31 Mart 1925'te İstiklal mahkemeleri tarafından asılarak öldürülen Şeyh Sait hakkında yalan yanlış bilgiler var Google amcada. .
Oysa gerçek tektir.
Bu konuda en güzel bilgiyi Uğur Mumcu vermişti. Şeyh Said ve Seyit Rıza hakkında yalan yanlış bilgilere itibar etmeyin ve sorunu bir de Uğur Mumcu gibi iyi bir araştırmacıdan okuyun.
Çok yönlü araştırması sonucunda Türkiye Cumhuriyeti içinde dini ve etnik kuzu postuna bürünen bir kurt olan emperyalizmin (daha çok ingilizlerin elbette) oyunlarını ortaya çıkardı Uğur Mumcu!. İsteyen baksın!
Bence en önemli araştırmalarından biri Ekmelettin İhsanoglu hakkındaki olumsuz raporudur. Ama o ayrı bir konu tabi..
Uğur Mumcu tüm bu araştırmalarını yayınladıktan sonra da öldürüldü.
Gelelim Şeyh Sait vakasına:
Anlaşılan o ki; İngilizler Musul'u ele geçirmek için böyle içten bir hamle yaptırarak bize müthiş bir oyun oynamış ve biz İngilizlerin oyuncağı Şeyh Sait ile uğraşırken onlar Musul'u ele geçirmişler.
Peki nasıl böyle bir oyuna gelmiş Şeyh Sait!..
T.B.M.M. aşar vergisi çıkarınca bu büyük toprak sahiplerinin hoşuna gitmemiş. Özellikle doğudaki ağalar İngiliz Lawrence'ler sayesinde kışkırtılarak din elden gidiyor (aslında giden toprakları) propagandasına başvurmuşlar.
100 gün süren ayaklanma sonucunda Şeyh Sait İstiklal mahkemesi tarafından idam edilmiş.
Edilmese ne olurdu? Şu anda konuşulan bölünme o zamandan yaşanırdı.
Aslında görüyormusunuz iki karış ağa toprağı için Türkiye Cumhuriyetine yapılanları?!
Sanki bölünme yaşandığında İngilizler oraya gelip çöreklenmeyecek. Sanki size santim toprak için izin verecek!
Şimdi çoğu yazılarda Şeyh Sait, Kürt milliyetçiliği yaptığı için öldürüldü algısı yaratılmaya çalışılıyor. Yeter ki İngiliz oyunlarından kimsenin haberi olmasın..
Benim fikrime göre bu milletin en büyük baş belası İngilizler ve onların kullandığı gerek Türk, gerek Kürt ve Arap olan budala şahsiyetler yüzünden bir türlü doğrulamadık.
BİR olamadık!!!
Berrin Aksu