Çarşaflama!


Yazı da gelse tura da gelse kaybediyorsun.Bu duruma düşen birine “çarşafladı” diyorlar. Suriye’deki kanlı iç boğazlaşma sonunda Esad, kaybetse de kazansa da Suriye halkının yarısı “Türkiye’yi hep düşman” görecek.
Kesintisiz kin besleyecek.
“Celladımız oldu” diyorlar.
Türkiye Suriye’nin ipini çekti.
Kamplar kurdu.
Terörist eğitiyor.
Savaş taktiği öğretiyor.
Gece teröristin yarasını sarıyor, yediriyor, besliyor ve gündüz Suriye’ye iç savaşa Esad’ı devirmeye gönderiyor diyorlar. Bunları Sadece Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Suriye temsilcisi değil ABD’nin,İngiltere’nin, Fransa’nın önde gelen gazeteleri yazıyor, TV’leri söylüyor.


Xxx

İçerde; Antakya’da, İskenderun’da, Samandağı’nda, Yayladağın’da ise ağızlar torba değil ki büzesin.
İnsanlar gördüklerini anlatıyorlar.
Duyduklarını yayıyorlar.
Kulaktan kulağa gidiyor.
Bazı evler kiralandı.
İçine silahlı kişiler yerleşti.
Adına sığınmacı dediler.
Adamların ellinde silah var.
Eli silahlı sığınmacı!
Baş kesen oldular.
Sığınmacıysan bütün imkanlar senin: Doktora git. Reçeteni yazsın; şampuan, kolonya, çocuk bezi, doğum kontrol ilacı, viagra ve yanında prezervatif… Reçetenin bedelini valilik bütçesi karşılasın.
Kan bankasında stok bitti.
Biliyor musun neden bitti?
Bütün kan Suriye’de Esad’a karşı savaşanlara gitti. 2 kişi tanıyorum.
1000 dolar alıyorlar. Gece Reyhanlı’da kalıp, sabah Suriye’ye geçip savaşıyorlar. Bir esnafa: “-Sen Arapça bilmiyor musun ?” diye soruyorlar. Neden Arapça bilmiyorsun diyorlar ve Arapça bilmediği için yüksek sesle bağırıp hırpalıyorlar.
Sınırda Ambulans yaralı taşıyor.
Yaralılar Suriyeli askerler.
Tedavi ediliyor, yeniden Suriye’ye gidiyorlar. Antakya tedirgin. Antakya’da yaşananlar gizleniyor…

Xxx

Bunlar içerde konuşulanlar.
Kulaktan kulağa gidenler.
Daha neler var neler!
Batı basını da açıkça; “Türkiye topraklarında Suriye muhalefetine üs veren tek ülke olduğu gibi aynı zamanda öteki NATO ülkelerini savaşa teşvik eden NATO ülkesidir” diye yazıyor. Türkiye’nin Dışişleri Bakanı’nın “Suriye topraklarında tampon bölge kurulması” isteğine ise başta ABD, Rusya ve Çin olmak üzere Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin önde gelenleri soğuk bakıyor. Dün de ABD Genel Kurmay Başkanı Martin Dempsey kendi başkanı Obama’yı uyardı ve "Eğer tampon bölge kurmaya karar verirseniz, o zaman onu koruma sorumluluğunu da üstlenmiş oluyorsunuz. Bu da sizi silah, hava ve balistik füze sistemi kurmaya, kullanmaya itebilir" dedi.
Türkiye Amerikancı oldu.
Amerika’dan daha Amerikancı.
Yapayalınız kaldı.
Havanda su dövücü oldu.
Türkiye çuvalladı.
Esad gitse de kalsa da Suriye halkının en azından yarısı, “Bizim celladımız Türkiye oldu” diye inanacak.


(uyan borusu)

Mum ışığı gibi pırpır!

Artvin Milletvekili Uğur Bayaraktutan, Enerji Bakanı Taner Yıldız’a “yıldız gibi parlayacağı” bir soru sordu, “mum ışığı gibi pırpır cevap” aldı. Soru: Enerji ihaleleri verdiğiniz firmaların helikopter ve uçaklarına bindiğiniz yönünde kamuoyunda yaygın bir kanı var. Cevap: Çok istisnai olarak bindiğim olmuştur. Bakan, “helikopterlerine ve uçaklarına bindiği enerji şirketinden devletin elektriği kaça aldığını kıyaslamalı olarak verebilseydi” yıldız parlaklığı yaratmış olacaktı.

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)