Terör operasyonlarının sürdüğü bölgelerde görevli bir komutan, ‘açılım’ döneminde PKK’nın söz konusu bölgelere yabancı devletlerden 20 bin silah yığdığını söyledi.
Güvenlik güçlerinin bölgede terör örgütü PKK’ya yönelik operasyonlarıyla ilgili Aydınlık’a bilgi veren komutan, şu saptamaları yaptı: - KCK Kürtlerin devlet yapısının zeminidir. Sözde belediyeler, asayiş timleri, defterdarlıklar, asker alma bölümleri, vergi elemanları, 1. ve 2. derece mahkemeler kurdular. Doğu ve Güneydoğu bölgesinde örgüte başta Amerikalılar ve Almanlar olmak üzere yabancı ülkeler tarafından yaklaşık 20 bin silah verildi. Urfa’da 2 polis şehit olunca Kandil bombalandı ve ‘açılım süreci’ donduruldu. Kandil bombalanmasaydı 3-4 yıl sonra çok büyük felaket bizi bekliyordu. Örgüt mayın döşeyip kendilerine zayiat verdirmeden güvenlik güçlerini şehit etmeye başladı. KCK, YDG-H’yi güçlendirdikten sonra şehre indiler. Şehre inmelerin bir sebebi de İHA (İnsansız Hava Aracı) teknolojimizin çok gelişmiş olması ve İKU (İnsanlı keşif uçağı) sahibi olmamız. İKU uçağının özelliği, uçarken anlık görüntüyü nokta koordinatıyla birlikte hareket merkezine aktarıyor ve hedef anında imha ediliyor. Bu nedenle PKK’nın kırsalda hareket kabiliyeti kalmamıştı. Daha sonra planlı bir şekilde şehre indi.”
KOBANİ’DE ÖĞRENDİLER
- PKK şehir içi gerilla harbini Kobani’de öğrendi. Orada Amerikalılardan ve Almanlardan meskun mahal savaşı eğitim aldılar, tecrübe kazandılar. Şehir içinde de 15-16 yaşındaki gençlerin beyinleri yıkandı. Bu gençleri kullanarak şehir içinde örneğin astsubaya kurşun sıktırdılar. Kobani’den gelen teröristler daha önce hazırlık yapılan ve eğitilen YDG-H unsurları ile birlikte savaşıyor. ‘EV KAPILARINIZI AÇIK BIRAKIN’ - Cizre, Silopi, Sur, Nusaybin ve Dargeçit’in yanı sıra Silvan ve Derik’te de operasyonlar yapılıyor. Zaman zaman sokağa çıkma yasağı kaldırılıyor. Sabır ve tahammüllü vatandaşı devletten soğutmamak için çok dikkatli davranıyoruz. Örgüt bunun için halkı evlerini terk etmemeye zorluyor. Halka ‘Ev kapılarınızı açık bırakın’ talimatı veriyor. Terörist sıkıştığında eve giriyor, gerektiğinde televizyon kumandasını eline alıp ‘buyurun komutanım’ diyerek içeri giren askeri karşılıyor. Yani ev sahibi görüntüsü veriyor. Devlet erken davrandı ve öğretmenleri bölgeden çekti. PKK, onları canlı kalkan olarak kullanacaktı. Örgüt, ‘Eğer burayı terk edip giderseniz bir daha dönemezsiniz’ diye tehdit ediyor halkı. “Doğu ve Güneydoğu’da referandum yapılsa halkın en fazla yüzde 10’u bölünmeyi ister. Ancak en büyük tehlike Batı’daki bölünme.
‘İLÇE NE KADAR BOŞALIRSA TERÖRİSTİ AYIRT ETMEMİZ O KADAR KOLAY’
Komutan, sıkça dillendirilen “Bölgede bulunan 10 bin asker nasıl oluyor da PKK ile başedemiyor?” sorusuna şöyle yanıt veriyor: “Bir şehri kuşatmışsınız, içinde halk da var, terörist de. Bir eve girdiğinizde içerideki halk mı terörist mi ayırt edemiyorsunuz. Sivil halka zarar vermemek için yavaş yavaş ilerliyoruz. Halkın büyük çoğunluğu PKK’nın baskısına itibar etmeyerek ilçeyi terk etti. Ne kadar boşalırsa bizim teröristi ayırt edebilmemiz o kadar kolay olacak ve mücadele daha etkin yürütülecek.”
‘PKK AÇILIMI KULLANDI’
Aydınlık’a bilgi veren komutan, PKK’nın açılım sürecini taviz koparma amacıyla kullandığını belirterek, şunları sıraladı: “Sözde şehitlikler kurdu. Silahlı mücadele sonucunda devletten istedikleri tavizi alabileceklerine inandılar. (Örneğin, Diyarbakır Lice arası yol 15 gün kapalı kaldığında müdahale edilmedi). Operasyon yapılmadı. KCK güçlendi. Eylemleri PKK yapsa ‘terör örgütü’ denileceği için olayları halka maletme amacıyla YDG-H (Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi) kuruldu. Sanki halk savaşıyormuş görüntüsü vermek amaçlandı. Belediyeler bizzat kendi iş makineleriyle asfaltların altını EYP (el yapımı patlayıcılar) ile döşediler.”
AYDINLIK, PKK’NIN SİLAH DAĞITTIĞINI YAZMIŞTI
Aydınlık, 7 Nisan 2015 tarihli “PKK silah dağıtıyor” başlıklı manşet haberinde, PKK’nın Güneydoğu’da halka silah dağıttığını yazmıştı. Bu bilgiyi Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek basın toplantısıyla duyurmuştu.