Hakan Şükür topu patlattı!..
Çarşamba, Mayıs 02, 2012
AKP İstanbul Milletvekili eski topçu Hakan Şükür’ün bugünlerde canı çok ama çok sıkkın. Şükür, dokunsanız ağlayacak halde. Neden mi?.. Nereden mi biliyorum?
Hakan Şükür, sıkıntılarını artık her yerde yüksek sesle anlatmaya başladı da oradan.
Hatırlarsınız!..
Hakan Şükür, bir TV kanalından futbol yorumculuğu teklifi aldıktan sonra tüm eleştirilere ve de tepkilere bıyık altından gülmüştü. Bırakın, Meclis içtüzüğünü, etik kuralları falan filan, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in uyarısını bile dikkate almamıştı. O günlerde o kadar havalıydı ki; kimseyi takmıyor, “ben Beyefendiden izin aldım” diyordu. Hakan Şükür, Meclis çalışmalarını bahane ediyor, ballı parayı bulduğu TV kanalına koşup yorumlar yapıyordu.
Her şey güllük gülistanlık gibi giderken Hakan Şükür’ün “Beyefendi” si ile arası fena halde bozuldu. Şükür’ün “Beyefendi” si artık telefonlarına çıkmıyormuş. Hakan Şükür, “Beyefendi ben mebus olmadan ne zaman arasam, telefonlarıma mutlaka çıkardı. Artık telefonlarıma hiç cevap vermez oldu” diyormuş.
Anlayacağınız; Tayyip Erdoğan, Hakan Şükür’e küsmüş. Şükür de bu duruma fena halde bozuk çalıyor. Hakan Şükür, yeni hasıl olan durumdan dolayı sadece üzüntü içinde değil. Her yaptığı dost ziyaretinde sözü Başbakan’la ilişkilerine getirip ondan sonra da yüksek dozajda eleştirilerini sıralıyormuş.
Bakmayın, “miş” li, “muş” lu anlattığıma, yazdıklarımın kaynağı oldukça ciddi kanallar. Bunları bana anlatanlar hayretlerini dile getirmekten geri duramadılar.
Hakan Şükür, “Beyefendi” si ile küslüğünden şikayet ederken en çok eşi Emine Erdoğan’dan duyduğu sıkıntıyı dile getiriyormuş.
Hatırlarsınız
AKP İstanbul Milletvekili Hakan Şükür, “Futbolda şike” davasının ek klasörlerinde kendisi hakkında hakaret içeren ifadeler kullandığı iddiasıyla TFF eski Başkanvekili Göksel Gümüşdağ, TFF eski Başkanı Mahmut Özgener ve söz konusu davanın tapelerinde adı geçen Alaattin Yıldırım’dan, savcılığa giderek şikayetçi olmuştu.Yine bilirsiniz; Gümüşdağ da aileden.Yani Emine Erdoğan’ın yeğeni ile evli.
Hakan Şükür’den aktarılana göre; eski topçu, “Ne olduysa Emine Hanım yüzünden oldu. Gümüşdağ’ı dava ettikten sonra Tayyip Bey telefonlarıma da bakmıyor, yüzüme de bakmıyor. Milletvekili seçilmeden önce ne zaman arasam hemen telefonlarıma çıkar bana iltifatlar ederdi” diyormuş. Hakan Şükür, Tayyip Erdoğan ve AKP politikalarını eleştirmeye de şike yasasından başlıyormuş. Şükür, “İlk yasa çok iyiydi. Başbakan burada çok yanlış işler yaptı. Geri adım attı. Yeni çıkarılan yasa futbolumuzu çok geriye götürür. Bu son çıkan yasa maalesef çok kötü oldu” şeklinde konuşuyormuş. Hakan Şükür’ün genel siyaset ile olan eleştirilerinin başında tutuklu milletvekilleri geliyormuş. Tutuklu milletvekillerinin Meclis’e getirilmesine karşı olan Şükür diyormuş ki;
“Başbakan hata üstüne hata yapıyor. Görürsünüz bu tutuklu milletvekillerini mutlaka çıkaracak. Bu iş memleketin hayrına değil” .
Sonra bazı “özel” ayrıntılarla eleştirilere devam ediyormuş Hakan Şükür. Bu arada kendisini siyasete Tayyip Erdoğan’ın sokmadığının altını çizip, hangi ismin kendisini siyasete soktuğunu açık seçik anlatıyormuş.
Hakan Şükür’ün bu anlattıklarını duyanlar, “acaba kendisine yeni bir siyaset kapısı mı arıyor” diye soruyorlar. Hakan Şükür, kendi sıkıntılarından bahsederken başka sıkıntılı arkadaşlarından da bahsediyormuş.
Anlatılanları işitince kendi kendime dedim ki;
Keşke, Hakan Şükür’ü siyasete sokan o isim, önceden tavsiyede bulunsaydı:
“Bak Torino’lu Hakan!.. Bu siyaset işi öyle kalenin hemen önünde bom boş pozisyonda topu havaya dikip auta atmaya benzemez. Kafayla vuracağın topa ayakla vurmaya çalışmaya da hiç benzemez. Siyasette golü nereden yiyeceğini de zor kestirirsin. Gözünü seveyim karambole girme. Akıllı ol!.. Sana pas atarlarsa, kale bom boş ise şut çek, yoksa hemen tapu ayağından uzaklaştır. ‘Bak ben arkadaşlarımla ne kadar çok paslaşıyorum’de. Hocana hava basma. Takım içinde ikiliğe hiç girme. Devamlı ,’Hocam ne görev verirse ben onu yaparım’ de. Hocanın hanımı ile de iyi geçin. Kadronun yarısı partide yarısı da evde yapılır. Aman ha!. Ona göre .”
Belki de Hakan Şükür mebus seçilmeden önce o ismin derslerinden de kaçıp, TRT’ye programa gittiğinden bu ve benzeri nasihatlerden nasibini alamamıştır.
AKP’nin bir kanadında yine garip hareketlenmeler oluyor. Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar’ın canı sıkılmış, eski gazetesinde yine köşe yazmaya başladı.
Hakan Şükür’ün de canı çok sıkkın. Acaba o da başka bir takıma transfer olup top oynar mı?
Pardon!..
Kafam daldı; Hakan Şükür’ün futbolu bıraktığını bir an için unutmuşum!..
Barzani kazanı
Barzani’nin Ankara temasları ve ardından BDP’lilerin ABD’ye koşması başkentte devletin çarklarından büyük gıcırtı sesleri gelmesine sebep oldu. Gıcırtılar, dişlilerde sert kırılmalara sebep oluyor. “Tayyip usta” elindeki yağ tenekesi ile baka kaldı. Gıcırtı seslerinden hangi dişliyi yağlayacağını şaşırmış durumda. Örnek olsun diye, “Barzani sonrası durum ne olur” sorusuna bir dışişleri üst düzey yetkilisinden aldığım yorumu aktarayım;
“Barzani cıva gibidir. Elde tutması zor olur. Barzani ile ilgili böyle bir sıkıntı var. Barzani uluslararası konjonktürde Türkiye’ye muhtaç olduğu için belirli ölçülerde destek vermek zorunda. Ama Türkiye’nin istediği desteği verir mi, çok ümitli değilim. Sürecin sonu, Türkiye alanda güçlü olursa, Eylül’den itibaren devam eden mücadelede bir adım önde olursa, PKK’ya karşı, bu sürecin sonu olumluya gider. Ancak bu politikadan geri adım atarsa, yine eski günlerde ne olduysa onu yaşarız. Şu anda psikolojik üstünlük devletin elinde. Örgüt bir şekilde sıkışmış durumda. Kendi içinde çatışmalar, tartışmalar artıyor. Şu anda yapılması gereken tek şey mücadeleye devam etmek. Bu mücadelede Barzani’nin desteği de alınabilirse olumludur. Masaya oturulacak tekrar, oturulmayacak değil. Ama masaya oturulurken masada psikolojik anlamda kim güçlü olacak o önemli.”
-Terör örgütü PKK ile mi oturulacak BDP ile mi?
“PKK ile de oturulur. Ama Barzani üzerinden oturulur. BDP ile PKK için oturulacak da bir taraftan da Barzani ile silahları bırakma meselesi konuşulacak.”
Dünkü yazıma bir daha bakın lütfen!..
Ahmet Takan
Yeniçağ
Tags