Dostluk vefa ister

Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği İzmir Şubesi Başkanı, CHP Miletvekili Adayı Av. Aydın Özcan, Atatürk İlke ve Devrimleri doğrultusunda dernekçilik yaptığı 92'lik genç delikanlı büyüğü, Türk Giritliler Kültür ve Dostluk Derneği Kurucu Başkanı ve Onursal Başkanı Abidin Bayraktaroğlu'nu evinde ziyeret etti.

Kendisi Türkiye'de, babası Girit Kandiya'da doğan Abidin Bayraktaroğlu 1997 yılında Türk Giritliler Kültür ve Dostluk Derneğini kurdu. Başkanlığını 2010 yılına kadar yürüttü. O tarihten bu yana, derneğin Onursal başkanlığını yürütmekte.
Şu an 92 yaşında olan Abidin Bayraktaroğlu'nun, dedesi çocuklarıyla birlikte Türkiye Cumhuriyeti kurulmadan önce ülkemize göç etmiş.

Aydın Özcan ile birlikte Yunanistan'da yaşayan Türklerin sorunlarını hem ülkemiz yetkilileri, hem de Yunan yetkilileri huzurunda dile getirerek, birlikte 10 yılı aşkın süre mücadele yürütmüşler.

Mücadele içinde gelişen dostluk, sanki baba oğul ilişkisine dönüşmüş. Özellikle Abidin Bayraktaroğlu eve kapanmak zorunda kaldığı şu günlerde Aydın Özcan'ı işyerinden evinden günde bir kaç kez arar olmuş. Onun sesini duymadan edemiyor. Abidin Bayraktaroğlu, şu ara günlerini Aydın Özcan ile birlikte gerçekleştirdikleri radyo ve televizyon programlarını izleyerek geçiriyor. Daveti üzerine, ziyaretine Aydın Özcan ile gittik.

Babası, 1912 yılında yapılan Balkan Savaşı'na katılmış. Abidin Bayraktaroğlu, babasının Balkan Savaşı'na giderken giydiği boyunlu kazağı, gururla bize gösterdi. Kazakla birlikte objektifimize poz verdi.

Dede Edirne'de hakimlik yaparken, Niğde'ye Bidayet Mahkemesi Reisi olarak atanmış. Burada hakimlik yaparken vefat etmiş.

Babası Alemdarzade(Bayrak Taşıyan) Mehmet Celal, annesi ve kardeşlerini alarak Bandırma'ya yerleşmiş.

Mehmet Celal Bandırma'da, o dönem ihtiyaç duyulan her türlü malzemeyi satan, bugünkü alış veriş merkezi benzeri bir mekan çalıştırmaya başlamış.
Kurtuluş Savaşı'nı örgütleyen Kuvvayi Milliye hareketine maddi ve manevi yardımda bulunarak destek olmuş.
Yunanlıların bu durumu öğrenmesi üzerine; kendisi cezaevine konarak ev ve mağazasına el konmuş.
Kozmidis isimli bir Yunanlı avukat, 3000 altın karşılığı savunmasını üstlenmiş ve babasını cezaevinden çıkartmış.

Avukatı Kozmidis'in, Mehmet Celal'e Bandırma'da kalmaması tavsiyesi üzerine, İstanbul'a yerleşmiş.

Zenginliği ve yakışıklılığı nedeniyle kendisine pek çok Çerkez kız talip olmuş. Annesinin karşı çıkması nedeniyle; kendisi gibi Girit Kandiya doğumlu Rabia Şükran ile yaşamını birleştirmiş.

Abidin Bayraktaroğlu 1.5 yaşında iken, anne babası İzmir Karşıyaka'ya yerleşmeye karar verirler.

Mehmet Celal İzmir'de toptan ve parekende manifaturacılık yapmaya başlar.
Abidin Bayraktaroğlu okul çağına gelince Fransız Mektebi denen, San Polikarp'a (Papaz Mektebi) gönderildi.

Bu okulu bitirdikten sonra önce kaydı yapılan, sonra Türk mektebinden diploması yok diye kaydı silinen Karşıyaka Orta Mektebine başladı. Papaz okulunda 6 yıl okumasına rağmen; tekrar Darül İrfan İlkokulu'na gönderildi. Bu ilkokulda iki yıl okuduktan sonra, tekrar Karşıyaka Ortaokulu'na yazıldı.

Ortaokulu 3 yılda bitirdikten sonra, İzmir'deki 2 liseden Buca ve Karşıyakalıları kabul eden, ''Müstemleke'' adı verilen bugünkü Namık Kemal Lisesi'ne yazıldı.
1930'lu yılların sonlarında Karşıyaka Futbol Takımı'nda top koşturan Bayraktaroğlu, Spor Kulübü'nün verdiği plaketi, övünçle bize gösterdi.

Namık Kemal Lisesi'ni bitirdikten sonra, o zaman Türkiye'nin tek tıp fakültesi olan İstanbul Tıp Fakültesine kayıt oldu. İhtisasını dahiliye üzerine yaptı.
Stajını kurulması talimatını Atatürk'ün 1937 yılında verdiği, 2. Dünya Savaşı nedeniyle 1945-1946 Ders Yılında eğitime başlayan Ankara Tıp Fakültesi 1. Dahiliye'de yaptı.
Stajını tamamladıktan sonra, İzmir'in tek Devlet Hastanesine doktor olarak atandı.
Babası 1949 yılında öldüğünden, gelinini tanıyamadı. Abidin Bayraktaroğlu, İzmir Ticaret Lisesi Mezunu Nermin Hanım ile yaşamını birleştirdi.

Evliliklerinden bir kız bir erkek olmak üzere iki çocukları oldu. Oğlu Çeşme Alaçatı'da bir butik otel işleten Bayraktaroğlu'nun, kızı eşiyle birlikte gümrük işleri yapmakta.

Çok kısa süre önce kalp ameliyatı geçiren, fakat yaşama azminden birşey yitirmeyen, halkına ve mübadele ile Türkiye'ye göç eden Giritlilere hizmet için yanıp tutuşan Bayraktaroğlu, hemşerilerine biraz kırgın.

Sabah Yunanistan Başkonsolosu Theodore N. Tsakris'in getirdiği çiçek sepetini göstererek, kendisini ziyaret ettiğini belirtti.

Uzun yaşına rağmen; işinin bitmediğini belirten, Türkiye ve Girit'teki Giritliler arasındaki dostluğu, kalıcı hale getirmeyi hedefleyen Abidin Bayraktaroğlu, '' Çeşme Alaçatı'da doğup Girit'e göçen Malvina Sfigas, Girit'te Alaçata Derneği'ni kurdu. Ben de Ege dostluğu için benzeri bir derneği kurmayı düşünüyorum'' dedi
Konuşmasını, '' Mustafa Kemal Paşa'nın dediği gibi; ' Yurtta Sulh Cihanda Sulh 'u kendime rehber edindim. Kalan ömrümü de yeryüzünde sulhun hüküm sürmesi için mücadele ile tamamlayacağım '' diyerek sonlandırdı.






Haber ve Fotoğraf : Osman Gazi Oktay

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)