Muğla Barosu hizmet binasının açılış töreninde konuşan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Çukurca'da düzenlenen saldırıda yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Yüzbaşı Özgür Özekin'in şehit olması nedeniyle yapacağı bütün konuşmaların anlamsız olduğunu söyledi.
Müşterek düşüncenin vatan olması gerektiğini belirten Feyzioğlu, "Türkiye Cumhuriyeti, Birinci Dünya Savaşı sonrasından bugüne kadar hali hazırda yaşadığımız en büyük tehditle karşı karşıyadır. Emperyal ve küresel bir saldırı yumağının tam ortasında, bu saldırılardan kurtulabilmemiz için milli birlik ve beraberliğimizin, muhakkak suretle güçlendirilmesi ve bozulmaz, bölünmez hale getirilmesi şarttır" ifadesini kullandı.
ASGARİ MÜŞTEREĞİMIZ VATAN
"Bu vatanın hangi bedeller ödenerek kazanıldığını, vatan olmaya devam ettiğini bilmediğimiz takdirde, onu korumayı da başaramayız" diyen Feyzioğlu "Ancak vatan, hamasetle, boş sloganlarla korunmaz. Kendine yakıştırdığı en süslü ve gösterişli sıfatın içini doldurmayanlar vatanı koruyamazlar. Kendimize istediğimiz kadar sosyal demokrat, milliyetçi, muhafazakâr ne dersek diyelim, vazgeçilmez asgari müştereğimiz vatandır, Türk milletidir, vatanın ve milletin tek parça olarak muhafaza ve müdafaası ancak akılla mümkündür. Mili birlik ve beraberlik boş sözlerle korunamaz, içi doldurulamaz" ifadelerim kullandı. Feyzioğlu, FETÖ/PDY soruşturmasına işaret ederek, "Tarihin hiçbir döneminde, avukatlar, hakimler ve savcılar, bu denli büyük bir sorumluluğun altına herhalde bu vatanda girmemişlerdir" diye konuştu. Adaletin hüküm sürdüğü toplum ve devlet düzenlerinde, iddianın karşısında eşit yetkilerle donatılmış bir savunmanın olduğunu belirten Feyzioğlu, iddiayla savunmanın karşılaştırılması sonucunda hakimin karara ulaştığını söyledi. Bağımsız ve etkin savunmanın varlığının önemine dikkati çeken Feyzioğlu, adil bir yargılamanın sadece savunmayla mümkün olacağını kaydetti. Savunmanın, iddia makamının ve yargılamanın önünde bir engel değil, devletin ve milletin bekasını sağlamak isteyenler için vazgeçilmez bir şart olduğunu dile getiren Feyzioğlu, savunmanın sistemden çıkarılması halinde suçlu ve suçsuzun, doğru ve yanlışın birbirinden ayrılamayacağını belirtti.