'Bu tür söylemler yargıya müdahaleye girer'

Mahkeme başkanından Gül ve Arınç’a tepki

BALYOZ Davası’na, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın tutukluluk süreleriyle ilgili açıklamaları damga vurdu. Mahkeme başkanı Ömer Diken, Gül ve Arınç’ın açıklamalarını örnek gösteren sanıklara, "Biz yasalara bağlıyız. Değerlendirmeler Cumhurbaşkanı, Başbakan, bakan da olsa söyleyen kişiyi bağlar. Bizi bağlamaz. Biz etki altında kalmadan bağımsız yargılama yapıyoruz. Bu tür söylemler, yargıya müdahaleye girer" dedi.
Tutuklu sanık Hakan Büyük’ün evinden çıktığı iddia edilen flash bellek ile ilgili hazırlattıkları bilirkişi raporunu mahkemeye sunan avukat Hüseyin Ersöz teknik raporda, dijital verilere elle müdahalede bulunulmuş olduğu sonucuna ulaşıldığını söyledi.

TUTUKLU HAKİME, TUTUKLU HAKİM SORDU

Savunma yapan tutuklu sanıklardan Hava Hakim Albay Bülent Günçal’a tutuklu sanık hakim Albay Ahmet Zeki Üçok, şu soruyu yöneltti: "40 yıllık hukukçu ve TBMM Başkanlığı görevlerinde bulunmuş olan Bülent Arınç, tutukluluğun tedbir olduğunu ama bizde ceza olarak kullanıldığını söyleyerek, ‘biz kanun yaparken böyle düşünmemiştik’ dedi. Cumhurbaşkanı da bizdeki tutuklamaların uluslararası standartların altında olduğunu söyledi. Ancak 1. Ergenekon Davası’nın 4 Kasım’daki oturumunda hâkim Sedat Sami Haşıloğlu ‘mahkeme dışı beyanlar bizim için sinek vızıltısıdır’ dedi. Bunlar karşısında yargılamanın bağımsız olduğunu düşünüyor musunuz? Bu mahkemede kendinizi güvende hissediyor musunuz?" diye sordu.

"SORU SORMA HAKKINI KÖTÜYE KULLANIYORSUNUZ"

Üçok’un bu sözlerine sinirlenen mahkeme başkanı Ömer Diken, "Böyle bir soru soramazsınız. Değerlendirme yapıyorsunuz. Soru sorma hakkını kötüye kullanıyorsunuz. ’Sinek vızıltısı’ diyen yargıç kim? Bu heyette mi? Biz yasalara bağlıyız. Değerlendirmeler, Cumhurbaşkanı, Başbakan, bakan da olsa söyleyen kişiyi bağlar. Bizi bağlamaz. Biz etki altında kalmadan bağımsız yargılama yapıyoruz. Bu tür söylemler yargıya müdahaleye girer" dedi.

HAKAN BÜYÜK’ÜN AVUKATLARI HAZIRLATTIKLARI BİLİRKİŞİ RAPORUNU MAHKEMEYE SUNDU

Günçal’ın savunmasının ardından savunma yapan Hakan Büyük ise hakkındaki suçlamaları redderek tahliyesini istedi. Sanık Büyük’ün avukatları Hakan Büyük’ün Eskişehir’de bulunan evinden çıktığı iddia edilen flash bellek ile ilgili hazırlattıkları bilirkişi raporunu mahkemeye sundu. Avukat Hüseyin Ersöz teknik raporda, dijital verilere elle müdahalede bulunulmuş olduğu sonucuna ulaşıldığını vurguladı.

Şubat ve Haziran 2011 tarihlerinde Hakan Büyük’ten ele geçtiği iddia olunan flash bellekle ilgili kolluk tarafından hazırlanmış 2 adet rapor bulunduğunu söyleyen Avukat Ersöz, şöyle konuştu:
"Ancak bu raporlarda yer alan yazar ve oluşturma tarihleri gibi bilgiler arasında çelişkiler mevcuttur. Bu çelişkiler, delil bütünlüğünü etkileyecek oranda büyüktür. Bu hususlar, Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Ufuk Çağlayan tarafından hazırlanmış bilirkişi raporu ile tesbit edilmiştir. Çağlayan, raporunda özellikle oluşturulma tarihi ile doküman içeriğinde yer alan bilgiler arasında yer alan önemli zaman farklılıkları olduğunu ifade ederek sözkonusu dijitallerin delil bütünlüğü ve sağlığını kaybettiği yönünde tesbitte bulunmuştur. Şubat ve Haziran aylarındaki raporlar arasında oluşturulma tarihi ve dosya yolları ile ilgili önemli farklılıklar mevcuttur. Bu farklılıklar bu bilgilere elle müdahele edilmiş olduğunu göstermektedir. Öyle ki bazı karakterler ve harfler, dosya içerisinde düzgün bir şekilde yer alırken Türkçe karakterler gibi bazı harflerin de başka bir karakter ile ifade edilmesi, bilgisayar tekniğine ve çalışma prensibine uygun değildir. Bu durum, elle müdahalenin göstergesidir" dedi.

Mahkeme, duruşmayı yarına erteledi.

BİLİRKİŞİ RAPORU

Prof. Dr. Ufuk Çağlayan tarafından emekli Albay Hakan Büyük’ün Eskişehir’deki evinde 21 Şubat 2011 tarihinde ele geçirildiği flash bellek üzerinde yapılan inceleme sonucu hazırlan raporda şu değerlendirmeler yer alıyor:
"Dijital doküman, hard disk, flash ve benzeri yazılabilen bir ortamda depolanmışsa, meta data bilgilerinin dijital dokümanın neresinde yer aldığını ve formatını bilen uzman bir kişi, editör olarak adlandırabilecek özel bir yazılım kullanarak "meta data" bilgilerinden istediğini, istediği bir şekilde değiştirebilir. Üzerinde bilinçli olarak veri çıkarma, değiştirme gibi işlemler yapılmadığı sürece, bu bilgilerin kendiliklerinden anlamlı bir şekilde değişmeleri mümkün değildir. Ancak çevre şartları, medya materyalinde bozulmalar olması gibi sebeple bu bilgiler bozulabilir ve okunmaz hale gelebilir."

Raporda şu ifadelere yer verildi: "Aynı dijital medya için farklı tarihlerde yapılan incelemeler neticesinde oluşturulan raporlardaki hash değeri, oluşturma tarihi, son kaydetme tarihi, yazar gibi bilgilerin herhangi birinde farklılıklar varsa, bu durum dijital medya içerisinde değişiklik olduğu anlamına geleceğinden, dijital medyanın delil bütünlüğü ve sağlığı artık kaybolmuştur. 12 Mayıs 2009 tarihine ait bir gazetenin taranmış görüntüsü olan dijital bir verinin oluşturma tarihi hiçbir şekilde önceki tarih 19 Nisan 2007 olamaz. İçeriğinde 12 Şubat 2008 tarihli yazı olan dijital verinin oluşturma tarihi hiçbir şekilde önceki tarih 19 Nisan 2007 olamaz."

Vatan
Tags

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)