Oylarının düştüğünü gören Başbakan Erdoğan seçimler yaklaştıkça gerilimi tırmandırıyor.
Zira kutuplaşmanın kendi oylarını korumayacağına inanıyor.
Bu arada gerilim stratejisini uygularken, hayalini kurduğu düzenin ipuçlarını vermekten de geri kalmıyor.
Türban konusunda Meclis Grup Başkanvekili Muharrem İnce ile İstanbul Milletvekili Şafak Pavey’in başarılı konuşmalarıyla CHP’yi tuzağa düşüremeyince, bu kez kafayı öğrencilerin özel hayatlarına takıyor.
Kız ve erkek üniversite öğrencilerinin kaldıkları evlerin ihbarlar doğrultusunda denetleneceğini söylüyor.
Gerekçe olarak “Buralarda karmakarışık işlerin olmasını!” gösteriyor.
Ardından da bunun yaşam biçimlerine müdahale olmadığını öne sürüyor!
* * *
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise Başbakan’ın asıl derdinin “kızlarla erkeklerin birlikte okuduğu karma eğitimi sonlandırmak” olduğunu söylüyor. CHP Genel Başkanı “Kafalarının gerisinde bir şablon var. O şablonu adım adım uygulamaya koymak, Türkiye’yi bir Ortadoğu ülkesi haline getirmek istiyorlar” diyor.
Kılıçdaroğlu’nun bu sözleri akla, Milli Eğitim eski Bakanı Ömer Dinçer ile İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu’nun geçmişteki açıklamalarını getiriyor.
Sevgili okurlarım, hatırlayalım.
Ne demişti Ömer Dinçer?
“Şeriat hayatın her alanında geçerli kılınmalıdır. Bunun için de dini esaslara dayalı Osmanlı devlet düzeni esas alınmalıdır.”
Aziz Babuşçu ise yaz aylarında yaptığı bir konuşmada benzer sinyaller vermiş ve geride kalan 10 yılda paydaş oldukları liberallerle yollarının, önümüzdeki süreçte ayrılacağını belirtmişti. “Peki neden?” sorusunu ise “Gelecek 10 yıl bizim için ihya ve inşa süreci olacak. Liberal paydaşlarla yollarımız bu nedenle ayrılacak. Hatta onlar bizim karşı safımızda yer alacak” cevabını vermişti.
Kısacası “Hedef 2023… Durmak yok, yola devam!” demişti.
* * *
Nitekim AKP’nin çağdışı uygulamalarına liberal tepkiler gecikmedi.
Önde gelen AKP destekçilerinden gazeteci-yazar Mehmet Barlas, Başbakan’ın öğrenci ev ve yurtlarının takip edileceği açıklamasını yorumlarken “Bu kadar zırvaya bahane bulunamaz!” dedi.
Bugüne kadar AKP’ye oy verdiğini belirten Nazlı Ilıcak ise bu hukuk dışı uygulamadan utandığını söyledi.
* * *
AKP yandaşlarının CHP Milletvekili Şafak Pavey‘e yaptıklarına bir bakın.
Meclis’teki “türban” konuşmasından sonra kafayı ona taktılar!
Genç kadını boy hedefi haline getirip linç kampanyası başlattılar.
Bir kolunu ve bacağını kaybettiği tren kazasından yola çıkarak atılmadık iftira bırakmadılar. İsviçre’deki olayın bir kaza değil intihar girişimi olduğunu iddia etmekten tutun da, İstanbul’daki yüklü hastane masraflarının dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından karşılandığını bile yazdılar.
Bunları yazıp çizerken Pavey’in kaza sonrasında annesi Ayşe Önal’la birlikte kaleme aldığı “13 Numaralı Peron” kitabını okuma zahmetine katlanmadılar.
Bırakın okumayı araştırmayı, bir telefon açıp “Bunlar doğru mudur?” demeye bile gerek duymadılar.
Acımasızlığı “Vurun Kahpeye-2013” boyutuna çıkardılar.
* * *
Neyse ki, sayıları az da olsa bağımsız gazete ve televizyonlar var.
Örneğin Sözcü var, Halk TV var, sayıları bir elin parmaklarını geçmeyecek yayın kuruluşları var.
AKP’lilerin korkulu rüyası CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce ile Şafak Pavey’in annesi Ayşe Önal, bu gece saat 21.00’de “Halk TV”de konuğum olacak.
Türkiye gerçeğin gücünü bir kez daha “Halk Arenası”nda görecek.
Uğur Dündar
Sözcü