Taliban'ın İstanbul Ofisi

BİRKAÇ yıl sonra, İstanbul'da Taliban bir ofis açarsa ne olur?
Soruyu sormamdaki amaç, Afganistan Devlet Başkanı Karzai'nin önceki gün İstanbul'da yapılan Türkiye-Afganistan-Pakistan üçlü zirvesi sonrasındaki basın toplantısında sözlerinin arasına sıkışıp kalmış bir cümle.
Müzakere sürecine katkı sağlamak amacıyla Taliban'ın Türkiye veya Körfez ülkelerinde bir büro açma önerisini Karzai şöyle karşılıyordu:
"Fikir, Taliban hareketine kendini yakın hissedenler tarafından buluşmanın Türkiye'de gerçekleşmesi önerisiydi. Afgan halkları arasında bütünleşme hedefleniyor. Eğer Türkiye böyle bir ev sahipliği için kapılarını açarsa biz de bu yolda ilerlemek isteriz..."
Söz açık...
Bahar Bakır arkadaşımın dünkü haberinde de yer aldığı gibi, Afgan halkının uzlaşısı için Irak'taki farklı grupların Türkiye'de görüşmeler gerçekleştirmesi hedefleniyor.
KDP-KYB'DEN BUGÜNE
Yani, Afganistan'daki Taliban, Peştun, Tacik, Özbek, Hazara gibi etnik grupların İstanbul bürolarının açılması hedefleniyor.
Yıllar öncesinde Kuzey Irak'ta yerleşik Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ve Kürdistan Yurtsever Birliği'nin (KYB) Ankara bürolarının açılmasıyla başlayıp bugün Irak'taki tüm etnik grupları kapsayan süreç Afganistan için öngörülüyor.
On yıllar önce devletin zirvesindeki isimler "terörist" olarak nitelese de Barzani ve Talabani'nin partilerine Ankara kapılarını açmakta sakınca görmemişti.
Bugün benzer durum ABD'nin, hatta NATO'nun "bir numaralı düşman" olarak gösterdiği Taliban için de söz konusu...
Oysa daha bir ay önce Lizbon'da yapılan NATO Zirvesi'nde şu karar alınmıştı:
"Eğer Taliban veya başkası, bizim Afganistan'dan çıkmamızı bekliyorsa bunu unutsunlar. Görevimizi bitirene kadar burada kalacağız..."
Hatta bunun için 30 yıl önce aynı toprak üzerinde kapıştığı Ruslarla, Afganistan'da işbirliği içinde hareket etme süreci başlatılmıştı.
Görüldüğü gibi tam bir paradoks...
Bir yanda ABD desteğindeki Karzai'nin, "varız" dediği Taliban'ın İstanbul bürosu ile müzakere sürecini başlatma adımı...
Diğer yanda sonuna kadar silahlı mücadele kararı...
DİRENEN KAZANDI
Acaba 1980'li yıllarda FKÖ, IRA, ETA, FLNC (Korsika'nın bağımsızlığı), örneklerinde görüldüğü gibi "Direnen örgüt, terörist olmaktan çıkar, kabul görürlük kazanır" dönemine tekrar mı dönülüyor?
Anımsanırsa benzer bir durum yakın geçmişte Hamas için de söz konusuydu.
O döneme kadar terör örgütü kabul edilen Hamas, Türkiye'nin arabuluculuk girişimiyle bugün Filistin uzlaşısı için müzakere masasının en önemli aktörlerinden biri oldu.
Yarın Taliban da aynı pozisyona gelir mi?
Yani ISAF gücünün çekilmeyi öngördüğü 2014 sonrasında Taliban ile masaya oturulur mu?
Bu ,terör yapılanmasıyla ortaya çıkıp, uzun direniş süreci sonrası halk desteğini arkasına alan her örgütle masaya bir şekilde oturulacak anlamına gelir mi?
Bugün Taliban için açılan yolu, başka ülkeler diğer örgütler için de takip ederse ne olur?
Bu soru, fikren de olsa PKK için önümüzde çengel gibi asılı duruyor...

Muharrem Sarıkaya
Habertürk

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)