Okul Sütünde Çocukların 53 Günlük Süt Parası Kime Veriliyor


Süt sektöründe, Okul sütü projesinde, Ulusal Süt Konseyinde garip şeyler oluyor. Ama bize garip ve ilginç gelmiyor. Dört yıldır endüstriyel süt sektörü oyun üstüne oyun oynuyor, diyet istiyor ve istediğini alıyor ve şimdi de ilköğretim çağındaki çocukların kursağından sütü alıyor!
İlköğretim çağındaki çocuklara dağıtılacak süt süresinden 53 gün kısıtlanarak artacak para, süt sanayicilerine ihracat desteği olarak verilecek?
Bu 53 günlük süt 200 milyon ediyor!
Çocuklar ahrette mi, bu dünya da mı kimin yakasına yapışmalı?
Çocuklardan al sanayicilere ver, sahi böyle mucize buluşu kim icat ediyor? Sanayiciler ve onların tesirindekiler!
Çocuklara süt dağıtımı yarım dönemde -o da her gün değil-süt dağıtılacak- süt sanayicilerine tam ihracat teşviki veriliyor!
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Çiğ sütte ‘’arz fazlalığı var ‘’ gerekçesi ile süt ve süt ürünlerinde ihracat desteğine hazırlanıyor.
Okulların birinci döneminde ödenek yokluğundan çocuklara süt dağıtmayan ancak ödenek azlığı nedeniyle eğitim ve öğretim yılının ikinci döneminde, o da haftada sayısı bilinmeyen günlerinde süt dağıtmaya karar veren Bakanlık endüstriyel süt sektörüne keseyi açtı.
Okul sütü projesine cimrilik, endüstriyel süt sektörüne cömertlik!
Tarımsal Desteklerin sanayicilere kullandırılması Anayasaya aykırı!
Çocuklara süt kısıtlı verilecek ama sanayicilere süt ve süt ürünlerinde ihracat teşviki geliyor.
Sanayicilerin istediği para miktarı: 200 milyon Türk Lirası olup bu para 400 milyon adet 200 ml süte denk geliyor. Bu da ilköğretim çağındaki çocuklara 53 günlük süt demek.
Çocukların kursağına gitmesi gereken süt sanayicinin cebine para olarak inecek!
 Geçtiğimiz yıl ASÜD (Ambalajlı Süt Sanayicileri Derneği ) başkanı Sayın Harun Çallı ambalajlı süt ve süt ürünlerinin ihracatına parasal destek verilmesini istemişti..
Tire Süt Kooperatifi Başkanı Sayın Mahmut Eskiyörük de Ticaret Gazetesi’ne verdiği beyanatta ASÜD’den daha ileri giderek ‘’sütte fazlalık’’ olduğundan bahisle ‘’ Fazlalık süt, acil eylem planı geliştirilerek ihracata teşvik verilmedir ‘’ demişti. Ulusal süt konseyindeki oylamalarda sanayiciler paralelinde oy kullanan ve bu yüzden üretici temsilcilerinin tepkisini çekmiş Sayın Mahmut Eskiyörük bir sonraki seçimde ancak kendi oyunu alarak Ulusal Süt Konseyi üyeliğine seçilememişti.
Sanayicilerin süt ve süt ürünlerinden ıslak mamul olarak adlandırılan ürünlere ihracat teşviki verilmesi için 200 milyon Türk Liralık talep yazısını Ulusal Süt Konseyi’nin sanayici ve sanayici temsilcisi  üyesi ve Başkanı Sayın Harun Çallı tarafından Konseydeki üretici temsilcileri yönetim kurulu üyelerinin bilgisi olmaksızın Hayvancılık Genel Müdürü Sayın Ali Karaca’nın önüne koydu. Tam bir skandal, ama skandala bürokrasi ve siyaset itiraz etmeyip çanak tuttu. Siyaset ve bürokrasi USK’nden yönetim kurulu kararı istemedi!
Üretici temsilcilerinin hayır dediğine bakanlık evet diyecek mi?
Hayvancılık Genel Müdürü Sayın Ali Karaca’nın da öteden beri süt ve süt ürünlerinde sanayicilere ihracat parasal teşvik verilmesinde taraftar olduğu biliniyor. Dolayısı ile Konsey’in yönetim kurulu kararı olmayan sadece başkanlığın ve onun temsil ettiği sanayici kanadının isteği olan yazıyı işleme koyması üreticilerin tepkisini çekiyor.
Çiğ Sütte fiyat pazarlığı görüşmelerinin tıkanarak ara verilmesi sonucu Sanayicilerin ihracat desteği talebi, artırılacak çiğ süt fiyatının ‘’diyeti ‘’ olarak görülüyor. Her kafa kaldırışta süt sanayicilerine diyet veren bakanlık bu sefer de verecek mi?
Endüstriyel süt sektörü geçen yıl okul sütü projesi öncesinde çiğ süt fiyatlarını düşürmek üzere iken Bakanlığın ricası ile düşürmemişler ve okul sütü projesi talepleri diyet olarak yerine getirilmişti.
ASÜD ve Ulusal Süt Konseyi Başkanı Harun Çallı geçtiğimiz yılın başlarında 14 milyon TL’ye Danone süt grubunun bir fabrikasını satın aldığı biliniyor. Tanrı daha çok versin mi diyelim, yoksa birazda üreticilere mi versin diyelim. Tanrının terazisini elinde tutuğunu iddia edenlere selam olsun.Üreticiler sadece geçim, adil bir fiyat istiyor.Üç beş hayvanına bir hayvan daha katamayıp süt ineğini kasaba göndermek zorunda kalıyor. Asıl gönderen süt sanayicileridir. 2009 yılında parasal teşvikli süt tozu programı başlamadan önce süt tozu fabrika sayısı ülkemizde 4 iken şimdi 14 adet. Ulusal Süt Konseyi Başkanı Sayın Harun Çallı da 2009 yılından sonra süt tozu fabrikası kuranlardan. Endüstriyel süt sektörü % 68 kazanca sahip iken geçtiğimiz yıl % 20 büyüme gerçekleştirirken hayvan varlığımız ise ancak sıfır faizli krediler ile % 5 büyüyebilmişti.
Konya’nın en çok süt tozu teşvikinden yararlanan il olduğu ile övünen Konyalılarımızın hemşerisi Hayvancılık Genel Müdürü Sayın Ali Karaca’nın 2009 yılından bu yana uyguladığı parasal teşvikli süt tozu politikaları başarısız. Onun başarısız olması bakanlığı da başarısız kılıyor. Şayet başarılı olunsa idi üç yıldır çiğ süt fiyatları referans fiyatların altında gerçekleşiyor olmazdı. Süt tozu fabrikalarının en çok yoğun olduğu Konya ilimizde, İç Anadolu’da çiğ süt fiyatı diğer bölgelere nazaran daha düşük gerçekleşiyor. Çünkü süt tozu fabrika sahipleri aynı zamanda süt ve süt ürünleri de üretiyor, aralarında anlaşarak mı çiğ süt fiyatlarını düşük satın alıyorlar? Bilinmez! Referans fiyatlardan müstahsil makbuzu mu? Güldürmeyin insanları! Nerede bu uygulamaların başarısı? (‘’Süt tozu üretiminde suistimal iddiaları’’ başlıklı geçen yıl yazdığım yazım lütfen okunsun. Biz çiğ süt üreticileri grubuyuz. Biz tarımı, hayvancılığı, gıdayı yazıyor olsak da tarım yazarı değil sütün çiğini üreteniz, sütün çiğini kaynatarak, ambalajlısını da tüketenlerdeniz. İki bini geçen sayı ile gıdayı, tarımı, hayvancılığı, sütün çiğini, ısıl işlem görenini de, akademisyenleriyle, çiftçileriyle tüketicileriyle, üreticileriyle izleyenlerdeniz. Bir iktidar kuruluşu değil gerçek anlamda sivil bir toplum örgütüyüz.)
Soruyoruz? Süt ve süt ürünlerinin yaş diye tabir edilen peynir vb. ürünlerde ihracat teşvikinin verilecek olması çiğ süt-damızlık üretim sektörüne faydası nasıl dokunacak? Ülkemizde çiğ sütte arz fazlalığı var ise ihracatçılara verilecek 200 milyon TL. önümüzdeki okul sütü projesinde harcanmalı, çocuklara 53 gün ilave süt –benim tercihim ayran-dağıtılmalıdır.
Çiğ sütte fiyat istikrarını gerçekçi piyasa düzenleri kurmayan, nasıl kurulacağına da akıl erdiremeyen bakanlık çiğ süt fiyatlarında zorunlu artış karşısında sanayicileri ikna da kendini diyet ödemeyi zorunlu görüyor.
Üreticilerin sanayicilere ihracatta parasal teşvikin verilmesini istemediği bilindiği halde Ulusal Süt Konseyi kararı olmaksızın sanayici kanadının sanki UGK’nin kararı imiş gibi bakanlığa talep yazısını üretici temsilcilerinden gizli vermeleri hayretle karşılanıyor? Soruyoruz, USK kimin, üreticilerin mi sanayicilerin mi? USK kime çalışıyor? Üreticilere çalışmadığı kesin. Sayın Çallı ASÜD adına değil de niçin USK adına imiş gibi yönetim kurulu kararı olmaksızın önemli bir kendi isteğini bakanlığa sunuyor. Böylesine bir yapıda üretici temsilcilerinin orada işi ne ? İstifa etmeleri doğru olmaz mı? Yoksa ASÜD başkanı bu girişimi ile onları kaale almayıp istifaya mı zorluyor? Ulusal Süt Konseyini sanayicilere teslim eden bir yapıdaki kanunu kim hazırladı? Üreticiler olarak Ulusal Süt Konseyindeki gerçek üretici temsilcilerinin istifa etmemelerini diliyoruz. Bir kısmı istifa ettiği takdirde istifa etmeyen kısım sanayiciler ile kolay anlaşabilen üretici temsilcilerin(!)den oluşabilecektir. İstifa olacak ise tüm üretici temsilcileri toptan istifa etmelidirler!
Soruyoruz?
Ulusal Süt Konseyi kime çalışıyor? Süt çarkı kimin için döndürülüyor? Tüketiciler, üreticiler mi yoksa süt sanayiciler için mi?
Bakanlık kimden iyi bir şekilde etkileniyorlar?
Ulusal Süt Konseyinde sanayicilerden yana tavır koymayan, sanayiciler gibi oy kullanmayan bakanlık temsilcisi bürokratı görevinden kim aldırıyor, kim alıyor?
Üç buçuk tane sermayedar bakanlığa bu kadar nüfuz edebiliyor da milyonlarca kişinin çiğ sütünün satışına aracılık eden Tarımsal Süt Üreticileri Merkez Birliği, Haykoop niçin nüfuz edemiyor?
Tarımsal Süt Üreticileri Merkez Birliği Başkanı ve Burdur Ak Parti bir dönem önceki  eski milletvekili Sayın Ali Koyunu’nun çiğ süt fiyatları konusunda bakanlığın hakemlik yapmasını istediğini medyada okuyoruz.!
Her çiğ süt fiyatı artırılması gerektiğinde sanayicilere diyet ödemekle kendini mecbur gören, hayvancılığın dinamosu olan çiğ süt-dolayısı ile damızlık, hayvancılık politikalarını endüstriyel süt sektörüne teslim edenlerin hakemliği tarafsız olamaz.
Sayın Ali Koyuncuya bildiriyoruz: Hak verilmez, alınır. Hakkı bilmeyenden de hak istenmez. Üreticilerin hakkı yine üreticilere dönülerek, üreticiler ile birlikte alınır. Üreticilere dönerek sanayicilere süt vermeyin deyip çiğ süt grevini başlatmanızı diliyoruz.
25 Eylül 2012 tarihinde çiğ süt fiyatında olması gereken değer masada alınmaz ise ‘’haydi çiğ sütte greve’’ demeniz bekleniyor.
‘’Çiğ Süt Grevine Doğru’’ başlıklı bir önceki yazımı bu yazım tamamlıyor, lütfen vaktiniz olduğunda onu da okumanızı dilerim.

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)