Enkazda Bir Kitap

Deprem, Van ve Erciş’i yıktı geçti. Türkiye deprem felaketi için kolları sıvadı, her yerden yardım yağıyor. Bağışçı kuruluşlardan biri de Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) idi.

Genel Merkez tüm şubelerinden para ve eşya olarak bağış toplayıp bölgeye gönderdi.

Çadırlarda bayram boyunca yemek çıkarılacak.

Genel Merkez temsilcileri Van ve Erciş’te yakınlarını yitiren çok sayıda ADD üyesi ile yakınlarına taziye ziyaretleri yaptı. Malatya, Van ve Erciş şubeleri başkan ve üyeleri, dağıtım komisyonları kurdu.

Halk, Van şubesine bağış yağdırdı.

Şu günlerde bile bölgede en az 10 ADD üyesi dönüşümlü olarak fiilen görev yapıyor, karınca kararınca ellerinden geleni yapmaya çalışıyor.

X X X

Sevgili okuyucularım, Van ve Erciş’e giden ADD üyelerinden biri, Genel Denetleme Kurulu üyesi Mustafa Tozluyurt idi.

Önceki akşam ADD Başkanı Tansel Çölaşan (benim eşim) eve bir zarf getirdi.

“Sana deprem bölgesinden bir hediye var” dediğinde zarfı açtım.

İçinden ıslak, sayfaları bu nedenle şişmiş bir kitapla birlikte bir fotoğraf çıktı.

Şaşırdım.

Enkaz arasında benim bir kitabım vardı.

Tuhaflaştım, gözlerim doldu.

X X X

Bu resmi kendisine, deprem bölgesinden dönen Mustafa Tozluyurt getirmiş. Dün sabah Tozluyurt’u aradım. Acaba kitabı oraya başkaları özellikle koymuş olabilir miydi! Başka bir deyişle, bu önceden ayarlanmış bir mizansen olabilir miydi!

Sordum, olayı anlattı:

“ADD olarak Erciş’te deprem olayını yaşıyorduk. Depremden hemen sonra gitmiştik, arkadaşlarla görev yapıyorduk. Binalardan birinin enkazında sizin kitabı gördük ve çok şaşırdık. Aynen böyle, resimdeki gibi duruyordu. Kitap tesadüfen karşımıza çıktı. Orada ana cadde üzerinde bir çeşme var, hemen onun yanındaki bu apartman tamamen çökmüştü. Bu resmi yol hizasından ben çektim. Kitabı oradan alıp size, Ankara’ya getirmeye karar verdik. Sonra enkaza tırmanıp kitabı aldım. Dikkat ederseniz kitap çok ıslanmış ve suyu iyice çekmiş. Üzerine epeyce kar ve yağmur yağmış.”

X X X

Bu resmi dikkatlice inceledim. Benim kitap orada bir demir parçasının bükümüne takılmış, kapak bölümü kıvrık, dışarıya doğru dönmüş. Yanında bir ayakkabı veya terliğin ucu görünüyor.

Elime ulaşan ıslak, yağmurdan ve kardan şişmiş kitabımı dikkatle inceledim. Okuyan kişi ilk sayfasına tarih atmış:

11.12.2007. (Kitap ekim 2007’de çıkmıştı.)

Onun hemen altında bir sözcük var ama mürekkep ıslandığı için dağılmış ve tam okunamıyor. A harfiyle başlıyor, sonrası d gibi geliyor ama ötesi okunmuyor.

Kitabın arka kapağının içinde ise bir aritmetik işlemi var. Haziran yazmış, ok çekmiş, yanına 330 yazmış. Altına temmuz yazmış, yine ok çekip 330 yazmış.

İkisinin toplamı 660 etmiş. 660’ı dörde bölmüş, 165 bulmuş.

Sonra bu 165’i 3’e bölüp 55 bulmuş.

Bu hesaplardan çıkardığım sonuç, kitabın sahibi para veya maaş hesabı yapan bir öğrenci, öğretmen veya bir başka kamu görevlisi olabilir. Unutmayın, Erciş’teki yıkıntıların altında 100 dolaylarında öğretmenimiz can verdi.

Böylesine duygulanmama bilmeden neden olan o okuyucum kimdi? Öldü mü, yaralandı mı, sağ mı kurtuldu, bilemiyorum.

Öldüyse Allah rahmet eylesin, yaşıyorsa Allah güç kuvvet, sağlık versin.

Eğer yaşıyorsa ve bana bir biçimde ulaşması mümkün olursa, ona verecek başka kitaplarım var.

Emin Çölaşan
Sözcü

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)