Eğitimle Oynanmaz!


Bilal Erdoğan’a ait olduğu ileri sürülen Tapelere göre; devletin bürokratları, hiçbir yetkisi olmadığı halde onun başkanlığında toplanıp, ülkenin eğitim politikalarını ve şehrin imar durumuna ilişkin karar alıyorlar.

Başbakan R. Tayyip Erdoğan’ın oğlu olma dışında hiçbir sıfatı olmayan bir kişi, devletin bürokratlarını toplama yetkisini kendinde görüp çağrı yapabiliyor. Bu; ancak kabile toplumlarında görülebilecek bir olaydır.
Türkiye Cumhuriyeti gibi, 1000 yılın üzerinde devlet geleneği olan ülkelerde rastlanmaması gereken bir durumdur.

Bilal Erdoğan bir densizlik yaptı da kendilerini çağırdı diyelim. Basında adı geçen devletin bürokratları, bu çağrıya neden uydu?

Yoksa; yasa ve yönetmeliklerini bilmeyen kişiler mi bu kurumların başında? Okul ve yurtların, karma eğitimden çıkarılarak, kızlı-erkekli olarak düzenlenmesi kararını alanlar; bu konuların eğitim şuralarında tartışılması gerektiğini bilmezler mi?

Yasa, yönetmelik ve yönergeler bu kişileri bağlamıyor mu? Durumu öğrenen bakan ve başkan, bu toplantıya katılan bürokratları hakkında bir soruşturma başlattı mı?

Konunun en hassas noktası burasıdır. Her kurum ve kuruluş içinden yasa ve yönetmelikleri dikkate almayanlar çıkabilir. Devlet geleneği yerleşmiş bir hukuk devletinde; ilgili şahıslar hakkında soruşturma yapılarak gereği derhal yerine getirilir.

Bu yapılmadığı takdirde; başbakanın sık sık dile getirdiği paralel yapılar ortaya çıkar. Durumdan şikayet etmeye, hakkınız da olmaz.

Ana sınıflarında, 2007 yılından beri uygulanmakta olan, küçük öğrencilerin okula uyumunu sağlamak amaçlı, okulların açılmasından 1 hafta önce okula başlatma kararı, 2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı’nda, 5. sınıflar ve 9. sınıflar için de geçerlidir.

Geçen yıl 12 pilot okulda uygulanarak faydalı bulunan uygulama, İzmir’in de içinde bulunduğu 40 ildeki 82 okulda uygulanacak.

İlimizde belirlenen okullar henüz açıklanmadığından; şanslı ortaokul ve liseleri(!) yazamıyorum.
Özel ilkokul, ortaokul ve lise açabilmek için, okul bünyesinde ibadethane bulundurmak zorunlu hale geldi. Çağdaş uygarlığa ulaşma önündeki engel(!), böylece kaldırılmış oldu. En kısa zamanda, büyük buluşlara imza atan bir neslin yolunu, gözlemeye hazırlanalım.

Çıkartılan afla, devamsızlıktan kalan 12 sınıf öğrencilerinin notları, sınıf geçmeye yeterliyse; sınıflarını geçebilecekler. Zayıf dersi olanlar, Eylül ayının 3. haftası içinde yapılacak sınava alınacak.

Sınavlar sonrası tek dersten başarılı olamayan öğrenciler, valinin açıklayacağı tarihte tekrar sınava alınacak.
Yanlış hesap Bağdat’tan dönermişcesine, üniversite kayıtları 5 Eylül’de tamamlanacak olmasına rağmen; sınav gerekçesi son sınıf öğrencilerinin mağdur edilmemesi olan karar, Eylül’ün 3. haftası uygulanacak!
Yönetmelik gereği; öğrencinin 175 günlük eğitim-öğretim yılında, 54.5 gün okula gitmeme hakkı var.
55 günden fazla okula gitmeme başarısı göstermiş öğrenciler, ödüllendirilerek, hiç okula gitmemenin önü açılmış olacak.

Devlet okullarına, bütçenin yeterli olmadığı ileri sürülerek, yeterli öğretmen, hizmetli ve memur atanmaz, okulların tamiratı, tadilatı, boyası ve temizliği için yeterli ödenek ayrılmazken; özel okullarda okuyan her öğrenci için 3500 TL.’ye ulaşan tutarda katkı sunulacak.

İzmir’de 28 ilçe milli eğitim müdürü, 8 il milli eğitim müdür yardımcısı, ‘’Eğitim uzmanı’’ olarak, Karabağlar Halk Eğitim Merkezi’ndeki bir odaya yerleştirilmiş.

36 sandalyenin dahi olmadığı odaya, ne yapacaklarını dahi bilmeden mesai saatlerinde gelip gidiyorlar.
Öğrenciler, TEOG sonuçlarına göre okullarını belirliyorlar. Ağustos 22’den itibaren kayıtlar başlayacak.
Okul türü tercihi sonrası, yeterli derslik yapılmadığı için, pek çok öğrencimiz örgün eğitimin dışına çıkartılacak.

Milli Eğitim Bakanı ve Müsteşarı, ‘’İmam hatip liselerine, öğrenci istemediği sürece zorunlu kayıt yapılamaz’’ demişler.

Hükümet, orta öğretime devam etmek isteyen öğrenciyi okutacak yeterli derslik yapmaz, puanı düşük öğrenci için sadece İHL kalıp, ona açık lise dışında bir seçenek sunamıyorsanız; öğrenci İHL’yi gönüllü mü seçmiş oluyor?

Atamalarda liyakat değil de iktidara yalakalık esas alındığı sürece; bu kişilerden devletin memurluğunu yapması beklemez. İş bilmez kişilerin oluşturduğu politikalar, bir gün gelir sizi vurur.

Osman Gazi OKTAY
Ulusal Eğitim Derneği İzmir Şubesi Başkanı

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)