Gülen'in, '15 Temmuz'u Atatürkçüler, ulusalcılar yapmış olabilir' sözlerine sert tepki



CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Fetullahçı Terör Örgütü(FETÖ) elebaşısı Fetullah Gülen'in "15 Temmuz'u Atatürkçüler, ulusalcılar yapmış olabilir" açıklamasına çok sert tepki gösterdi.

Kılıçdaroğlu, " Şimdi bir densiz, FETÖ'nün elebaşı kalkmış şu açıklamayı yapıyor: 15 Temmuz'u Atatürkçüler, ulusalcılar yapmış olabilir diyor. Sen, Balyoz, Ergenekon davalarında ordudaki Atatürkçüleri, milliyetçileri ortağınla birlikte temizlemedin mi? Biz bunları unuttuk mu sanıyorsun?" dedi.

“BİR DENSİZ KALKMIŞ, ’15 TEMMUZ’U ATATÜRKÇÜLER YAPMIŞ OLABİLİR’ DİYOR”

Bir densiz kalkmış şu açıklamayı yapıyor; “15 Temmuz’u Atatürkçüler, ulusalcılar yapmış olabilir” diyor, bunu FETÖ terör örgütünün lideri diyor. Sen ordudaki Atatürkçü paşaları ortağınla birlikte temizlemedin mi? Yine o dönemde de mazlumlara biz sahip çıktık. AK Parti size devleti teslim etti, savcınıza kurşun geçirmez araba tahsis etti. Onlar size hocaefendi diyorlardı.
Her istediğinizi verdiler. 169 general verdiler, üniversiteler verdiler, rektörler verdiler, yüzlerce okul verdiler, yüzlerce dershane verdiler. Emniyet müdürleri verdiler, istihbaratçı sorunumuz var dediniz, istihbaratçılar verdiler, size banka kurdurdular, kurdeleleri kestiniz. Yüzlerce binlerce öğretmen verdiler. müsteşarlar verdiler ve siz daha da ileri gittiniz. Biz Türkiye’nin bütün sırlarınız istiyoruz, kozmik odayı istiyoruz dediniz, kozmik odayı da verdiler. Kozmik odayı bir terör örgütüne vermek vatana ihanettir, ihanet edenler de iktidardadır. Utanmadan sıkılmadan, bu darbe girişimini Atatürkçüler yapmış diyorlar. Asıl sorunlu seninle birlikte sana devleti teslim edendir. Sana devleti teslim edenlerde er geç hesabını soracağız, kimse unutmasın. Demiştik ki bir ipte iki cambaz oynamaz, biri düştü, diğeri duruyor. O da hesabını verecek göreceksiniz.

FLASH BELLEK AÇIKLAMASI: “BİLGİLER YOK SAYILMASAYDI BUGÜN 250 ŞEHİDİMİZ OLMAYACAKTI”

2007 başlarında Tuncay Özkan’a, henüz milletvekili değilken birisi gelir, ona bir flash disk verir. Der ki ‘Bunun içinde ordudaki FETÖ yapılanmasının bütün ayrıntıları var.’ Özkan, alır bunu dönemin Kara Kuvvetleri Komutanına gönderir, ‘inceleyin’ der. Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda ‘Güneş Çalışma Grubu’ kurulur, bu flash diskin içindeki bilgileri inlecemek üzere. İki yıl sonra, 9 Şubat 2009’da, bu flash diskteki bütün bilgiler bir dosyaya aktarılır ve dosya kapatılır, ‘bir şey yoktur’ diye. Dosyayı kapatan 5 subaydan üçü şu anda hapiste. Bunlardan birisi de Akın Öztürk’tür.
Bu flash bellekte, 15 bin subay ve astsubayı içeren bilgi ve belgeler vardı. 6 bin TSK mensubunun özel hayatı, siyasi yaşam biçimi ve alışkanlıklarına dair bilgiler vardı. Hilmi Özkök dahil, sonra gelecek genelkurmay başkanlarıyla, 86 general hakkında özel fişleme bilgileri vardı.
Binlerce Fettullahçı subay ve astsubayın örgütle bağı, himmet ödemeleri ve örgüt ilişkileri vardı. Örgüt içi evliliklerin nasıl yapılacağı, resimşli broşürleri vardı. Elimine edilmek istenen TSK mensuplarının nasıl şikayet edileceği, hangi üslup kullanılacağı, yazışma örnekleri vardı ve bu dosya 2009’da kapatıldı. Hiçbir şey yokmuş gibi.

“O SAVCI DARBENİN SİYASİ AYAĞINI ORTAYA ÇIKARACAK MI?”

2007’deTuncay Bey teslim ediyor, 23 Eylül 2008’de Ergenekon Davası’ndan gözaltına alınıyor, 6 yıl hapishanede kalıyor.
Bu flash disk aranır, bir örneği bulunur, o da imha edilir, orduya teslim ettiği önemli bilgilerin tamamı bir daha yine silinir. Tuncay Özkan yargılanırken dönemin başbakanı ‘Ben bu davaların savcısıyım’ diyordu.
Soru şu, bu flaş diskteki bilgileri incelemek üzere kurulan ‘Güneş Çalışma Grubu’ iktidarın bilgisi dahilinde kurulmuş mudur? Kurulmuşsa bu dosya kapatılırken Başbakan kimdi, Adalet Bakanı kimdi, Milli Savunma Bakanı kimdi, onların tamamının açığa çıkması lazım.
Eğer o flaş diskteki bilgiler ciddiye alınsaydı, dönemin hükümeti bu bilgileri yok saymasaydı, bugün ne 250 şehidimiz ne de 2 bin 193 gazimiz olacaktı.

“BİR ÖRNEĞİNİ İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA TESLİM EDECEK”

Şimdi Tuncay Bey, yılların gazetecisi, aldığı bilgileri birden fazla yerde tuttu. 15 Temmuz’dan sonra İstanbul’daki bir savcı bu dosyayı yeniden açmak istiyor, diyor ki ‘Bilgiler sizde, verin dosyayı’ açacağız. Evet, bir vatansever olarak, ülkesini seven bir insan olarak, her türlü teröre karşı çıkan bir insan olarak bugün gidecek, o flash diskin bir örneğini İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na teslim edecek.
Şimdi ben merak ediyorum, bu savcı arkadaş bu bilgileri aldıktan sonra, bu ‘Güneş Çalışma Grubu’ ve o grubun kurulmasına onay veren, dosyayı kapatan, dönemin Başbakanına, Adalet Bakanına, Milli Savunma Bakanına soru sorma cesaretini gösterecek mi? Darbenin siyasi ayağını ortaya çıkaracak mı?” 

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)