Yıldırım’dan ‘kandırıldık’ yanıtı: Liseli çocuklar da kandırılmış olabilir

Başbakan Binali Yıldırım, “Lisede okuyan çocuklar da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi kandırılmış olamaz mı” yönündeki soruya şu yanıtı verdi: “Cumhurbaşkanımız, o da bir insan. Özeleştiri yapmıştır. Doğru, gençler de kandırılmış olabilir.”


Erdoğan’ın Gülen Cemaati için, “Kandırıldık” demişti.

Babala TV adlı YouTube kanalında Oğuzhan Uğur’un sorularını yanıtlayan Yıldırım, Cumhurbaşkanı Tayyip Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da bir insan olduğunu ve özeleştiri yapmış olabileceğini belirterek şöyle devam etti: “Ama örgüt olmadan önceki bu Cemaat’in durumuyla örgüt olduktan sonraki durumun birbirinden ayırt etmemiz lazım. Doğru, gençler de kandırılmış olabilir. Kaldırıldığı zaten aşikar, belli ama onları kandırmak için özel araçlar kullandılar. Yani gençlerin beklentisi nedir? İyi bir öğrenim yapmak, parlak bir geleceğe kendini hazırlamak. Bütün bu gizli gündemlerini anlatmadılar, bunlara anlattılar. Arka planda asıl hedeflerinin ne olduğunu gençler anladığı zaman hemen zaten yollarını ayırdılar.”

Hukuk sistemiyle ilgili de konuşan Yıldırım, hükümet olarak yargıya talimat vermediklerini savundu: “Bizim onlara talimat verme, yönetme gibi bir hakkımız yok. Erkler ayrılığı var. Yürütme, yasama, yargı. Yargı kendi kuralları içerisinde, kanunlar içerisinde işini yapıyor. Bizim görevimiz yargıya yardımcı olmak. Mesela diyorlar ki şu adamı tutun getirin, biz onu yapacağız. Niye götürüyoruz deme hakkımız yok. Dosya onlarda, bilgi onlarda.”



Başbakana, ‘uyuşturucu madde ve kullanımına özendirdiği’ iddiasıyla tutuklu yargılanan rapçi Sercan (Ezhel) İpekçioğlu’yla ilgili şu soru da soruldu: “Seda Sayan, herkesin izlediği bir programda ‘Vururum Seni’ diye bir şarkı  okuyor, bu insanları cinayete teşvik etmiyor da o çocuk şarkısının bazı  yerlerinde belirli cümleler kullanınca uyuşturucuya mı teşvik ediyor? Sizce bunda  özgür bırakılmamalı mı insanlar?”

Yıldırım şöyle konuştu: “Söz konusu olayla ilgili dosyanın içeriğini bilmiyorum. Söylediklerinizi veri kabul ederek konuşacak olursak ve yaptığınız  karşılaştırmayı da dikkate alırsak Ezhel’e yapılanın Seda Sayan’a da yapılması gerekir. Orada bir işlem yapılmıyor burada yapılıyorsa, bu da bir çifte standarttır. İnsanlar suç işlemedikten sonra ceza almamalı, cezalandırılmamalı.  Uyuşturucuyla mücadele hepimizin hassasiyeti, büyük bir tehdit. Maalesef bu da  dış kaynaklı bir tehdit. Sistematik şekilde Avrupa, içine düştüğü bu belaya Türk gençlerinin de düşmesini istiyor. Bunun için çalışan özel kuruluşlar var. Türkiye’de uyuşturucunun yaygınlaşması için büyük bütçeler ayırıyorlar ve çok çok ucuza, maliyetinin onda birine sentetik uyuşturucuları bir şekilde iletiyorlar  ülkeye, gençlerimizi zehirlemek için. Bağımlılıkla ilgili hassasiyetimiz hat  safhada.”

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)