HDP Milletvekilleri Hakkında 15 Yıla Kadar Hapis İstemiyle İddianame
Cuma, Ağustos 19, 2016
Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ hakkında, ''Sırtımızı YPG’ye, YPJ’ye ve PYD’ye yaslıyoruz'' açıklamaları nedeniyle, 15 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırladı. Ayrıca HDP milletvekilleri Dilek Öcalan, İbrahim Ayhan, Altan Tan'ın da hapisleri istendi.
Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı, “Sırtımızı YPG’ye, YPJ’ye ve PYD’ye yaslıyoruz” açıklamaları nedeniyle HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ın, “Terör örgütü propagandası yapmak ve silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması talebiyle iddianame hazırladı.
Ayrıca HDP milletvekilleri Dilek Öcalan ve İbrahim Ayhan’ın, “Terör örgütü propagandası yapmak” suçundan 5 yıla kadar, Altan Tan’ın ise “Halkı kin ve düşmanlığa alanen tahrik” suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapsi istendi.
Yüksekdağ için hazırlanan iddianamede, “PKK/KCK terör örgütü, KCK parça örgütlenme şeması, PYD parti tüzüğü, ekonomik ve siyasi teşkilatlanma ayrıntıları, KCK sözleşmesi, PKK tüzüğü, örgüt yapısı, PYD tüzüğü, KCK sözleşmesi ve PKK tüzüğü mukayese şeması”na ayrıntılarıyla yer verildi.
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, “sırtlarını terör örgütüne dayıyorlar” söylemlerine yönelik Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde DBP ve HDP tarafından “Rojava devriminin 3. yılı” etkinliği kapsamında 19 Temmuz 2015 tarihinde yaptığı konuşmada, “Biz sırtımızı Rojava’ya, Kobani’ye, IŞİD vahşetine karşı direnen halklara, insanlık mücadelesi yürüten YPG-YPJ’ye dayıyoruz. Bunu söylemekte hiçbir sakınca görmüyoruz. Bakın sırtımızı kime dayadığımızı çok net söylüyoruz ve bundan sonra da sırtımızı buraya dayamaya devam edeceğiz” demişti.
Yüksekdağ için iddianamede, “PKK/KCK terör örgütünün Suriye uzantısı PYD-YPG ve YPJ’nin cebir, şiddet ve tehdit içeren eylemlerini meşru gösterecek ve övgü oluşturacak şekilde açıklamalar yaparak, terör örgütünün propagandasından öte, örgütle organik bağını ve bağlantısını ortaya koyduğu, ayrıca organik düzeyde ilişki içerisinde olduğunu açıkça belirttiği konuşmasında örgüt üyeliğini şüpheye yer bırakmayacak şekilde kabul ettiği anlaşılmıştır” denildi.
Konuşmasında, “Terör örgütü propagandası yapmak ve silahlı terör örgütüne üye olmak” suçunu işlediği savunulan Yüksekdağ’ın, 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 7/2’nci maddesi, ayrıca 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 314/2, 53 ve 58/9 maddeleri gereği 5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
Figen Yüksekdağ, sözlerinin o dönem eleştirilmesi üzerine sözlerini savunmuş, “Söylediğim sözlerin arkasındayım. Ben o gün, ‘Biz sırtımızı PYD’ye YPG’ye YPJ’ye dayıyoruz’ dedim. Ne demek bu? IŞİD’e karşı mücadele eden bir güce yaslıyoruz. Bu, teröre sırtını yaslamak değildir. Bir barbarlığa karşı mücadele eden halk iradesine yaslamak demektir” demişti.
Diğer milletvekilleri için hazırlanan iddianameler
HDP Şanlıurfa Milletvekili Dilek Öcalan için hazırlanan iddianamede ise Şırnak’ın Cizre ilçesinde güvenlik güçleriyle girilen çatışmada yaşamını yitiren PKK’lı Mehmet Yılmaz’ın, 23 Şubat 2016 tarihinde Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesinde cenaze törenindeki konuşmasının ve cenaze konvoyundaki davranışlarının, “terör örgütünün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek nitelikte bulunduğu” belirtildi.
Milletvekili dokunulmazlığı kaldırılan Öcalan’ın, “Terör örgütü propagandası yapmak” suçundan, 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 7/2’nci maddesi ve 5237 Sayılı TCK’nın 53 ve 58/9 maddeleri uyarınca 5 yıla kadar hapsi talep edildi.
Milletvekili İbrahim Ayhan’ın ise 21 Eylül 2015 tarihinde sosyal paylaşım sitesindeki mesajıyla, “terör örgütünün cebir, şiddet ve tehdit içeren eylemlerini meşru gösterecek ve övgü oluşturacak şekilde açıklamalar ve paylaşımlarla propaganda yaptığı” belirtilerek, 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 7/2’nci maddesi ve 5237 Sayılı TCK’nın 53 ve 58/9 maddeleri gereği 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan için hazırlanan ve Asliye Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede ise “21 Mart 2012 tarihinde Şanlıurfa’daki Nevruz etkinliğinde, Kürt halkını gerek devlete gerekse diğer halklara karşı kışkırtmaya elverişli konuşmasıyla kin ve düşmanlığa tahrik ettiği” savunuldu.
Altan Tan’ın, TCK’nın 216/1 maddesinde çerçevesi çizilen “Halkı kin ve düşmanlığa teşvik etmek” suçunu işlediği iddia edilerek, bu nedenle 1 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.