Öcalan bana ne demişti?



ÇOK yıllar önce Abdullah Öcalan’la Bekaa vadisindeki PKK kampında konuşmuştum.
Söylediklerinden ikisi hafızama siyah puntolarla kayıtlıdır.
“-Kürtçeyi çok az bilirim. Türkçe düşünürüm. Türkçe konuşur ve yazarım.
-Kürt milletine yüzyıllardır EVET duruşunda oldukları için tepkiliyim. Onlara HAYIR aşılamaya çalışıyorum.”
......................
Kürtçeyi bilmemesi doğal.
“Ana baba Kürt” değil.
Yarı Kürt sayılır.
Anlaşılan daha sonraları da Kürtçeyi yeterince öğrenememişti.
O zamandan bu yana ilerlettiyse bilemem.
Ama...
Bana, “Kürtçe bilmeden Kürt lideri olmak” iddiası garip gelmişti.

HAYIR AŞISI
DİLE getirdiği “HAYIR” aşısına gelince.
Bu, kişi olarak Öcalan’ı çok aşan bir siyaset stratejisini etkiler.
Öcalan ve PKK’nın Kandil karargâhı silahla Ankara’daki yönetimleri ödüllere zorladıkları iddiasındalar.
Demokratik açılımları bile bu iddia kapsamında gibi görüyorlar.
Kürtçe TV, Kürtçe öğreten özel kurumlar, Kürtçe yayın serbestisi üniversitelerde Kürtçe Enstitüleri... Bunları kendi aktiflerine yazıyorlar.
Türkiye insanının Kürt sorununun çözümü ve kanın durması özlemini bile kendilerine yontmak çabaları apaçık.
O nedenle Kürt sorununun çözümünü amaçlayan bütün demokratik girişimler üzerinde PKK gölgesi kesinlikle olmamalı.
Güvenlik güçleri dağda ya da düzde PKK’ya nefes aldırmamalı.
Demokratik açılımların arkasında PKK dayatmasının olduğu gibi yanlış izlenimler hiçbir şekilde soru işareti çizmemeli.
AK Parti iktidarı bunu, altını çizerek vurguluyor, uygulamada etkinlikle sürdürüyor.
PKK ile Kürt yurttaşların demokratik hak ve özgürlükleri için açılımları net olarak ayırdığını gösteriyor.
Bu durumda PKK dışlanarak demokrasi coğrafyasında adımlar konuşulmalı.
CHP’nin AK Parti’ye “Akil Adamlar” önerisi yeni bir yol haritasıdır.
Heba edilmemeli.





BİLGE ADAMLAR
İLK aşama olumlu.
Başbakan Erdoğan muhalefetten “hep eleştiriyor, çözüm söylemiyor” diye yakınırdı.
Muhalefet çözüm önerdiğinde bazen tepki koyar “sizin aklınıza ihtiyacımız yok. Bizim aklımız bize yeter, biz kendi doğrularımızla yürüdük, yürüyoruz, yürüyeceğiz” mesajını çarpardı.
Bu kez CHP’nin “Akil Adamlar” önerisini, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’ndan dinledi.
-Şartlı- da olsa “yeşil ışık” yaktı.
Ancak...
Bu ön şartın karşılanması mucize olur.
AK Parti, Meclis’te bütün partilerden eşit sayıda temsilciyle oluşmasını istiyor Akil Adamlar Komisyonu’nun...
Oysa...
MHP şu satırlar yazılana kadar kesin olumsuz tavrını açıklamıştı.
MHP’ye göre “Kürt sorunu yok, PKK sorunu var.
CHP, AKP ve BDP Türkiye’yi bölünmeye götürebilecek bir maceranın önünü açmamalılar.”
Bu durumda Meclis’in irade birliği nasıl sağlanır?
AK Parti, Akil Adamlar girişiminin MHP dışında kalırsa bunu siyaset malzemesi yapacağından kuşku duyuyor.
CHP ise siyasette oy kaybını göze almış görünmekte.
Kılıçdaroğlu, bu formülün “partiler üstü olduğunu Türkiye’ye sorumluluk gereğini” dile getirmekte.

DİYALOG ADRESİ
MECLİS dışında kurulacak “Akil Adamlar” grubu bu açılımın çok önemli bir işlevini üstlenebilir.
Bir yandan Meclis’teki “Akil Adamlar Komisyonu” ile yol haritasını çizerken öte yandan ne iktidarın ne de -belki BDP hariç- diğer siyasi partilerin görüşme yapamayacakları yerlerle temas kurabilirler.
Onların bu görüşmeleri iktidarı ve diğer siyasi partileri değil -şekil olarak- sadece kendilerini bağlar.
CHP önerisi sağlam bir proje.
Statik hesapları yapılmış.
Ama...
MHP ayağı çökerse, ayakta kalamaz.



HAYATİ’NİN ARDINDAN
JAK Kamhi Türkiye’ye büyük hizmetler yapmış ve devlet tarafından madalyayla onurlandırılmış bir bilgedir.
Amerika, Avrupa lobilerinde etkili isimdir.
Türkiye’ye büyük sevgisiyle en duyarlı ve zor anlarda her dönemin başbakanları tarafından isteklerle devreye girmiştir.
Çoğu kez olumlu sonuçlara imza atmıştır.
Başbakanların masalarında, Jak Kamhi’nin dış gezi dönüşlerinde yazdığı izlenim notlarını görmüşümdür.
Oğlu Hayati (Willie) Kamhi kendine kıydı.
Dün cenazesi kaldırıldı.
Onu da tanırdım.
Beyefendi bir arkadaştı.
Spekülasyonlar bir yana sanıyorum sinir siteminde sorun nedeniyle bunu yapmış.
Üzerine ışık yağsın...
Geride kalan ailesine ve camiasına başsağlığı diliyorum.

Güneri Cıvaoğlu
Milliyet

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)