Filozoflar Hakkında İlginç Bilgiler



İlginç olmayan bilgi var mıdır? Bu yazıda dilin sınırlılığı ve uzlaştırıcılığı ile bu sözcüğe sığındık. Aslında doğru söz “trivia”- yani “ıvır zıvır” olmalı ancak Türkçede henüz böyle bir kullanım bulunmuyor. Aşağıda bulunan bilgiler şu an aklıma gelen ıvır zıvır bilgilerdir. Filozoflar hakkında ilginçliklerdir. Yazının sebebi açık: anlayışa yardımcı olmak. Böylelikle biyografik okuma yapabilir, neden- sonuç ilişkisini kavrayabiliriz. Hayatı anlarsak, içindekileri de anlayabiliriz. Filozofu tanıyabilirsek, düşüncelerini daha iyi anlayabiliriz. Biraz rastgele olsa da ilgi göstereceğiniz bilgiler mevcut. Kötü izlenimler edinmeyiniz. Tüm yazarların ve düşünürlerin böyle yanları olabilir. Art zamanlı düşünürsek kötü gelebilecek bilgiler aydınlatıcı olabilir. Kötü izlenim edinmeniz değil, hayatları analiz edebilmeniz için ilginize sunuyorum. Yazı güncellenebilir. Katkı yapmaktan çekinmeyiniz.

Berthand Russel sıkı bir aktivisttir. Dünya barışı ve insanlık adına çalışmalarda ön sırada yer almıştır. Dört kere evlenmiştir. Pasifizm anlayışı nedeniyle hapse düşmüş, tüm emperyalist güçleri eleştirmiştir.
Eflatun’un asıl adı Aristokles’dir. Yunanca Platon unvanı onun vücudunun güçlü olması üzerine verilmiştir. Yunanca platus sözcüğü de geniş enli, yapılı anlamına gelir. Güreş müsabakalarına katıldığı ve dinç bir vücuda sahip olduğu söylenmektedir. Zengin bir aileden geldiği de bilinmektedir.
Seneca, Gilles Deleuze, Otto Weininger,Ignacy Witkiewicz, Walter Benjamin, Guy Debord, Charlotte Gillman, Nicos Poulantzas intihar eden bazı ünlü filozoflardır.
Marksist filozof Louis Althusser, akli melekeleri yerinde değilken karısını boğazlayarak öldürmüştür. Zihinsel rahatsızlık nedeniyle serbest bırakılmıştır. En son eşine masaj yaptığını hatırladığını söylemiştir.
Immanuel Kant çok hassas bir bünyeye sahipti. Doğup büyüdüğü Königsberg şehrinden hiç çıkmamıştır. Her gün bir rutin belirleyip ona uymuştur. Günlük yürüyüşüne hep aynı saatte çıkmış, disipline dikkat etmiştir. Königsberglilerin saatlerini Kant’a göre ayarladıkları yönünde bir rivayet vardır. Günlük hayattaki rutinini yalnızca bir kere bozduğu söylenegelmiştir. O da Jean-Jacques Rousseau’nun Emile adlı romanı yüzündendir. Kitabı birkaç kere okuyarak günü geçirdiği söylenir.
Wittgenstein sinirli olmasıyla bilinir. Keynes’i dövdüğü bir dedikodudan ibaret olsa da Karl Popper’ı ocak demiri ile tehdit ettiği doğrudur. Hikayeyeye göre Russel, Popper ve Wittgenstein tartışırken W. çok sinirlenmiş. Russel’a: Beni hep yanlış anladın demiş. Russel: “Her zaman her şeyi karıştırıyorsun” demiş. W. yanan ocağın kızgın demirini alıp Popper’a işaret ederek bir örnek vermek istemiş. Her ne kadar felsefe için yapılsa da W. nin sinirli hali nedeniyle ortam gerilmiş. Russel’ın uyarısı sonucunda, W. kapıyı çarparak, demiriyle beraber çıkıp gitmiş. Aslında sadece Wittgenstein’ın ilginçlikleri ayrı bir yazı olur. Şimdilik, iki dünya savaşına da gönüllü katıldığını, Tractatus’u 1. Dünya Savaşı’nda cephede yazdığını, dünyanın en büyük miraslarından birini reddederek İngiltere’ye göçtüğünü, basit bir işçi olmak için Sovyetlere başvurup, kabul edilmediğini, kanser olunca tedavi olmadığını ve 62 yaşında öldüğünü söyleyelim.
Jean Jacques Rousseau spankofili(şaplakseverlik) denen bir alışkanlığa sahipti. İtiraflar adlı eserinde belirttiğine göre şaplak atmak, vücutta acı uyandırmak onu cinsel olarak uyarıyordu. Beş çocuk yapmış, beşini de sokağa bırakmıştır. Yokluktan değil, o zamanki sosyetenin tercihlerinden böyle yapmıştır. Çocuk yapıp yuvaya bırakmanın beğenildiği bir çevreye sahipmiş.
Hypatia, Ramus, Moritz Schlick, Mahatma Gandhi, Giovanni Gentile, Leon Troçki cinayete kurban giden bazı filozoflardır.
Diyojen topluma açık yerlerde mastrübasyon yapmaktaydı. Crates de eşiyle halk arasında cinsel ilişkide bulunmakla bilinirdi. Gilbert Ryle cinsel ilişkide kaçınmış, Immanuel Kant’ın da gönül işleriyle alakası olmamıştır.
William James, J.S.Mill, Kierkegaard, Foucault, Feyerabend, David Hume, Kurt Gödel, Adam Smith, Friedrich Nietzsche zihinsel rahatsızlıkları olan bazı filozoflardır. Rahatsızlık derken, pskiyatrik ve fizyolojik durumlardan söz ediyoruz. Kurt Gödel, öldürüleceği korkusuyla bir şey yememiş ve açlıktan ölmüştür. Friedrich Nietzsche zihinsel çöküş yaşamış,10 yıl boyunca bakıma muhtaç olmuş ve ardından ölmüştür.
R. Eucken (1908, edebiyat); H. Bergson (1927, edebiyat); J. Addams (1921; barış); T. Eliot (1948; edebiyat); B. Russell (1950, edebiyat); A. Camus (1957, edebiyat); A. Einstein (1921; fizik); S. Beckett (1969; edebiyat ) J.P Sartre (1964, edebiyat) Nobel ödülü alan filozoflardır. Sartre ödülü reddetmiştir.
Jean Paul Sarte’ın bir gözü kördür. Başka bir filozof olan Beauvoir ile evlenmeden yaşamıştır. Ancak ilişkileri açıktır. Yani beraberken başkaları ile de beraber olabilmektedirler. Sartre’ın onlarca kız arkadaşı olmuş, Beauvoir’in başkaca bir ilişkisine rastlanmamıştır.
Bertrand Russell – Aman (1967 Bollywood), Slavoj Žižek- The Pervert’s Guide to Ideology, Alain de Botton- The Dead Matter, Jean Paul Sartre- Sartre par lui-même, Foucault- Philosophie et vérité adlı filmlerde rol almıştır.

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)