Ordu’dan Yükselen Ses


Adalet Bakanı Sadullah Ergin, sadece MİT için özel düzenleme olmazzz diyerek; -Hürriyet’in haberine
göre- patronu RTE’ye verilecek yetkinin, asker ya da sivil “kritik üst düzey görevlileri” kapsayacak biçimde genişletileceğini söyledi.
Böylece MİT derken RTE’ye, “kritik üst düzey görevinde bulunan, dindar yetişmiş nesillerden gelen bürokratları, AKP yandaşlarını” yasalar ve yargıya karşı himaye etmek yetkisini de veriyorlar.
Bir gün iktidardan gittiğini görmek nasip olursa -yayımlanan bilgi ve belgelere göre- RTE’nin, terör örgütü ile ulusal yararları zedeleyen pazarlıklara girişen, bugün dokunmayın aslanıma diye üzerine kalkan olduğu MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile birlikte…
...PKK ile işbirliği, Kürdistan’a özerklik vaadinde bulunduğu için Yüce Divan’da hesap verecek.
***
Medya önerinin ha bugün ha yarın Meclis’te yasalaşmasıyla uğraşırken…
…Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer; Atatürk adını ve ilkelerini silmeyi öncelikli görev biliyor.
AKP Atatürk’ün adından bile korkuyor.
RTE dikkat ediniz, asla Atatürk adını kullanmıyor. Daima Gazi Mustafa Kemal diye anıyor, Türklerin atası, babası anlamına gelen Mustafa Kemal Atatürk demeye dili varmıyor.
Patronu bu kafada olduktan sonra, zaten Osmanlı’ya hayran, laik Cumhuriyetin artık sona erdiğine inanan Milli Eğitim Bakanı’nı tutabilene aşk olsun!
MEB Teşkilat Yasası’nda, ardından MEB Milli Eğitim Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü’nce hazırlanan yönetmeliklerden Atatürk adını, dindar nesiller yetiştirmek varken öğrencilerin çağdaşlığın temeli inkılap ve ilkeleri doğrultusunda yetiştirmek ne demekmiş diyerek çıkardı.
***
Bu kafanın bir başka nüshası AKP Genel Başkan Yardımcısı, Gençliğe Hitabe’yi tartışmaya açmayı denedi.
Hani yolunu, kolayını bulsalar, Atatürk’ün gençliğe Cumhuriyetin nasıl korunacağını vasiyet niteliğindeki ünlü söyleminin başka içerikte okunmasını uygulamaya koyacaklar...
Cesaret etseler yandaşlarının, destekleyicilerinin, Amerika’dan güdümlü cemaat sürüsüne yakın anlayıştakilerin yazdığı yobaz bir metnin, Gençliğe Hitabe’nin yerine ders kitaplarına konulmasını, ezberletilmesini isteyecekler.
İçimizdeki yobazların yazdığı, sağa sola dağıtılan “Din Ulemaları Yüce Heyetinin Genç Müminler Kutsal Cihat Hitabesi” bakın nasıl başlıyor:
“…Ey Yüce Allah’ın genç nesilleri! Birinci göreviniz, şeriat ve hilafet ilkelerini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Unutma ki iman ettiğin bu yol, senin en kıymetli hazinendir. Gelecekte seni bu kutsal vazifenden Allah’a şirk koşarak mahrum etmek isteyecek dahili ve harici gafiller olacaktır…”
***
Medyadaki, siyasetteki “dahili gafiller” uyuyabilir.
Örneğin RTE korkusuyla bacakları titreyen medyanın görmezden geldiği…
…Atatürk bilinciyle yetişen gençliğin gerici hamlelere karşı uyumadığını kanıtlayan, birinci sayfalara layık şu haberi dün, yalnız gazeteniz Cumhuriyet yayımladı.
İstanbul, Ankara, İzmir gibi gençliğin yoğun olduğu illerde değil, yurdun kuzeyinde bir ilde Ordu’muzda izlendi kıvanç verici olay.
Ordu’da pazar günü Orduspor-Medical Park Antalyaspor maçı sırasında anlamlı, gurur verici bir eylem gerçekleştirildi.
Bir avuç insan değil, on binlerce taraftar ve seyirci, maçın başlamasıyla birlikte, 6 dakika hep bir ağızdan Gençliğe Hitabe’yi seslendirdi.
Ordu, bu eylemiyle Atatürk gerçeğini gericilerin kafasına vurdu:
Eski “Hüseyin Çelik”, yeni “Ömer Dinçer” gibi Milli Eğitim bakanları, bunları himaye eden Köşk’e çıkmış olanı, Başbakanlık’ı bir süreliğine daha mesken edinecek olan Atatürk karşıtları gelir geçer.
Ama, Ordu’da sergilenen olay, onca gerici girişimlere karşın Atatürk adının, öngördüğü çağdaşlık ilkelerinin daima yaşayacağının canlı kanıtı.
O denli açık ki kanıt, yadsınamayacağı kadar basit.
Zira ölüsü, dirisinden de güçlü !

Cüneyt Arcayürek
Cumhuriyet

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)