Derin devlete ilk kez ‘içeriden’ bir bakış...

“Devlet denilen koca sistem, aslında kamu görevlisi dediğimiz bireylerin; bilgi, duygu ve davranışlarının toplamından oluşan bir bütündür.”

Devletin çok farklı tanımlarını okumuştum da ne yalan söyleyeyim; devleti bireye indiren ve “ete kemiğe büründüren” böyle bir tanımı ilk kez duydum.

Bu açıdan bakarsak aslında her şey biraz berraklaşıyor...

Suratsız devlet yok, suratsız kamu görevlisi var...

Kaba devlet yok, kaba memur var!

Zalim devlet yok, acımasız güvenlik personeli var...

Anlayışlı devlet yok, anlayışlı kamu çalışanı var.

İşte bu yüzden devlet algısı kişiden kişiye değişebiliyor.

Ya “derin devlet?”

Aslında o da konuya nereden baktığınıza bağlı olarak farklılık gösteriyor...

PKK’nın ilk kanlı eylemi olarak bildiğimiz 15 Ağustos 1984’teki Eruh ve Şemdinli baskınları bile; ilk günlerde bize bazı çevreler tarafından “derin devletin komplosu” olarak sunulmadı mı?

Ve terör örgütü, kendi işlediği birçok kanlı cinayeti öne sürüp, demokrasi, özgürlük edebiyatı yapmadı mı?

Doğu’da ve Güneydoğu’da işlenen birçok faili meçhul cinayete imza atıp bunların faturasını devlete kesmedi mi?

Diyarbakırlı Kürt bir anneden doğan Emekli “Sosyolog Albay” Alican Türk, kitabında işte bu soruların peşine düşüyor.

Kitap, Güneydoğu, PKK ve terörle mücadele konusunda bugüne kadar bilmediğimiz birçok şeyi farklı bir açıdan düşünmemizi sağlamakla kalmıyor; aynı zamanda bize demokrasi dersi veren, milliyetçilikten kurtulmamızı öneren, özgürlükler konusunda ahkâm kesen Batı dünyasının da sıra kendilerine geldiğinde nasıl zorba, aşırı milliyetçi ve küstah kesilebildiğini gösteriyor.

Alican Türk; teröre karşı mücadele veren ve sonradan “terörün odağı” olmakla suçlanan Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda “sosyolog subay” olarak görev yapmış...

Bu birimde görev yapan askerlere, “Halkla nasıl iletişim kurulur”, “Terör örgütünün propagandası nasıl önlenir”, “Halkın güveni nasıl kazanılır” gibi konularda dersler vermiş...

Sonra da “psikolojik harekât” konusunda uzmanlaşmış...

Birçok faili meçhul cinayetten sorumlu tutulan, “pis işler çevirdiği” ve “derin devletin merkezi” olduğu düşünülen askeri oluşumun farklı bir yüzünü anlatıyor bu kitabında...

İşte o yüzden, terörle mücadelede sıcak çatışmaya giren subayların yazdığı türden sıradan bir “anı” kitabı değil, “Faili Meçhul Cinayetler ve Geçekler...”

Değerli anıları içermekle birlikte aynı zamanda, bilimsel saptamalar da koyan değerli bir çalışma...

Eminim ki siz de anlatılan birçok olayı benim gibi ilk kez bu kitaptan öğreneceksiniz. Ve yine eminim ki, çoğunuza “gereksiz” gelen “koruculuk” gibi bir müessesenin, o bölgede yaşayan ve PKK’ya boyun eğmeyen Kürtler için ne kadar önemli olduğunu kavrayacaksınız...

Kitap, neredeyse sıfır hatayla ve sade bir dille yazılmış; roman kadar da sürükleyici...

Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da görev yapan veya yapma olasılığı bulunan herkese kesinlikle öneririm.

***


FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER VE GERÇEKLER *****

Türü:

Araştırma

Yazarı:

Alican Türk

Yayımcı: Sarkaç Yayınları

Baskı tarihi: Eylül 2011

Sayfa sayısı: 265

Kitapçı fiyatı: 18 lira

İnternet fiyatı: 14.5 lira

Kişisel not: Yazarla tanışmıyorum.

*****


Gaz yapan kitap!

Bekir Öztürk, Ergenekon soruşturması sırasında baskın yapılan Kuvvacılar Derneği’nin kurucu Genel Başkanı.

Aynı zamanda Ergenekon’un ilk sanıklarından...

9 Mayıs 2009’da tahliye edildi. Bu kitabını da, “Bölücübaşına ve katillere af çıkarmak adına Silivri ve Hasdal’da rehin tutulan Atatürkçülere” ithaf etmiş...

Kitap, Tayyip Erdoğan’a yeniden siyaset yolunu açan anayasa değişikliğinden ve Siirt seçimlerinden başlıyor, Ermeni Konferansı’na, AKP hakkında açılan kapatma davasına, Habur rezaletine, yargıdaki kadrolaşmaya, Ergenekon’a, Balyoz’a ve son olarak Deniz Feneri’ne kadar uzanıyor.

Yakın tarihi kapsayan bir fikir jimnastiği yapmak isteyenlere ufuk açacak, kolay okunan bir kitap...

Yine de iktidar yalakalarının bu kitabı okumamasında yarar var:

Gaz yapabilir!

***


“MİLLET Mİ? O DA KİM?”*****

Türü: Dönem

Yazarı: Bekir Öztürk

Yayımcı:

Togan Yayınları

Baskı tarihi:

Eylül 2011

Sayfa sayısı: 473

Kitapçı fiyatı: 18 lira

İnternet fiyatı: 14.5 lira.

Kişisel not: Yazarla tanışmıyorum.


Mustafa Mutlu
Vatan

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)