Genelkurmay Başkanı...
Ordu’nun en tepesindeki isim...
En az, en öz ve en son konuşması gereken kişi
Uludere’de faili meçhul bir hata sonucu 35 vatandaşımız
hayatını kaybettikten 1 hafta sonra röportaj veriyor ve bu konuya girmiyor.
Ne anlatıyor peki?
“Savunma Bakanı benden özür diledi, Kürtçe eğitime karşıyım,
anayasaya biz de katkı sağlarız, PKK’yı sileceğiz... v.s...”
*
Gazeteci soruyor, “Uludere’de ne oldu?”
Komutan cevap veriyor, “Yargı süreci devam ediyor, konuşamam...”
Peki niye konuşuyorsun o zaman?
Uludere’den hâlâ ağıtlar yükselirken Genelkurmay Başkanı’nın
anayasa konusundaki fikirleri kimin umurunda?
Bekle, süreç tamamlansın öyle konuş...
*
Aynı saatlerde MİT Müsteşarı da konuştu.
Belli ki yargı süreci onu bağlamıyor.
Dedi ki “Uludere’de biz istihbarat vermedik.”
*
Yok arkadaş, belli oldu...
Nasıl ki Dersim Katliamı’nın tek faturası Sabiha Gökçen’e çıktıysa
Uludere’de de ihale F-16 pilotlarına kalacak.
Ne de olsa cezaevinde bir tabur asker var, 2 tane de F-16 pilotu olsa ne fark eder?
Yalnız o değil de F-16’lar böyle kafalarına göre bombardıman yapıyorsa
haber versinler de tedbirimizi alalım.
Allah muhafaza birgün bir indirme de bizim mahalleye yapmasınlar!
*
NOT: MİT dün Ankara’da bir davet verip kapılarını gazetecilere açtı.
Tam 12 yıl aradan sonra...
Ancak davetlilerin yarısı davete katılamadı.
Çünkü salı akşamından beri yoğun sis var...
Uçaklar kalkamıyor, kalksa da inemiyor!
İstihbarat teşkilatımızın Ordu ve Emniyet’le koordinasyonunu biliyorduk...
Dün gördük ki Meteroloji ile de aynı uyum içindeler!
Candaş Tolga Işık
Posta