Hacıbektaş’tan Kalkandelen’e…

Ulusal eğitimciler Ohri’deki otelde aldıkları kahvaltının ardından, Kalkandelen’e (Tetova) doğru hareket ettiler.

Tetova, Şar Dağları eteğinde, Pena Nehri kıyısında, Vardar Ovası üstlerine kurulmuştur. M.Ö 168’de Roma egemenliğine geçen kente; Hunlar, Ostrogotlar, Keltler gibi kavimlerin saldırılarına karşı hakim tepelere sur, kale ve hisarlar inşa edildi. 14.Yüzyılda Osmanlı egemenliğine girdi.

Tetova’da Harabati Baba Tekkesi, ilk ziyaret edilen yerdi. Duvarlarla çevrili külliyenin gösterişli bir giriş kapısı var. Kapı üzerinde girişleri kontrol amaçlı bir kule var.

Tekke 1538 yılında Sersem Ali Baba veya Server Ali Baba adlarıyla anılan Bektaşi babası tarafından kuruldu.

Server Ali Baba, Kalkandelen’e gelmeden önce Bektaşilikte ‘’Dedebabalık’’ makamını kuran ve 1520’de ilk Dedebaba olarak Hacıbektaş’taki dergahta bu posta oturan kişidir. Mahidevran Sultan’ın ağabeyidir.

Hacı Bektaş Veli Dergahı’na yerleşmeden önce, devlet kademesinde Beylerbeyi rütbesine ulaşmıştır.

Sersem lakabını alışına ilişkin rivayete göre; Ali Baba gördüğü bir rüya üzerine devlet işlerini bırakıp, Hacı Bektaş Dergahı’nda dini hayata geçmek için Kanuni Sultan Süleyman’dan izin ister.

Bu duruma şaşıran Kanuni; ‘’Sen sersem mi oldun, vezirlik bırakılır da orada dervişlik mi yapılır?’’ deyince; Ali Baba, ‘’Kabulümdür sultanım, varsın bana Sersem Ali Baba desinler fakir müsaadenizi ister’’ der ve Kanuni izin verir. Mahidevran’ın Hürrem Sultan’ın entrikaları sonucu saraydan uzaklaştırılması sonucu, Sersem Ali Baba’nın Hacı Bektaş Veli Dergahı’ndan uzaklaştırıldığı düşünülür.

Anadolu’da çıkan Celali İsyanları nedeniyle Kanuni tarafından geri çağrılır. Kalender Çelebi İsyanı’ndan sonra Anadolu’daki faaliyetlerine son verilen ve postnişinsiz kalan Posta 2. Kez Dedebaba olarak oturur.

Kalkandelen’deki Harabati Baba Dergahı bahçesinde Sersem Ali Baba’nın makamı bulunur. Dergah adını Sersem Ali Baba’nın ölümünden sonra yerine geçen dedelerden olan Harabati Baba’dan aldı. 16. Yüzyılda Malatya’dan Kalkandelen’e gelen Harabati Baba, tekkeyi dergaha dönüştürdü.

Dergahta Cumali ve Nizamettin dergah hakkında grubumuza bilgi verdi. Alaca Cami’yi ziyaretin ardından, Makedonya’nın Başkenti Skopje’ye (Üsküp) ulaşıldı.

Vardar Nehri tarafından ikiye ayrılan kenti, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü birleştirir. Yahya Kemal Beyatlı, Rahibe Terassa ve Filiz Ahmet’in memleketi olan Üsküp’te, son yıllarda yapılan heykeller için milyonlarca Euro harcanmıştır.

Makedonya Bayrağı, kırmızı zemin üzerine sarı güneş figüründen oluşur. Büyük İskender’in babası 1. Filip’in mezar taşından esinlenerek oluşturulmuştur.

1.Filip ve Büyük İskender’in heykelleri kentin iki yakasında birbirine bakmaktadır. Ayrıca B. İskender’in ana karnından gençlik aşamasını betimleyen bir heykel de meydanda yerini almıştır.

Yunanistan ve Makedonya Büyük İskender’i paylaşamamaktadır. Bu nedenle Yunanistan Makedonya’yı devlet olarak tanımamaktadır.

Ulusal eğitimciler köfte ve kuru fasulye ve salatadan oluşan akşam yemeklerini kent merkezindeki lokantada aldıktan sonra geceyi geçirmek amacıyla otellerine yerleştiler.











Haber : Osman Gazi OKTAY

Fotoğraf : Cengiz OKTAY

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)