Eskişehir'in beyaz yüzü: Beyaz Altın 'Lüle Taşı'



Eskişehir'in beyaz yüzü: Lüle Taşı Eskişehir'in üçyüz yıllık değeri olan Beyaz Altın yani 'Lüle Taşı', müzesine kavuştu. Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı tarafından açılan müzenin dünyada bir örneği daha bulunmuyor. Burhan Sakallı yerli ve yabancı ilgilileri Eskişehir'e davet ediyor.

Geçtiğimiz haftalarda Eskişehir'in Beyaz hazinesi olan lüle taşına ait müze Odunpazarı Belediyesi tarafından açıldı. Dünyada tek olan müze yerli yabancı turistleri Eskişehir'e çekecek unsurlardan biri olacak. Üçyüzyıllık ağır bir tarihe tanıklık eden Lüle Taşı ilginç bir tarihi gerçeği de içinde saklıyor. Lüle Taşı Viyana kuşatmasında, Yeniçeriler tarafından Avusturyalılara tanıtılmış. O tarihten günümüze hızla geldiğinizde Beyaz Altın sözü sizi karşılıyor. Lüle taşına neden beyaz altın demişler? Böyle bir tabirin bir taşa değil de gümüşi bir maddeye söylendiğini düşünüyorsunuz. Bu sorunun cevabı için birçok biçimsel yanıt var. Ama onu diğer taşlardan ayıran bariz bir özelliği var. Tebeşiri andıran bu madde bildiğimiz taştan çok daha hafif ve yumuşak. Bu özellik onu kolay işlenilebilir ve biçimlendirilebilir yapıyor. Eskişehir'in bu beyaz hazinesi yer altından çıkarıldığında yumuşak ve işlemesi kolayken hava ile teması sonucu sertleşiyor. Beyaz altın ismini veren beyaz rengi dışında sarımtrak, gri ya da kırmızımsı renkleri var.

ESKİŞEHİR'İN TAŞI KALİTELİ

Beyaz Altın sadece Türkiye'nin değil dünyanın bir değeri olacak ki dünyanın farklı ülkelerinde ve Pensilvanya, Güney Carolina, Utah, Meksika, Madrid, Nairobi gibi değişik şehirlerde üretimi yapılıyor. Ama üretilen taşlar, orijinal taş özelliğini taşımadığı için Eskişehir'de çıkarılan Lüle taşı ile onlar arasında kalite farkı var. Eskişehir'deki lüle taşı dükkanlarında heykel traşların yaptıklarını andıran insan figürleri ve çeşitli insan yüzlerinin bulunduğu pipolara rastlıyorsunuz. Neden bu kadar çok pipo yapıldığını merak edenlere ise şöyle bir yanıt var; Lüle taşı kururken nem ve gazın içindeki artıkları bünyesinde tutma özelliği olduğu için çok uygun bir pipo malzemesi. Ama sedece pipo değil, satranç takımı, bilezik, kolye, küpe, hayvan figürleri, mektup açacağı ve çeşitli süs eşyaları olarak da kullanılıyor. Bizim beyaz altın adını verdiğimiz Lüle Taşı'nın adı Türkiye sınırları dışına çıktığınızda Meerschaum olarak değişiyor. ABD, Hollanda, Belçika ve Almanya heryıl bizden 1.5 milyon dolarlık Lüle Taşı yani onların deyişiyle Meerschaum alıyor.

ARTIK USTA YETİŞMİYOR

Yaklışık üçyüz yıldır Eskişehir'de işlenen Lüle taşının mimarları yani onları işleyen ustaları var elbet. Büyük bir sabırla en ince figürler ve motifler nasıl işleniyor? Bu sorunun cevabını 40 yıldır lüle taşı işlemeciliği yapan İsmail Ayan cevaplıyor. İsmail Bey kırk yıl emek verdiği lüle taşı işçiliğine, babasının yeraltından çıkardığı lüle taşlarıyla başlamış. Eskişehir'in Odunpazarı ilçesinde bir dükkanı bulunan Ayan, özel olarak biçimlendirilmiş bıçaklarla, hayallerini kolaylıkla lületaşına işliyor… Kullandığı bıçakları kendisi şekillendiren Ayan, kırk elli çeşit bıçakla taşları işliyor ve büyük bir sabırla işlediği taşları yurt dışına satılmaları için hazırlıyor. Yaptığı işin süresinin taşın büyüklüğüne ve işçiliğine göre değiştiğini söyleyen Ayan, taşı işleme süresinin altı ay olduğunu ekliyor. İşlenilen taşın işlemeden sonra ki aşamasını da şöyle anlatıyor; Çırpma, saykal, kaba alımı, arış, perdah, tandırlama, ıslak aba, ovma, yağlı aba, parlatma, tasnif ve kutulama adı verilen işlemler sonucu eser tamamlanır… Artık ustaların yetişmediğini söyleyen İsmail Ayan, ustaların bu kadar az olmasının çok duygusal bir sebebi olduğunu, onun da ekonomik nedenler olduğunu vurguluyor. Yurt dışına oldukça iyi paralara satılan lüle taşları, işçiliğini yapan kişiler için çok kazanç sağlamıyor. O sebeple de yeni ustalar yetişmiyor. Ama herşeye rağmen Ayan, çocuklarına baba mesleklerini öğretmiş. 'Varsın bu işi yapmasınlar ama bilsinler' diyor. Eskişehir'in üçyüzyıl içinde taşıdığı hazinenin müze haline getirilmesi ise emekleri hem ölümsüzleştirmiş hem de o eserlerin yitip gitmesini önlemiş. Odunpazarlılar bu hazineyi göstermek için sadece Türkiye'yi değil dünyayı Eskişehir'e davet ediyor.

Lüle taşı nasıl çıkarılır?

Lüle taşları Eskişehir merkezine 35 kilometre uzaklıktaki 8 köyden çıkarılıyor. Bu taşlar kulaç olarak adlandırılan ölçü birimiyle ölçülen kuyulardan çıkarılıyor. Yerden dikbir şekilde, 5 kulaçtan başlayıp 33 kulaca kadar derinliğe inen kuyular var.En kaliteli taşlar ise yirmi kulacın üstündeki derinlikten çıkıyor. Lüle taşlarını çıkarma tekniği modern bir teknik değil. Kuyulara halatlardan yapılmış merdivenle iniliyor ve bu taşlar derinlerde olduğu için bol suyun içinden zorluklarla çıkarılıyor.

Müze görülmeye değer

Eskişehir Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı'nın tarihi Kurşunlu Külliyesinde açtığı Lüle Taşı Müzesi'nde, çoğunluğunu pipoların oluşturduğu tesbihler ve çeşitli insan yüzleri bulunuyor. Bu insan elinden çıkan sanat eserleri görülmeye değer


Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)