermeli, hastane, okul, adalet, eğitim, sanat, güvenlik vermeli...
Eğer anayasamızda yazıldığı gibi “sosyal” devletsek; tüm bunları bir de “parasız” vermeli!
Ama biz; hem devletin bize ücretsiz vermesi gereken hizmetlerin parasını ödüyoruz, hem de ayrıca dünyadaki en yüksek vergileri veriyoruz...
Neden?
Çünkü kazız!
“Kümesteki kaz” olarak görüldüğümüz için de hep yolunuyoruz...
Kafalarına göre harcadıkları paraları ödüyor, gık demiyoruz...
***
Kendimizle gurur (!) duyuyorum!
*****
ZİLELİ!
Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Ümit Zileli, dünkü Star Gazetesi‘ne manşet oldu... Peki ne yapmış?
28 Şubat darbesine ilişkin soruşturmayı yürüten savcılar, bazı belgelere ulaşmış... Bu belgelerde, Zileli‘ye ait bazı bilgiler yer alıyormuş.
Onun adının, soyadının, dininin, tahsil durumunun yer aldığı belgelerde, üyesi olduğu parti Türkiye İşçi Partisi olarak gösteriliyormuş... (Üye olsa bile kime ne? Çünkü İP yasal bir kuruluş... Ama bu bilgi yanlış...)
Bu kadar da değil:
Zileli, “Atatürkçü düşünceyi taşıyormuş ve ADD yöneticileriyle görüşüyor”muş...
Güvenilir bir adam olduğu, herhangi bir gizli teşkilatla ilişkisi olmadığı belirtiliyormuş.
Eminim; Ümit‘in bu kayıtlardan düne kadar haberi bile yoktu... Birileri, herkes için bu tür “fişlemeler”i her zaman yapabilir!
Ve bu fişlemeler, fişleneni değil, fişleyeni bağlar!
Ama Star; “Kemalist bir kalem”i “yiyecek” ya... Yayınlanması “suç” olan bu belgeleri yayınlayarak, “yargısız infaz” yapmakta sakınca görmemiş!
Elbette Star‘ın dünkü manşeti de bir gün yargılanacak...
Ama; kim bilir ne zaman?
*****
GÜNÜN SORUSU
Anadolu Üniversitesi’nin dün yapılan yeni akademik yılı açılış törenine YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya da katılınca bazı öğrenciler protesto gösterisinde bulunmuş... Sivil polisler, protestocu öğrencilerden Can Ersoy’u omuzlarına alıp törenin yapıldığı yerden uzaklaştırmış... Sorum bu polislere:
O çocuğa ne oldu?
*****
Vatandaşı için hizmette sınır tanımayan devlet!
Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığı‘nca, deneme amacıyla 6 bin adet demir cop siparişi verilmiş...
CHP Ordu Milletvekili İdris Yıldız, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin‘in yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi vererek, “Bu coplar vatandaşlarımız üzerinde mi denenecek?” diye sormuş. Soru önergesini yanıtlayan İçişleri Bakanı Şahin de fonksiyonel copun ‘bilinçli ve etkin şekilde’ kullanımını sağlamak için ‘insan hakları odaklı’ program doğrultusunda personele eğitimler verilmeye başlandığını belirtmiş...
Bakan Bey‘in sözlerini anlaşılır hâle getirelim:
Hani bu arkadaşlar, özgürlük deyip özgürlükleri yok etmeyi, demokrasi deyip demokrasiyi halının altına süpürmeyi beceriyorlar ya...
Şimdi de “insan hakları odaklı demir cop”la, insan haklarına göz dikiyorlar!
Sokakta hak arayan ya da haksızlığa isyan ettikleri için yürüyüş yapan vatandaşı “demir cop”la dövdüreceksin; sonra da “insan hakları”ndan söz edeceksin!
Bu cevap, İdris Naim Şahin‘e pek yakışmış!