Kendisini “Dersim milletvekili” olarak tanıtan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’ün, kaçırılma olayında olduğu gibi, Tunceli Cumhuriyet savcısı Osman Altınkaya’ya verdiği ifadeden sonra yaptığı açıklamalar da yeni soru işaretlerine neden oldu. Cumhuriyet Savcısına kendisini kaçıran ve alıkoyan PKK’lılardan “davacı ve şikayetçi” olduğunu belirten Hüseyin Aygün, ifadesini verdiği günün akşamı katıldığı televizyon programında ise kaçıranlardan “şikayetçi olmadığını” söyledi. SÖZCÜ, bu kafa karışıklığını gidermek için ifade tutanağına ulaştı.
Birbiriyle taban tabana çelişen açıklamalar kafa karıştırdı. Aygün’ün, PKK’lıları hedef almamak için böyle bir açıklama yaptığı belirtilirken, kendisine gösterilen albümde yer alan teröristi ise “kesin olarak teşhis edemediğini” belirtti.
Danışman ve gazeteci şikayetçi oldu
Milletvekili Aygün, televizyonda kendisini kaçıran ve alıkoyanlardan şikayetçi olmadığını açıklamasına karşın, kaçırıldığı zaman aynı otomobilde bulunan gazeteci Kadir Merkit ile milletvekilinin danışmanı Deniz Tunç, C.Savcısına verdiği ifadede ki sözlerine sadık kaldılar, davacı ve şikayetçi olduklarını söylediler. Gazeteci Kadir Merkit, SÖZCÜ’nün sorusu üzerine şunları söyledi:
“Milletvekili Hüseyin Aygün’ün de içinde bulunduğu aracımızın silahlı kişiler tarafından durdurulması, tüm çabalarımıza rağmen Aygün’ü götürmeleri nedeniyle bu kişilerden hem ben, hem de birlikte olduğumuz milletvekili danışmanı Deniz Tunç şikayetçi ve davacı olduk. Olayı bazıları sanki danışıklı dövüş gibi gösterme çabası içine girdi. Bunu ancak yaşayanlar bilir.”
“İnsanlık dışı davranışları olmadı”
48 saat PKK’lılar tarafından dağlarda silah zoruyla tutulan milletvekili Aygün, ifadesinde sanki her şey normalmiş gibi şunları söyledi:
“Kaçırıldıktan itibaren tarafıma her hangi bir şiddet uygulanmamıştır. Bu konuda da raporz aldırılmasını istemiyorum. Tehdit, hakaret, insanlığa yakışmayan her hangi bir davranış içerisinde de bulunulmadı.
Birisini benzetti
Güvenlik güçleri, Ovacık bölgesinde faaliyet gösteren terör örgütünün militanlarını gerçek ve kod isimleriyle tanırken, hemen hepsine ait değişik fotoğraflara da sahip. Aygün’ü kaçıran teröristten birisinin kimliği, gazeteci ve danışmanın ifadelerinden sonra belirlenmişti.
C.Savcısı Osman Altınkaya, Jandarma ve Emniyet’te bulunan Ovacık bölgesindeki teröristlere ait fotoğrafları Aygün’e gösterdi. Aygün, fotoğraftaki kişilerden birisinin kendisini kaçıran ve kod adının “Azad” olduğunu öğrendiği kişiye benzediğini belirtti.
Aygün’ün kendisini kaçıran, alıkoyan PKK’lılardan davacı ve şikayetçi olduğu C.Savcılığı tutanağında yer almasına rağmen, televizyonda bu kişilerden şikayetçi ve davacı olmadığını açıklamasına yeterli bir açıklık da getiremedi. Aygün’ün avukatı Cihan Söylemez de, milletvekilinin açıklamasıyla ifadesi arasında bir çelişki bulunmadığını, şikayet ve davanın kamu adına olduğunu belirtti.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun “bir açıklama yapma, Ankara’ya gel” demesine rağmen, Aygün’ün kılıçdaroğlu’nu dinlemeyip birbiriyle çelişen açıklamalar yapması, CHP yetkililerini de zor duruma düşürdü. Muhalefetin ve basının eleştirilerini göğüslemek için milletvekiline istemeyerek de olsa destek olmak zorunda kaldılar.
