İlahiyaçı İhsan Eliaçık ‘partili cumhurbaşkanlığı’nı merkeze alan anayasa değişikliği referandumunda neden ‘Hayır’ diyeceğini üç maddede açıkladı.
Yönetimin tek elde toplanmasının İslamın ‘paylaşım ilkesi’yle bağdaşmadığını söyleyen Eliaçık sözlerine şöyle başladı: “Her şeyden önce dini açıdan baktığımızda yönetim paylaşılmalıdır. Daha fazla insana söz, karar ve yetki verilmelidir. Oysa yapılmak istenen değişiklikte, tek kişiye söz, karar ve yetki veriliyor, giderek tabana yayılacağına, tek kişinin elinde toplanıyor. Bu İslamın paylaşım ilkesine aykırıdır.”
Anayasada yapılan değişiklikleri ‘monarşiye geri dönüş’ olarak yorumlayan ilahiyatçı, sözlerine şöyle devam etti: “İkinci olarak, ‘Hayır’ dememizin en önemli sebeplerinden bir tanesi de bu değişiklikler, siyasi tarihin akışına terstir. Türkiye 1920 öncesine dönemez. Giderek tek adamdan, monarşiden, oligarşiden, oligarşiden demokrasiye, demokrasiden tam demokrasiye, tam demokrasiden öz yönetime, halk idaresine doğru bir gidiş olmalıdır. Bu değişikliklerdeyse cumhuriyet demokratikleştirme aşamasındayken, geriye doğru bir gidişle tek adama, monarşiye doğru bir kayış söz konusu oluyor. Bu nedenle de buna hayır demeliyiz.”
Son maddede AKP seçmenine seslenen Eliaçık, ‘Hayır’ demeleri halinde değişen hiçbir şey olmayacağını savundu: “14 yıllık muhafazakar iktidarın destekleyicileri, 14 yıldır bu iktidara oy verenler açısından önümüzdeki referandum, ayar verme, ‘Dur’ deme, ‘Bu kadarı fazla’ deme açısından bir fırsattır. Çünkü referandumda hayır derseniz, hükümet değişmeyecek, cumhurbaşkanı değişmeyecek, bakanlar değişmeyecek, hiçbir şey değişmeyecek, dükkan yine sizin olacak. Ama Ankara’da hırslarına kapılmış bir kişiye ‘Dur’ diyecek, ona ‘Hayır’ demiş olacaksınız. Bu açıdan da bu referandumda ‘Hayır’ oyu vermeliyiz.”