2012
Yılı başlarında ADD Isparta Şube Başkanı Mahmut Özyürek’e karşı
başlatılan gerçek dışı iddialar, suçlamalar, iftiralar,
çamur atmalar ve kumpaslarla toplumda bir itibarsızlaştırma algısı
oluşturma operasyonu yargı kararları ile birer birer çökertiliyor
Bilindiği
üzere; ADD içine sızmış, "Atatürkçü (!) geçinen", deşifre edilmemiş
utangaç AB'cileri ve masonları belgeleri
ile deşifre etmemiz, Maskelerini indirmemiz kimi odakların, şiddetli
tepkilerine neden olmuş, karalama, iftira, "çamur at izi kalsın" gibi
bilindik yöntemlerle ADD Isparta Şube yöneticilerine saldırmalarına
neden olmuştur.
ADD'yi
devrimci, halkçı, tam bağımsızlıkçı, antiemperyalist, özünden
arındırarak "Uysal-uyumlu" duruma getirmekle görevli
"icazetli Atatürkçüler", Isparta da kimliği ve kişiliği kullanılmaya
elverişli, kimi şaibeli isimlerin ürettiği dedikodu, karalama,
iftiraları kendilerine dayanak yaparak, önce Şube başkanı Mahmut Özyürek
i, ardından da ADD
Isparta Şube yöneticilerini görevden almışlardı
Gerek Türk Medeni Kanununda, gerekse Türk Ceza Kanununda
“İddia sahipleri bu iddialarını kanıtlamakla yükümlüdür” , “Kanunda
aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür”
Peki ya “gerçek
dışı iddialarını, suçlamalarını, iftiralarını ispat edemeyenler”? TCK’nın 125
ve devamı maddelerde yazılan cezalara çarptırılıyorlar.
Ancak, üzerine iftira atılanların üzerlerinde o iftira karalama çamurunun izleri kalıyor. İşin kötüsü, hakkımızda bu
dedikoduyu üretenlerin, “yaşadıklarıiddia edilen ve deşifre edilmiş gayrimeşru ilişkilerin”
üzerini örtme amacıyla, kiminle konuşmuş, sohbet etmişlerse, hakkımızda
kendi ürettikleri dedikoduları ortaya koyarak, kendilerini gündemden
düşürme çabasına girmeleridir.
Halkımızın söylemi ile "Dedikodu;
nefret edenler tarafından çıkarılır, aptallar tarafından yayılır, geri zekâlılar tarafından inanılır".
Çevrenize bir bakın. Ne kadar çok “aptal” ve “geri zekâlı” olduğunu göreceksiniz.
İşte bu Kumpasın Isparta ayağını
oluşturan, Hacer ÇİMENLİ Mahmut Özyürek ‘e “bir
kimseye
onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil
veya olgu isnat eden ya da yakıştırmalarda bulunmak" suçu nedeniyle, Isparta 3. Sulh
Ceza Mahkemesi'nin, 09.04.2013 tarih ve 2013/137 sayılı kararı ile "TCK'nin 125/4 maddesi uyarınca" cezalandırılmıştır.
Yine bu dedikodu üreticisi ve yayma görevini yapan H.Ç “Bir
kimseye
onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil
veya olgu isnat eden ya da yakıştırmalarda bulunmak veya sövmek
suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldırmak”
suçunu işlediği sabit görülerek 4 000TL manevi tazminat ödemeye mahkûm edilmiştir.
BU KUMPASA “İNANAN”LARIN, BU KUMPASI “YAYAN”LARIN, “ÜRETEN”LERİN BİLGİLENMESİ DİLEĞİ İLE ISPARTA 1. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİNİN Konu ile ilgili 2013/185 Esas, 2014/302 No’lu GEREKÇELİ KARARI AŞAĞIDA SUNULMUŞTUR.
T.C. ISPARTA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:
2013/185
KARAR NO:
2014/302
HAKİM
…………………….30732
KATİP:
…………….. 153497
DAVACI :
MAHMUT ÖZYÜREK - TC Kimlik No: 40……34
Pirimehmet Mh.Mimar Sinan Cad.Uslu Ünpasajı Kat:2 No:16-17 ISPARTA
VEKİLİ: Av.
…………………………………………
DAVALI:
HACER ÇİMENLİ – ………………………………..
DAVA:
MANEVİ TAZMİNAT
DAVA TARİHİ:
16/04/2013
KARAR TARİHİ:
29/05/2014
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ :
16/07/2014 Mahkememizde görülmekte bulunan manevi tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
TALEP :
Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dava dilekçesi ile;
Müvekkilinin
olay tarihi itibariyle Atatürkçü Düşünce Derneği Isparta Şube Başkanı
olduğunu, olay günü dernek adına
ve derneği temsilen Kaymakkapı Meydanında Lozan Antlaşmasının yıl dönümü
nedeniyle basın açıklaması yaptığı sırada davalının kendisine "
şerefsiz adi sapık başkan, yalakalarını da toplamış gelmiş ahlaksız "
demek suretiyle hakaret ettiğini, söz konusu hakaretin
yaklaşık 100-150 kişilik bir vatandaş topluluğu ile bir kısım basın
mensuplarının ve dernek üyelerinin önünde gerçekleştiğini, bu konuya
ilişkin Isparta 3 Sulh Ceza Mahkemesinde dava açıldığını davalı hakkında
mahkumiyet kararı verildiğini, davalın duruşma
sırsında müvekkiline " asıl ahlaksız orada ben görevimi yaptım,
yalakalarını toplamış dedim" diyerek bayanını kabul ettiğini,
müvekkilinin olay nedeniyle duyduğu derin elem ve ıstırabın etkisiyle
demekle olan ilişiği de biten davacı yaşadığı manevi zararın
bir nebze olsun karşılanabilmesi için bu manevi tazminat davasını açmak
zorunluluğu içerisine girdiğini ileri sürerek 10.000,00 TL manevi
tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği tarih olan 24/07/2012 tarihinden
itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline
karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı
adına usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilmiş olup davalı hiçbir cevap dilekçesi vermemiştir.
KANITLAR :
Bu dosyada
kanıt olarak tarafların karşılıklı beyanları tanık anlatımı, mali durum
araştırması, Isparta 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/137esas sayılı dava
dosyası mevcuttur. DELİLLERİN
DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava
davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan manevi tazminat
davasından ibarettir. Uyuşmazlık; Davalının davacıya
hakaret edip etmediği hakaret etmiş ise davalı hakkında tazminata
hükmedilmesinin gerekip gerekmediği hususlarında toplanmaktadır.
Davacı tarafından delil olarak gösterilen Isparta 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/137 esas sayılı dosyası İncelendiğinde
katılanın Mahmut Özyürek sanığın Hacer Çimenli olduğu, sanık hakkında hakaret suçundan TCK'nun 125/1, 125/4, 62/1, 52. maddeleri uyarınca 1.740,00
TL para cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşıldı.
Yemin ile dinlenilen davacı tanıkları
……………."
Atatürkçü Düşünce
Dernegi Şube Başkanı olan davacı Mahmut Özyürek basın açıklaması
yapıyordu. Bende yönetim kurulu üyesi olarak yanında bulunuyordum.Basın
açıklaması sırasında davalı bize dönerek " Mahmut'un yalakaları hepinizi
rezil edeceğim" Mahmut Özyürek'e ise " seni rezil
edeceğim yalakalarını toplamış gelmişsin " şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık …………….
" 24/07/2012 tarihinde Lozan Antlaşmasının yıl dönümü sebebiyle
Kaymakkapı Meydanında toplanmıştık. Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı
olan davacı Mahmut Özyürek basın açıklaması yapıyordu. Bende aynı
derneğin başkan yardımcısı olarak orda bulunuyordum. Davalı
Mahmut Özyürek ve bize hitaben "Yalakalar, hepinizi mahvedeceğim Mahmut
Beyin yalakaları" dedi. Olay yeri kalabalıktı." Şeklinde beyanda
bulunmuş,
Tanık ……………….
ise
" Olay tarihinde Atatürkçü Düşünce Derneğinde Yönetim Kurulu Üyesiydim.
Davacı
Mahmut Özyürek dernek başkanı idi. 2012 yılı 24 Temmuz Lozan
Antlaşmasının yıl dönümü nedeniyle etkinlik yapılıyordu. Atatürk anıtına
çelenk sunma törenimiz vardı. Diğer sevil toplum örgütleri de
katılmıştı. Valiliğin önündeki Atatürk Anıtı önünde çelenk sunma
töreni öncesinde davalı Mahmut Özyüreke hitaben " Göreceksin gününü,
ahlaksız, sapık başkan" dedi. Bunları söylediğinde davacı konuşma
yapıyordu. Olay yerinde yaklaşık 150 kişi ve basın mensupları vardı. Ben
davalıyı uyardım burası yerinde değil burada bu şekilde
konuşma dememe rağmen hakaretlerine devam etti " şeklinde beyanda
bulunmuştur.
Davacının talebi davalının Isparta 3. Sulh Ceza Mahkemesinin2013/137esas sayılı dosyasına konu olan haksız eylemlerinden
dolayı manevi tazminat talebinden ibaret olup; TMK.nun 25. maddesinde belirtildiği üzere kişilik haklarına hukuka aykırı olarak saldırılan kimse maddi ve manevi tazminat
isteminde bulunabilir.
Davacının
dernek başkanı sıfatıyla 2012 yılı 24 Temmuz tarihinde Lozan
Antlaşmasının Yıl Dönümü olması sebebiyle toplanan
kalabalığın içinde Atatürkçü Düşünce Derneği başkanı olan davacıya
hitaben " Ahlaksız", " Sapık Başkan, Yalakalar Hepinizi Mahvedeceğim,
Rezil Edeceğim.", " Yalakalarını toplamış gelmişsin" ifadelerinde
bulunduğu görülmüştür.
Davalının davacıya yönelik eylemlerinin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu yargı kararı ile kesinleşmiştir.
Olayda manevi tazminatın istenilebilme koşulları da mevcuttur. MK nun 25. maddesine göre hakimin özel halleri göz
önüne tutarak manevi zarar adı ile hak sahiplerine verilmesine karar vereceği bir para tutarı olup adalete uygun olmalıdır.
Hükmedilecek
bu para zarara
uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir
fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır bir ceza olmadığı gibi mamalek
hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmiştir. O halde bu
tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir.
Takdir
edilecek miktar mevcut halde elde edinmek istenilen tatmin duygusunun
etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar
olmalıdır. 22/06/1966 tarih ve 7/7 esas sayılı Yargıtay İçtihadı
Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın
tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterildiği gibi bunlar
her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda
takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde
objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir denilmekte
olup, davalının eyleminin işleniş şekli, davalının davacıya karşı
hakareti sebebiyle vatandaşlar ve bir kısım medya yanında
küçük düşürüldüğü ve aşağılayıcı kelimelerinde bulunduğu, tarafların
sosyal ve ekonomik durumları göz önüne alınarak 4.000,00 TL manevi
tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ait
talebin reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki
şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı
üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; 4.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 24/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek
yasal faiziyle birlikte Hacer Çimenli'den alınarak davacıya verilmesine.
2-Davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE.
3-Toplam harç 273,00 TL olup, dava açarken 170,80 TL alındığından bakiye 102,20 TL harcın davalıdan alınarak hazineye
irat kaydına.
4-Davacı
tarafından yapılan toplam yargılama gideri tutarı dava açarken yapılan
198,85 TL harç, 7 davetiye gideri
56,00 TL olmak üzere toplam 254,85 TL olup, davanın red ve kabul
durumuna göre 102,00 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
Kalan bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına.
5-Davacı
kendisini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T ne göre 1.500,00 TL
ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
6-Davacı
tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar
kesinleştiğinde davacıya iadesine. Dair,
davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden
itibaren 15 gün içinde Yargıtay a temyiz yolu açık olmak üzere verilen
karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/05/2014
Katip 153497
Hakim 307
Mahmut Özyürek