Bu yıl dünya tarihinin en sıcak yılını yaşayabiliriz


Küresel iklim değişikliği nedeniyle dünyamızın bu yıl kavrulduğunu belirten Dünya Meteoroloji Örgütü, kuraklık ve su sıkıntısına dikkat çekti
İstanbul Karbon Zirvesi Komite Başkanı Prof. Dr. Etem Karakaya, Dünya Meteoroloji Örgütü'nün (WMO) 2014 Mayıs ayını dünyanın en sıcak ayı ilan etmesine işaret ederek, bu yıl dünya tarihinin en sıcak yılının yaşanabileceğini söyledi. Sera gazı azaltımı politikalarının yanı sıra bir diğer önemli konunun da iklim değişikliğine uyum olduğunu belirten Prof. Dr. Karakaya, "Bu yıl sıcaklıklar mevsim normallerinin üzerinde seyrediyor. Ocak itibariyle neredeyse hiç kar yağmadı. Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) 2014 Mayıs ayını "tarihin en sıcak ayı" olarak ilan etti. Bu yıl dünya tarihinin en sıcak yılını yaşayabiliriz." diye konuştu.

Yağışların azalması ve yüksek sıcaklıkların yaşanması sonucunda barajlardaki su seviyesinin rekor sayılabilecek düzeyde azaldığına değinen Karakaya, dünyadaki ortalama sıcaklığın her geçen gün arttığını ve bu sürecin doğal bir değişim olmadığını söyledi.

Türkiye çok etkilendi

Küresel iklim değişikliğinin, geleceği tehdit eden en büyük sorunlardan biri olarak görüldüğünü kaydeden Adnan Menderes Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Etem Karakaya, bu yıl yaşanacak en büyük sorunun küresel ısınma kaynaklı kuraklık ve su sıkıntısı olacağına işaret etti. Türkiye'nin 2012 yılı sera gazı envanterine göre, iklim değişikliğine yol açan sera gazı emisyonlarının 1990 yılına göre yüzde 133 oranında artarak 440 milyon ton karbondioksit eşdeğerine ulaştığını söyleyen Prof. Karakaya, "Elde edilen bilgiler günümüzdeki toplam karbon salınımı oranının yarısının son 25 yılda üretildiğini gösteriyor. ABD hükümetinin açıkladığı raporlara göre 2010-2040 yılları arasında dünyanın mevcut enerji ihtiyacı yüzde 50 daha da artacak" dedi.

Karakaya çok sayıdaki ülke gibi Türkiye'nin de küresel ısınmanın olumsuz etkilerini oldukça şiddetli yaşadığını dile getirdi. Özellikle bu yıl yağışların azlığı nedeniyle tarımsal ürünlerin azaldığını dile getiren Prof. Karakaya, "Malatya'da kayısı üretimi geçen yıla göre yüzde 90 oranında azaldı. Geçtiğimiz yıl buğday üretimi 23 milyon tona ulaşırken, bu yıl bu miktar 17 milyon tona düştü. Sulu arazilerde kullanılan yoğun su tüketimi etkisiyle de yer altı suları ve ırmaklar kuruma seviyesine geldi. Sulu olmayan arazilerde ise çiftçiler neredeyse hiç mahsul alamadılar. Bu durum da gelecekte yaşanması muhtemel ciddi su sorunlarının habercisi. Bu nedenle Türkiye'nin iklim değişikliğine uyum politikaları geliştirip, su kullanımı, bölgelere göre ürün çeşitlendirmesi konusunda ciddi önlemler almalı." şeklinde konuştu.


Yeniçağ
Tags

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)