Kılıçdaroğlu, MİT'ten neden kuşkulandı


Son yıllarda “telefonların yasadışı olarak dinlendiği, kendilerinin de gizli takip altında tutulduğu”ndan başta siyasetçiler olmak üzere hemen her çevrenin büyük rahatsızlığı var. İnsanlar bu konuda haksız da değil. İktidarda olanlar, yasadışı ya da “yargıyı yanıltarak” alınan dinleme kararların üzerine gitmedikleri gibi “Ne olacak canım bizim de telefonlarımızı dinliyorlar. Dinlerlerse dinlesinler” diyebilirler. Bakıyorsunuz Danıştay Başkanı “Beni de dinliyorlar, herkesi dinliyorlar” diyor ve normal bir uygulamaymış gibi anlatıyor…

CHP’nin TBMM Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan CHP yöneticilerinin, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) takibi altında olduğunu, telefonlarının yasadışı dinlendiğini öne sürdü. Ses yok…CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “MİT beni teknik takibe aldı. Benim, eşimin, çocuklarımın ve bazı milletvekillerinin telefonu dinleniyor” dedi. Yine ses yok.

Kılıçdaroğlu’nun bildiği isim MİT’te
CHP Genel Başkanı, telefonlarının dinlendiği ve takip altında tutulduklarına ilişkin “sağlam bir kaynak”tan bilgi almazsa, böyle bir açıklama yapmazdı. Ya, Kılıçdaroğlu’na sağlam kaynaktan ulaşan bilgi gelmiştir, ya da MİT içinden aldığı bilgiler, yapılan bazı atamalar şüphelerini kuvvetlendirmiştir.

Biraz geriye gidelim. Ankara Emniyet Müdürlüğü tarafından 1999’da hazırlanan “Emniyet içindeki Fethullahçı yapılanma” listesinde ön sıralarda yer alan başkomiser, Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanlığı’ndan, tüm telefonların dinlendiği, izlendiği Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nda (TİB) önemli bir göreve atandı. Bu kişinin görevli olduğu dönemde, 100’e yakın hakim ve savcı da dinlendi. Tüm engellemelere rağmen, bu merkezde yapılan aramalar, yasadışı dinlemelerin olduğunu da ortaya koydu. Kimseye bir şey olmadı. Olan, TİB’de arama kararı veren Sincan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz’a oldu ve başına gelmedik kalmadı…

MİT’te müsteşar değişikliğinden sonra, Emniyet’in ve TİB’in dinleme bölümlerinden MİT’in elektronik ve teknik istihbarat bölümüne geçenler oldu. Bunlar arasında Emniyet’te ve TİB’de görev yaptığı dönemlerde adı hiç gündemden düşmeyen emekli başkomiser de var. Bu kişinin, Başbakana çok yakın oluşu, rahatsızlığında Başbakan tarafından hastanede ziyaret edilişi de, CHP liderinin “dinleniyoruz” kuşkularını artıran gerekçeler arasında yer alıyordur.

İddialara karşın suskunluk
Telefonları dinlenenler arasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da bulunuyor. İş adamıyla yaptığı konuşmalar Aydınlık dergisinde yayımlanmıştı. Ülkemizde onca yasadışı dinlemeler yapılmış, insanların özel yaşamıyla ilgili görüntüler sitelerde yayımlanmışken, sadece ve sadece telefon konuşmalarını yayınlayan Aydınlık dergisi yöneticileri tutuklu olarak yargılanıyor. MHP’lilere yönelik operasyon niçin ortaya çıkarılamadı?

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, işi daha da ileri götürüyor, “Dinlenenler arasında bazı gazetelerin üst düzey yöneticileri da var. Onların konuşmaları şimdi kendilerine karşı tehdit olarak kullanılıyor. Soruyoruz, Terörle Mücadele Şubesi tarafından son bir yılda kaç kişinin telefonu dinlendi ve bunlar arasında kaç siyasetçi, gazete üst düzey yöneticisi ve iş adamı var? Ama cevap alamıyoruz” diyor. Tekin, isim vermiyor ama kimlerin dinlendiği konusunda da hayli bilgiye sahip olduğu anlaşılıyor. CHP, yasadışı dinleme ve izlemelere ülkemizde çözüm bulamazsa, bunu uluslararası alana taşıyacak. Ben, Kılıçdaroğlu'nun bunu mahkemeye bile taşıyacağını sanmıyorum...

Ne "Dinlendiniz", hne "Dinlenmediniz" deniliyor
CHP İstanbul Milletvekili Avukat Mahmut Tanal, 30 Ocak 2012’de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği dilekçede şunları yazdı:
1- Adıma kayıtlı ve kullanımımda olan 0532314 .. numaralı telefonum dinlenmekte midir?
2-Dinlenmekte ise mahkemenin hangi sayılı kararı ile dinlenmektedir?
3-Teknik takip veya dinlenme izni içeren karar ne kadar süre için verilmiştir?
4-Teknik takip veya dinlenme yapılıyorsa; bu süreçte suç unsuruna rastlanmışsa herhangi bir soruşturma açılmış mıdır? Açıldıysa dosyası numarası ve mahkeme adı nedir?
5-Suç unsuruna rastlanmadıysa bu dinleme veya takip kayıtları İmha edilmiş midir? İmha edilmişse imha tutanağının bir fotokopisinin tarafıma verilmesini talep ederim.
6-Herhangi bir mahkeme kararı ile dinleme ve teknik araçlarla izleme yapılmıyor ise gayriresmi olarak dinleme veya izleme yapılmış mıdır? Yapılmışsa bunu yapan kişilerin tespiti ve haklarında yasal işlem tapılmasını arz ederim.

Her isteği yasaya dayanmasına rağmen, Tanal yönelttiği sorulara bir türlü cevap alamadı. O da bunun peşini bırakmıyor. Şimdi davası Ankara İdare Mahkemesi’nde davası devam ediyor. Tanal, olup bitenlere baktığında telefonlarının dinlendiğinden zerre kadar kuşkusu yok…İşte, Tanal’ın durumu, Kılıçdaroğlu ve Tarhan’ın elini güçlendiriyor. Soruyor, “dinlediniz mi, dinlemediniz mi? “ Bunun cevabı verilemeyince sizin aklınıza ne geliyorsa, fazlası da Kılıçdaroğlu’nun, Tarhan’ın, Tanal’ın da aklına geliyor.

Sahi, telefonunuzun dinlendiğinden sizin kuşkunuz yok mu? Rahat konuşabiliyor musunuz?

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)