Siz öldürün biz gömelim
Cumartesi, Ağustos 25, 2012
Gazetelerin başlığı niçin 'Devlet Cenaze İşleri' diye çıkmaz, anlamıyorum.
İktidar da muhalefet de işi gücü bırakmış cenaze kaldırmakla meşgul çünkü.
Biliyorum bana kızacaksınız ama bu gidişle daha çoook cenaze kaldıracağız.
Çünkü; siz PKK terör örgütünü bırakır da emekli olup köşesine çekilmiş subayları 'En büyük terör örgütü' göstererek onunla uğraşırsanız. Böylece; Ergenekon; Balyoz, Sarıkız, Ayışığı, Andıç gibi sözde terör örgütleri imal ettirir de milleti bunlarla oyalarsanız.
PKK da altınızı oyar.
Devletin TRT'si bile dün yazdığım gibi PKK saldırılarını; Ergenekoncuların işi gibi gösterip de üstünü örterse, vatandaş da PKK'yı bırakır, hayali Ergenekon ile uğraşır durur.
Soruyorum: Bunların imal ettiği Ergenekon Terör Örgütü nerede mayın patlattı; nerede pusu kurdu, nereyi bombayla havaya uçurdu?
NEREDE ŞU 'ÖZEL'LER?
Şu 'organize işler polisi' var ya... Şu Mayk Hammer'den daha kıvrak zekalı 'özel yetkili savcılar' var ya...
Nerede bunlar?
Onlara da onların uydurduğu iddianamelere bakarak muhalefeti terörist ilan eden yargıçlara da soruyorum: Abdullah Öcalan mı terörist yoksa eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ mu?
İlker Başbuğ; terörist diye içeri alınıyor da PKK'lılarla kucaklaşanlara, o özel yetkililer gıkını çıkartamıyor.
Genelkurmay'ı da milletvekillerini de dinleyen şu özel yetkili istihbaratçı polis ile MİT; Türkiye bombalarla doldurulurken ne yapıyordu Allah aşkına?
Muhalifleri izlemekten PKK'yı izlemeye zaman bulamadıkları şimdi anlaşılıyor.
ÖCALAN'A ÇİFTLİK
Hatırlıyor musunuz bilmem? Bu Yandaş Medya'daki aklıevveller PKK'yı bitirmek için kendilerince öneriler getiriyorlardı. Bunlardan prof. unvanlı bir şahıs, Zaman Gazetesi'ndeki köşesinde PKK elebaşısı Öcalan'ın Marmaris veya Kuşadası'nda 20 dönümlük bir çiftliğe çıkartılmasını önermişti. Köşke çıkartılacak ve paşa yapılacak Öcalan'a da kendisi herhalde çeşnicibaşılık yapacaktı.
İşte bu kadar aklı kısa adamlar 8 senedir; silahlı mücadeleyi ve silahlı propagandayı temel alan; hedefi Kürdistan'ı kurmak biçiminde belirleyen PKK'yı, barış ve demokrasi yoluyla bitirebileceklerini söyleyip durdular. Başbakan Erdoğan da bunlara aldandı. Bölgeye hoş görünmek adına gitti; Diyarbakır'da 'Kürt sorunu vardır!' buyurdu.
PKK'lılar el altından bölge insanına dediler ki: 'Gördünüz işte; Erdoğan da bizi doğruladı. O da sorun var dedi.'
Bölgedeki sıradan Kürtler şaşırdılar:
-Kürt sorunu neymiş arkadaş? Bizim için asıl sorun işsizlik, yoksulluk.
-Kirvem! Seni sorun görüyor. Senin sorunun var diyor. Koskoca Başbakan yalan mı söyleyecek?
Ve Güneydoğu'daki vatandaş; madem ki burada bir Kürt sorunu varmış; o zaman gereğini yapalım; demeye başladı.
YETMEDİ YETMEZ
Sadece bu kadar mı?
PKK ile mücadele eden subayların anasını ağlattılar. Öcalan'ı getiren ekibin başındaki paşayı da milletvekili olmasına karşın hapse tıktılar.
-Baaak! Sen Öcalan'a dokunursan biz de sana dokunuruz!
Ama karşı taraf bunlarla doymaz ki... Hedef Kürdistan! İstersen bin tane TRT Şeş aç; yetmez.
Sen büyük Türk beyi Artuk Bey'in kemiklerini sızlatarak, onun adına kurulmuş olan Artuklu Üniversitesi'nde ümmetçi zihniyete Kürdistancı yayınlar yaptırt...
Yetmez ki...
***
Hasan Cemal'ler; Ahmet Altan'lar, Şamil Tayyar'lar, Mümtazer Türköne'ler ve benzerleri; bu iktidarı aldı; kuyuya attı.
Biz kötü adamız, onlar iyi adam ya...
Ey Başbakan! Yandaşın yağına bakma da bizim 'Kürtçülük Sorunu' konusunda tarihsel ve toplumsal bilgi ile oluşturduğumuz eleştirilerimize bak; doğru yolu orada bulabilirsin...
Tags