Pazartesi akşamı CNN Türk’e 5N 1K programına giderken radyodan Kanal D haberlerini dinliyorum. Duayen gazeteci dediğimiz Mehmet Ali Birand; Diyarbakır’a yeni atanan malum emniyet müdürünü öve öve bitiremiyor. Efendim; emniyet müdürü; “Dağda ölen teröriste ağlamıyorsanız insan değilsiniz.” demiş ya... Devlete atıp tutmuş ya. Şaşırmıyorum bu kadar PKK yandaşlığına. Çünkü 20 yıldır Türkiye’de moda bu. Eğer Türkiye Cumhuriyeti’ni kötülersenez; Türk milletine hakaret ederseniz; milli duyguları ve gelenekleri savunursanız sizi faşist veya gerici diye yerin dibine batırırlar.
Bakın televizyonlara: Millete, devlete hakaret edenler. PKK terörüne psikolojik destek üretenler koşturuyor bütün programlarda. Devlete, millete saldırmak bir gelenek ve dolayısıyla da bir ezber oldu. Mehmet Ali Birand’lar, Hasan Cemal’ler; yıllardır aynı şarkıyı söylüyorlar.
DURUN BAKALIM
Pazartesi akşamı CNN Türk’te bana verilen kısa zaman içinde, işte bu çizginin tam tersinden PKK gerçeğini özetlemeye çalıştım. Bu örgütün hedefi bağımsız Kürdistan’ı kurmaktır. İlk broşürlerinde bu vardı şimdi de bu hedef daha kuvvetle var. PKK’nın arkasında 100 yıllık bir Kürtçülük geleneği var. Örgüt 1978 sonlarında kır gerillası gibi örgütlendi.
AKP iktidarı; PKK’yı görüşmeler yoluyla söndürebileceğini düşündü. Bu amaçla Başbakan Erdoğan çoğunluğu bile karşısına alarak ciddi adımlar attı; büyük risk aldı. Ama PKK bu iyi niyetli adımları acımasızca sömürdü. Dağdan şehirlere indi ve KCK olarak yeni bir aşamaya yani şehir gerillasına geçti.
Örgütün Hakkari-Şırnak hattında başlattığı son büyük saldırılar da iki gerilla grubunun ortaklaşa yürüttüğü halk savaşı aşaması olarak devreye sokuldu. Böylece Kürdistan’ın çekirdeği kurulacaktı. Zaten BDP’lilerin tümü ikide bir Kürdistan’dan söz etmiyorlar mı?
Artık Başbakan Erdoğan bu yakıcı gerçeği görmüş gibi. Çünkü PKK; asla ve asla silah bırakmaz. Çünkü; gerilla mücadelesinin temeli silahlı mücadeleye dayanır. Öcalan; “Silahın devri geçti!” diyen Osman Baydemir’i nasıl azarlamıştı hatırladınız mı?
AKP iktidarı; PKK’yı ikna etmek için her türlü tavizi verirken; onlar Türkiye’nin her yerini bombalarla doldurmadılar mı? Oslo’daki gizli görüşmede MİT Temsilcisi Afet Güneş, PKK temsilcisine bunu açık açık söylemiyor mu?
Durum ortada; PKK’ya 10 senedir gösterilen iyi niyet; örgütü büyüttü, terörü azdırdı; hükümeti de güç duruma düşürdü. Demekki; Birand’ın yıllardır ezberden okuduğu şarkı işe yaramıyor.
DÜNKÜ ERDOĞAN
Pazartesi akşamı Cüneyt Özdemir ile konuşurken kendimi yapayalnız kalmış gibi hissediyordum. Ama arkamda da toplumun en az yüzde 90’ının bulunduğunu biliyordum. Pazartesi günü anladım ki yalnız olan ben değilmişim, bizim duayen gazetecimiz Birand imiş...
Evet; iftiharla söylüyorum ki Başbakan Erdoğan benim yanıma gelmiştir.
Yani toplumun yüzde 90’ının yanına...
Bu milletin değerlerini savunmak; Türkiye’nin bütünlüğünü istemek milliyetçilik ise elbette ki sapına kadar milliyetçiyiz.
Bu köşeden sürekli eleştirdiğim Başbakan Erdoğan, eğer toplumun yüzde 95’inin duyguları ile birlikte ise ben de onunla birlikteyim...
Kendisine çok teşekkür ediyorum.
Çünkü dünkü konuşması ile gerçekten ezber bozdu.
Birand gibi, Hasan Cemal gibi sözde entelektüellerin yirmi yıldır papağan gibi tekrarladıklarına, “Yeter artık!” dedi.
Yani bozulan ezber Sayın Birand’ın ezberi oldu.
Bakalım kendisi artık devlet-millet düşmanlığını, PKK için psikolojik ortam üretmeyi ezber bozmak diye gösterebilecek mi?
Hiç sanmıyorum.
Rıza Zelyut