Gece bekçileri, ahlak polisi uygulamalarının parçası olur mu?


İstanbul’da yarın akşam itibariyle hayata geçirilecek ‘gece bekçiliği’ uygulaması tartışmaları da beraberinde getirdi. Hukukçular, uygulamanın kadınların güvenle dışarı çıkabileceği bir ortam sağlamayacağı görüşünde.

‘Gece Kartalları’ ismi verilen 386 bekçinin güneşin batışından doğuşuna kadar devriye gezeceği açıklanmıştı.

Bekçinin bir düdüğüyle yedi sekiz kişinin bir araya geleceğini belirten İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, ‘Gece Kartalları’na, “Kanuni hakkınız doğduğunda, yetkiniz ne ise kullanmakta hiç tereddüt etmeyin” diye seslenmişti.

‘Kadınları eve gönderecek bir noktaya gelecek’

A
vukatlardan Ezgi Duman, uygulamayla ilgili şunları söyledi: “Bekçilerin bir düdüğüyle yedi kişinin bir araya gelmesi ve polisle çalışması, hükümetin bakış açısını düşündüğümüzde kadınların güvenle dışarı çıkabileceği, sosyalleşeceği, rahat giyinebileceği bir ortam olmayacak, tam aksine kadınları eve gönderecek bir noktaya gelecektir.”

‘Din devleti, ahlak polisi uygulamalarının parçası’

Gece bekçiliği uygulamasının, kadınların üzerindeki denetimin artırılması anlamına geldiğini savunan avukat Diren Cevahir Şen ise şöyle konuştu: “Gece bekçiliği uygulaması, kadınların sokaklarda özgürce dolaşmasını yardımcı olacak, sözde ‘güvenlik’ sağlayacak bir uygulama değildir. Denetim mekanizması kadınların hayatına güvenlik, özgürlük, rahatlama olarak dönmeyecektir. Bekçilik uygulaması kadınların üzerindeki denetimin arttırılması anlamına geliyor. Bekçilik din polisi, din devleti, ahlak polisi uygulamalarının bir parçasıdır. Gerçekleşecek olan bu uygulama insanların hayatına kısıtlama olarak geri dönecektir.”

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)