Söz Göbeğindi…

Meclisimizin yakın tarihi (ki Meclisimizin uzak tarihi yoktur) buna ilk kez tanık oldu; bir muhalefet milletvekilini, başkanlık kararı ile ittirerek kürsüden indirdiler…
*
Diyelim ki konuşan milletvekilini çıkıp dövmeleri bilinen bir şey…
Kürsünün etrafında üç tur attıktan sonra yakalanan milletvekilinin pataklanması her zaman olağan…
Ya da gözlük kılıfı, çakmak, kalemlik, çanta atılması…
Ünlü çanta atıcıları vardı diyelim…
Adana Milletvekili Hasan Bey’in, konuşan milletvekiline atılmak üzere çeşitli çantaları vardı mesela; uzun menzilli, sektirmeli, dürbünlü, yarı otomatik, tam otomatik, on dörtlü, otuz sekizlik…
“Attığında, Hasan Bey elli metreden saç telini vurur” derlerdi…
Artık saç teli kimin kafasındaysa…
*
Buna karşılık muhalefet milletvekilleri ise atılacak yabancı maddelere karşı önlem alırlar, yakın tarihimizde ve oturumu yöneten başkan uyarır:
“Sayın üye… Hedef olmamak bakımından ters durmanız içtüzüğe uygun değil… Yüzünüz arkadaşlara dönük olacak efendim… Bir de başınızın üstte olması gerekmiyor mu?..”
Üye:
“Bugün burada…”
Başkan:
“Efendim rica ederim… Hedef küçültüyorum diye domalarak konuşma içtüzükte mevcut değil…”
Üye:
“Bugün burada…”
*
Ama asıl etkili olanlar ise ittirici göbeklerdir yakın tarihimizde…
Güçlü ve gelişmiş göbekler, kısa, kalın bacaklarla donatılmıştır… Tartışma kavgaya dönüştüğünde, egemenlik kayıtsız şartsız göbeğe geçer…
Önce ayağa kalkılıp parantez biçimindeki bacaklar üzerinde üç kez yaylanılır… Sonra üçer adımlık zıplayışlar halinde ilerlenir…
Artık söz göbeğindir…
Kim ağzını açacak?..
Kim konuşacak?..
Kim susacak?..
*
Tek başına etkili muhalefet yapan Kamer Genç’in, yine uslu durmadığı için kürsüden ittirilerek indirildiğini görünce bunları düşündüm…
İttirenin zaten adı: Uslu…
*
Böylece tek kişilik muhalefetimiz de susturuldu ve gitti…
Çünkü söz göbeğindi…

Bekir Çoşkun
Cumhuriyet

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)