Sürünüyor muyuz?



Kim Milyoner olmak İster? televizyon programı, eğitimde gelinen durumun farkına varılmasında önemli bir ölçüt.

Yüksek okul mezunu olmayıp, medeni cesaret göstererek katılanlara sözüm yok. Anlı şanlı fakülteleri bitirip, ilk soruda elenenlere sözüm.

İlk 2 soru, her kesimden insanın yanıtlayabileceği sorulardan oluşmaktadır.Bunları yanıtlayamayan üniversite mezunu sayısı hiç de küçümsenecek oranda değil.

Beni bu yazıyı kaleme almama Bilgi Üniversitesi mezunu kızımızın kendisine sorulan 4. soruya, 2 joker kullanarak yanıtlarken, izleyicilerin % 49’unun doğruyu bilememesiydi.

Bildiğiniz gibi sorunun yanıtı kendi içindeydi. Olmaz ama, yarışmacı için yarışmanın heyecanını yaşıyor. Yanıltıcı bir soru mu ikilemine düşebilir diyebilirsiniz. Seyirciler için aynı şeyler söylenebilir mi?

Soru ülke gündemine oturan, ‘’Çin Seddi Nerededir?’’ idi. Ne yazık ki seyircilerin % 51’i Çin diyebildi.

Yine bu yarışmada sorulan ‘’Sol anahtarı’’ hangi mesleği yapan kişilerin kullandığı bir terimdir? Sorusuna, üniversite mezunumuz, ‘’Tamirci’’ diye yanıtlayıp ilk soruda elenmiştir.

Türkiye’deki bir yüksek okulu bitirdikten sonra Harvard Üniversitesi’nde de öğrenim gören bir yarışmacımız kendisine sorulan. ‘’Öğretmen öğrencilerine çiçek olmalarını istediğinde, öğrenciler hangisini yapıp susarlar?’’ sorusuna,. ‘’Tek ayak üstünde durup’’ diyerek elendi.

İlk soruda elenenlerin sayısı bu örneklemelerle sınırlı değil. Oldukça yüksek. Ben soruların zorluk derecesini görmeniz açısından ilginç olanlarını verdim.

Çin Seddi sorusunu 2 joker kullandıktan sonra yanıt veren kızımız, gelen tepkiler sonrası, ‘’3 joker hakkım vardı, babamın malı gibi istediğim gibi kullanırım. Sizi ilgilendirmez haberiniz olsun.’’ diyerek sosyal medyada bir paylaşımda bulundu. Ulusun tepkisini anlamaktan bile yoksun kızımızın, paylaşımı bile ürkütücü. Sanki başkalarına verilen farklı sayıda(!)

Üniversite giriş sınavlarında 40 binin üzerinde lise mezunu öğrenci 0 aldı diye eleştirilirken, üniversite mezunlarında da da durumun farklı olmadığı görülüyor.

Ülkemizde eğitim, tez zamanda ele alınması gereken konu olarak karşımızda duruyor. Eğitimimizin köy enstitüleri kapandıktan sonra bozulduğunu kabul etmek gerekiyor. Bilgi üretim için olmadığı sürece gereksizdir.

Biz üniversite sınavlarında öğrenci elemek için, öğrencinin yaşamı boyunca kullanmayacağı bilgi yüklemesiyle ezberciliği öne çıkarıyoruz. Böylece öğrencinin yorum yapma yeteneğini köreltiyoruz.

Eğitim fakültelerinden mezun olarak, öğretmen olarak görev yapacaklar için de durum farklı değil.

Öğrenciyi şekillendirecek olan öğretmendir. Bu nedenle ilk ele alınması gereken konu eğitimcinin eğitimidir.

Pek çok üniversite bünyesinde bulunan eğitim fakülteleri, tek üniversite çatısı altında toplanarak Öğretmen Üniversitesi kurulmalı. Eğitim sistemi, bazı yabancı eğitim uzmanlarının da önerdiği gibi Türkiye’ye uygun hale getirilmeli. Köy enstitüleri deneyiminden, eğitim tarihimizin olumlu bir örneği olarak faydalanılmalıdır.

Anasınıfından başlayarak, müfredat, yeni baştan ele alınmalı. Bilimin rehberliğinde oluşturulmalıdır.

Sürünme düz zeminde olur. Daha kötüsü çukurdur. Eğitimimizi çukura düşürmeden tez davranalım.

Osman Gazi OKTAY

Ulusal Eğitim Derneği İzmir Şubesi Başkanı

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)