Yüreğimizi acıtan o yıkım görüntüleri belleğimizden henüz silinmedi, daha dün gibi, siz de anımsayacaksınız. Dünyaca ünlü heykeltıraşımız Mehmet Aksoy, Kars ilimizde, İnsanlık Anıtı’nı yaratıyordu. Kars Belediyesi’nin Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamındaydı. Ermenistan’a ve dünyaya verilen bir ileti olarak tasarlanmıştı: Halklar arasındaki barışı simgeleyecekti. “Toplu Açılış Törenleri” için yolu Kars’a düşen dönemin başbakanı anıtı gördü. Bu “ucube”nin kaldırılmasını istedi. İstek yerine getirildi, yapım halindeki İnsanlık Anıtı yıkıldı. Parça parça edilmiş anıtın yıkım resimleri medyada ve hepimizin belleğinde yerini aldı. Dünyada İnsanlık Anıtı’nı yapacakken yıkan ülke durumuna düştük. Bunun bir başlangıç ve zamanı geldiğinde bir diğer ilimiz için örnek olacağını bilemedik.
Güzel yurdumuzun birçok il, ilçe, beldesinin meydanlarını heykel sanatçılarımızın çeşitli temalarda yarattıkları yapıtları güzelleştiriyor. Her yerleşimin ana meydanında ise Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu Atatürk’ün heykeli yer alıyor. Atatürk heykelleri Demokratik ve laik Cumhuriyet’ in simgesidir. Türk Milleti’nin Atatürk’e olan saygı, minnet ve vefa duygusunun göstergesidir. Yurttaşlarımız ulusal gün ve bayramlarda Atatürk’e saygı ve sevgisini bu meydanlarda gösterir. Bu meydanlarda Atatürk’ü duyumsayarak demokratik eylemlerini yapar.
Ülkemiz on dört yıldır Siyasal İslam zihniyetindeki bir partiyle yönetiliyor. Ülkemiz on dört yıldır ABD Emperyalizminin dayattığı, içinde ülkemizin bölünmesini ve bir İslam Cumhuriyeti’ne dönüştürülmesini de barındıran Büyük Ortadoğu Projesi doğrultusunda bir değişim / dönüşüme zorlanıyor. 15 Temmuz 2016’da FETÖ’nün kalkıştığı başarısız darbe / işgal girişiminden sonra bu başkalaşma süreci, yeni “Cumhurbaşkanlığı sistemi”ne geçişi sağlayacak anayasa değişikliği çalışmalarıyla devam ediyor. Prof. Dr.Tülay Özüerman’ın dediği gibi: “ Türkiye BOP sürecinde yaratılan ideolojik kırılmayı, anayasa ile meşrulaştırmaya sürükleniyor… Anayasa ile var olanlar, anayasa dışına çıkarak ve sistemden dolanarak rejimi zorlamaktalar.”
Rize Belediyesi, yakın bir zamanda, kentin Cumhuriyet Meydanı’nda bulunan Atatürk heykelini kaldırmaya ve yerine dev bir çay bardağı heykeli koymaya kalkışmıştı. Meydandaki Atatürk Heykeli, 19 Mayıs 1983’ten beri, otuz üç yıldır Rize’nin simgesi olarak orada durmaktaydı. Kamuoyundan gelen tepkiler sonunda bu saygısız projeden vazgeçilmişti. Ama Rize Belediyesi’ndeki zihniyet değişmedi.
Başarısız FETÖ Darbe / İşgal Girişiminden sonra Rize’de, önce Cumhuriyet Meydanı’nın adı değiştirildi. Sonra da meydana çay bardağı heykeli yerine 15 Temmuz Şehitler Anıtı dikilmesine karar verildi. Geçtiğimiz günde dev bir vinçle Atatürk heykeli söküldü, bir kamyona sırtüstü yüklendi, Rize Valiliği’ne götürüldü. Cumhuriyet’e ve Atatürk’e saygılı, yurtsever Rizelilerin tepkisi üzerine Valilik önüne yerleştirildi. Atatürkçü Düşünce Derneği Rize Şube Başkanı Ömer Toprak tepkileri dile getirdi: “Rize’nin hafızasından Atatürk’ü silmek istiyorlar. Cumhuriyet’i hedef alan bir çalışma eyleme dönüştürüldü. Bu gün Rize’nin tarihinde kara bir lekedir” dedi.
Atatürkçü Düşünce Derneği de Rize Belediyesi’ni uyaran bir açıklama yaptı. Atatürk’ü ve Cumhuriyet’in kurucu değerlerini hedef alan bu eylemin ulusal birliğe, tarih bilincine, vefa duygusuna büyük zarar verdiğini belirtti. “Adeta, Türk Ulusu’nun Atatürk’ün öncülüğünde gerçekleştirdiği kurtuluş ve kuruluş mücadelesinden rövanş alınmak istenmektedir” denildi.
Rize Belediyesi’nin “akla ziyan” eylemi bize bir kez daha bir şeyi öğretti. Ne anayasa değişikliğiyle Atatürk heykellerinin bulunmayacağı başka bir Türkiye kurulabilir ne de heykellerini yıkarak Atatürk Türk Milleti’nin belleğinden silinebilir.
GÜNGÖR BERK
ADD BİLİM DANIŞMA KURULU ÜYESİ