24 Ağustos sabahı TSK, Suriye’de Cerablus’a yönelik askeri harekâta başladı.
Açıklamalardan, bu askeri harekâtın siyası hedefinin; bölgenin IŞİD’ten arındırılması ile PYD/YPG’nin (PKK uzantısı), batıya doğru ilerleyişinin engellenmesi olduğu anlaşılmaktadır.
Harekât, Suriye yönetimine karşı savaşan gruplardan oluşan ve kendilerine ÖSO (Özgür Suriye Ordusu) adını veren yapıyla müşterek olarak yapılmaktadır.
Sürecin geldiği noktada müdahaleye mecbur bırakılan ülkemizde, siyasi iktidarın, Suriye konusunda başından itibaren izlediği yol, gelecekte çok olumsuz sonuçlara neden olabilecektir.
Emperyalist güçlerin Suriye’yi hedef aldığı günlerde, başlangıçta alınan yanlış tutum, ilk düğmenin yanlış ilikle iliklenmeye başlanması, her düğmenin yanlış iliğe denk getirilmesi sonucunu doğurdu.
Libya sonrasında, Suriye’nin hedef alınmasında siyasi iktidar, tüm uyarılara karşı, Suriye’de kader belirleyecek, harita değiştirebilecek güç olabileceği iddiasıyla Suriye meşru yönetimini (Esad) düşman ilan etti ve Esad iktidarını devirmek için terör gruplarını desteklemek de dahil olmak üzere pek çok yöntem uyguladı.
Sahadaki gelişmeler, küresel güçlerin fiili müdahaleleriyle beklentiler gerçekleşmedi. Aksine Ülkemizin bütünlüğünü ve istikrarını tehdit edecek gelişmelerle karşı karşıya kaldık.
Üç milyonu aşkın Suriyeli göçmen Türkiye’ye sığındı.
IŞİD ve PKK terörü bombalamalarla kitlesel katliamlar gerçekleştirdi.
Komşu ülkelerle ilişkilerimiz gerildi.
Güney sınırlarımızda PKK devletciği kurulmaya başlandı.
Şimdi, IŞİD terörüne karşı önlem almak, PYD/YPG’nin batıya ilerleyişini durdurmak maksadıyla, gelecekte silahlarının namlusunu kime çevireceği belli olmayan gruplarla işbirliği halinde Suriye topraklarına müdahale edildi.
Oysa Suriye’ye dönük dış müdahale başladığında, Esad yönetiminin yanında, Suriye’nin toprak bütünlüğü savunulsaydı, bugünkü çıkmazlar yaşanmazdı.
Bugün Fırat Kalkanı Harekatına şiddetli bir tepki görülmemesi, hatta ABD’nin destek açıklaması yanıltmamalı. Suriye yönetimiyle anlaşmadan Suriye’de sürecek askeri varlığımız, Emperyalizmin asıl büyük hedefi olan Türkiye’yi parçalamak siyasetinde, kargaşalık yaratmak için bir istikrarsızlık unsuru olarak kullanılabilecektir.
Çözüm, acilen politika değişikliğini hayata geçirerek Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanmasında Esad yönetimine destek vermekten geçmektedir.
Bu, aynı zamanda Türkiye’nin bütünlüğüne ve iç barışına da hizmet edecek yegane çıkış yoludur.
Selçuk UÇAL